Ekonomi

Kısa vadede hangisi kazandırır

Üç klasik yatırım aracı olan mevduat, döviz ve altın kısa vadede yatırımcısına ne getirir? H. Bader Arslan'ın yazısı

04 Şubat 2009 02:00

Türkiye’de bireysel yerli yatırımcının üç klasik yatırım aracı olan mevduat, döviz ve altın kısa vadede yatırımcısına ne getirir? Bu üç finansal aracın olası riskleri nelerdir?

Tempo24 yazarı ve A.Ü. SBF Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Bader Arslan bugünkü yazısında bu soruları yanıtlıyor. İşte Arslan’ın (4.9.2009) yazısı:


2009’da Altın, Döviz ve Mevduat

Mevduat faizleri düşüyor, tahvil faizleri de öyle. Borsadan henüz bir ışık gelmedi. Gelse bile yatırımcısı az. Dolar 1.14’ten 1.74’e kadar yükseldi. Bugünlerde 1.64 düzeyinde. ‘Daha da yükselir mi?’ derken, eski dost altın yine gündeme geldi.

Bugünlerde pek çok kişi alternatif araçların getirisindeki düşüş ya da yüksek risk nedeniyle yatırım kararı almakta zorluk çekiyor. Türkiye’de bireysel yerli yatırımcının üç klasik yatırım aracı var: mevduat, döviz ve altın. Merak edilen soru şu: 2009 yılında hangi araç daha yüksek getiri sağlayabilir?

Mevduatın yıldızı düşen faiz oranları nedeniyle sönüyor gibi görünse de, %13-15 aralığında değişen oranlar fena bir getiri vaat etmiyor. Merkez Bankası faiz oranlarını yıl sonuna doğru artırabilir. Bu nedenle mevduat yatırımcılarının kısa vadeleri seçmesinde fayda var.

Dövizde Euro iyi bir seçenek olabilir

Dolar kuru geçtiğimiz aylarda iki kez 1.74 seviyesini denedi ve geçemedi. Bu seviyeyi geçemediği sürece önümüzdeki altı ay boyunca 1.45-1.74 aralığında seyrine devam edebilir. Beklenen ekonomik iyileşmenin işaretlerinin gelmesi durumunda yıl sonuna doğru aşağı yönlü bir seyir başlayabilir. IMF ile yapılacak bir anlaşma bu süreci hızlandıracaktır. Bu ay içinde şekillenmesi beklenen Türkiye-IMF görüşmeleri olumlu sonuçlanmaz ise 1.70’in üzerine bir sıçrama kısa sürede dolar kurunu 2.10 seviyesine taşıyabilir.

Euro/dolar paritesi 1.28 dolayında seyrediyor. Beklenti, doların ana para birimleri karşısında değer kaybedeceği yönünde. Yıl sonunda euro/dolar paritesi tahminleri 1.50 ve üzerinde. Porföylerinde döviz tutmak isteyenler için euro daha iyi bir seçenek olarak görünüyor.

Altına gelince…

Mart 2008’de altının uluslararası piyasada ons fiyatı 1030 dolara çıkarak en yüksek seviyesine ulaşmıştı. Yaz aylarında emtia fiyatlarındaki gerilemeye paralel olarak 710 dolara kadar düşen altın bugünlerde 900 dolar seviyesinde. 930 dolar, altın için çok önemli bir seviye. Bunun üzerine çıkarsa, kısa sürede 1030’a kadar yükselebilir. Şu anda genel beklenti bu yönde. Altın fiyatının bu yıl ve 2010’da yükselmesi bekleniyor. 1030’un geçilmesi durumunda ana hedef 1400 dolar. Dünya ekonomisinde canlanma işaretleri gelmeye başladıkça, altın fiyatının yükseleceği düşünülüyor. Dolar ve altın fiyatları arasında genellikle ters yönlü bir ilişki vardır. Önümüzdeki dönemde değer kaybetmesi beklenen dolar, altın fiyatlarında yükselişin bir işareti olacaktır.

Ancak; şunu unutmamak gerekiyor. Türkiye’de altın, lira ile fiyatlanıyor. Altının uluslar arası piyasada fiyatının yükselmesi, Türkiye’de de yükseleceği anlamına gelmez. Örneğin, altın 900 dolardan 1000 dolara yükselirse ve Türkiye’de dolar kuru aynı süreçte, 1.65’ten 1.45’e düşerse, altın fiyatı yükselmez. Dolayısı ile altına yatırım yapacak olanların, küresel ekonomide canlanmanın başlaması, IMF ile beklentileri karşılayan bir anlaşma yapılması ve benzeri olumlu gelişmelerin dolar kurunu aşağı çekme olasılığını dikkate alması gerekir.