Politika

Kılıçdaroğlu: Nerede o insansız hava araçları? İstihbarat verilmedi mi?

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında konuştu

19 Haziran 2012 17:35

CHP Lideri Kılıçdaroğlu, 8 askerin şehit edildikten sonra PKK'lıların "ellerini kollarını sallaya sallaya" gittiğini dile getirdikten sonra, "Nerede o insansız hava araçları? İstihbarat verilmedi mi?" diyerek hükümete seslendi.
 
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında konuştu. Sözlerine Hakkari'de yapılan saldırı ile başlayan CHP Lideri, 8 şehit için taziyelerini dile getirdi.

Ülkenin birliği için CHP'lilerin her ortamda her yerde bedel ödemeye hazır olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, "Terörü hepimiz, 70 milyon lanetliyoruz. Bu ülkenin birliğini ve bütünlüğünü asla bozamayacaklardır" dedi.

Şehit olan gençlerin davul zurnayla askere uğurlandığını belirten Kılıçdaroğlu, "Şehitlerimizin tertemiz alınlarından öpüyorum. 20 yaşında şehit olan askerlerimiz dolayısıyla bizim sorumluluğumuz yok mu? Şehitlerimizin dramını yaşamamız gerekiyor. Bu olaylar neden oluyor diye herkesi düşünmeye davet ediyorum" diye konuştu.

8 askerin şehit edildikten sonra PKK'lıların "ellerini kollarını sallaya sallaya" gittiğini dile getiren CHP Lideri, "Nerede o insansız hava araçları? İstihbarat verilmedi mi?" diyerek hükümete seslendi.

Kılıçdaroğlu, saldırıyla ilgili sözlerini "Biz terör konusunda azim ve kararlılıktan vazgeçmeyeceğiz. Bu parlamentonun çatısı altında her türlü sorunu çözeriz" diyerek tamamladı.


'Açık cezaevine geldin'


OdaTv davasına da değinen Kılıçdaroğlu sözlerini şöyle sürdürdü: "Gazeteci arkadaşımız Müyesser Yıldız tahliye oldu. Onun hiç suçu yok, kimse sahip çıkmadı. Kapalı cezaevinden çıktın ama açık cezaevine geldin. Türkiye'yi açık cezaevine çevirdiler. Kalemine güvenen herkesi cesurca yazmaya devam ediyorum. Bu ülke bu halk sizin arkanızdadır."


'Koğuşlarda nefes bile alınmıyor'


Kılıçdaroğlu konuşmasına şu sözlerle devam etti: "Her darbe döneminin kariyeri işkenceleridir. Hasdal, Metris, Diyarbakır Cezaevleri... Bizim işkencehaneleri çok dikkatli izlememiz gerekiyor. Eğer cezaevleri işkencehaneye dönmüşse orada adalet arayamazsınız. 21. yüzyıldayız hayvanların yaşam koşullarıyla ilgili standartları vardır. Peki insanların kaldığı cezaevlerinin standartları var mı? Bunlar cezaevi değil ölüm evi. Şanlıurfa en sıcak ilimiz. Şanlıurfa Cezaevi'nde bazı koğuşlarda 3 kişinin kalacağı yerde 30 kişi kalıyor, nefes bile alınmıyor. Bu koşullarda insanlar isyan etmesin de ne olsun. 13 yurttaş herkesin gözü önünde yanarak öldü. Şimdi mazeret uydurmaya çalışıyorlar.

13 yurttaşımızdan biri hükümlü diğerleri tutuklu, yani masumiyet karinesine göre suçsuz. 264 kişilik cezaevinde 1024 kişi kalıyor.

13 Nisan 2011’de Şanlıurfa Barosu bakanlığa rapor verdi, ilgilenen var mı? yok. O işin gereğini yapmak için de adam gibi adam olmak lazım. Pozantı’yı da Şanlıurfa’yı da unutmayacağız, unutturmayacağız.


'Ayna alıp sorumluyu göreceksiniz'


Sayın bakan 'sorumlulular cezalandırılacak' diyor. Sayın bakan sorumlu mu arıyorsunuz. Bir ayna alacaksınız orada sorumluyu göreceksiniz. Sayın bakan hesap verecek.

Diri diri yanan çocuğun babasının halini düşünün. İnsanda biraz vicdan olacak ki, o sorunu çözsün. Siz ıslah etmek için değil, yok etmek için hapishane yapıyorsunuz.

Büyük fotoğrafı görmek lazım. Nedir fotoğraf? 2002 yılında tutuklu-hükümlü sayısı 59 bindi. 2012 yılında tutuklu ve hükümlü sayısı 59 binden 126 bine çıktı. Nüfusumuz iki katına mı çıktı? Ne oldu da, böyle oldu? Bu suç üretim tablosunu kim, ne zaman hayata geçirdi? Bu iktidar.

Osmaniye Cezaevi 650 kişilik kapasiteyle kurulmuş 1250 kişi içeride. Mardin Cezaevi kadınlar koğuşu 20 kişilik ama koğuşta 62 kişi kalıyor."

İlgili Haberler