Politika

KILIÇDAROĞLU: BAŞBAKAN ABD ALEYHİNE TAZMİNAT DAVASI AÇSIN BURSA (A.A)

02 Aralık 2010 01:54

-KILIÇDAROĞLU: BAŞBAKAN ABD ALEYHİNE TAZMİNAT DAVASI AÇSIN BURSA (A.A) - 01.12.1010 - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Wikileaks adlı internet sitesinde yer alan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın İsviçre'deki bir bankada 8 ayrı hesabının olduğuna ilişkin iddialara ilişkin olarak, ''Bekliyoruz, sayın başbakan ABD aleyhine tazminat davası açsın. Uluslararası arenaya taşısın bunları. Biz de sayın başbakana destek verelim; evet diyelim; 'siz bizim Başbakanımız hakkında nasıl böyle bir iddiada bulunursunuz' diye söyleyelim'' dedi. Kılıçdaroğlu, Bursa'daki 3 yerel televizyonun Setbaşı'ndaki Mahfel Çay Bahçesi'nden yaptığı ortak canlı yayına katılarak, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Wikileaks adlı internet sitesinde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a ilişkin bir İsviçre bankasında 8 ayrı hesabı olduğuna ilişkin iddiaların anımsatılması üzerine Kılıçdaroğlu, bu belgelerin varlığını kimsenin inkar etmediğini, ABD Dışişleri Bakanı'nın da bu belgeleri kabul ettiğini söyledi. İnternet sitesinde birçok iddia olduğunu, bunlara ilişkin kimsenin ''gerçektir'' diye bir şey diyemediğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, bugün Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a ilişkin iddialar yer aldığını, yarın kendisi veya bir başka birisi hakkında da benzer iddiaların ortaya konabileceğine dikkati çekti. Kılıçdaroğlu, olayların açıklanmasının ardından Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın herhangi bir yanıt vermediğini belirterek, şunları söyledi: ''İddia olduğu zaman iddiaya karşı, varsa, bir şey yanlışsa, çıkarsınız yanlış olduğunu kanıtlarsınız, mesele biter. Artı, sizin hakkınızda yalan yanlış iddialarla bulunanlara karşı yasal haklara başvurursunuz. O kadar basit bir şey. Bu olaylar açıklandı, sayın başbakan hiçbir yanıt vermedi. Biz ne dedik; 'bu bir iddiadır ama bu ciddi bir iddiadır'. Çünkü iddiada bulunan makam sıradan makam, sıradan bir kişi değildir. Bir devletin Türkiye'deki büyükelçisidir. Ve bu iddiayla ilgili olarak sayın başbakanın kamuoyunu tatmin edecek bir açıklamada bulunması gerektiğini söyledik. Kimseyi de suçlamadık aslında.'' ''Başbakan Erdoğan'ın ABD'ye kızamadığını, bunun yerine muhalefete saldırdığını, gazetelerin bunu niye yazdığını sorguladığını'' öne süren Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: ''Sayın başbakanın şu gerçeği bilmesi lazım; eğer bir ülkenin yetkilisi görev yaptığı ülkedeki başbakanın 'İsviçre'deki bir bankada 8 ayrı hesabı var' diyorsa bu dünyanın her yerinde haberdir. Bu belgeler niye bütün dünyada bomba gibi karşılandı. Yoksa ne haber olmasa ne gazetelerde yer alır, ne de biz kalkar bir şey söyleriz. Başbakanın anlayamadığı nokta bu. Şimdi başbakana önerim; bu belgelere itirazın mı var, belgeler doğru mu, değil. Söyledin, doğru değil. Yapacağın çok basit. Bu iddiayı sizlerden herhangi biriniz veya ben elimde hiçbir belge olmaksızın söyleseydim, sayın başbakan hemen ertesi gün hem ceza mahkemesine, hem tazminat için Sulh Ceza Mahkemesine veya Asliye Ceza mahkemelerine dava açardı, en yüksek tazminatları ister ve alırdı. Bekliyoruz, sayın başbakan ABD aleyhine tazminat davası açsın, uluslararası arenaya taşısın bunları. Biz de sayın başbakana destek verelim; evet diyelim; 'siz bizim başbakanımız hakkında nasıl böyle bir iddiada bulunursunuz' diye söyleyelim. Bunu yapacak mı sayın başbakan, bekliyoruz, kamuoyunu tatmin edecek açıklama istiyoruz biz.'' Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül'ün kendisiyle ilgili iddiaların ortaya atılmasının ardından hemen yazılı bir açıklama yapığını anımsatan Kılıçdaroğlu, aynı hassasiyeti Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'dan da beklediklerini yineledi. -TÜRKİYE'DE ABD'YE AİT NÜKLEER TAKTİK SİLAHLARIN BULUNDUĞU İDDİASI- Kemal Kılıçdaroğlu, bir gazetecinin, aynı internet sitesinde, ''Türkiye'de ABD ordusuna ait nükleer taktik silahların bulunduğu, MOSSAD Başkanı'nın ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı ile yaptığı görüşmede Türkiye'de darbe ile ilgili askerlerin korunması yönünde konuşmalar geçtiği, bu konuda gazetecilerden, siyasetçilerden bilgi alındığı yönünde de iddialar bulunduğunun anımsatılması üzerine, büyükelçilerin siyasilerle görüşüp bilgiler aldığını, yine gazeteleri okuduktan sonra edindikleri bilgileri kendilerine göre ülkelerine rapor ettiğini bildirdi. Türk Dışişleri Bakanlığı'nın da büyük olasılıkla böyle çalıştığını belirten Kılıçdaroğlu, diğer ülkelerdeki Türk büyükelçilerin edindikleri bilgileri kritpo ile gönderdiklerini, bunların da devlet arşivlerinde saklandığını kaydetti. Kılıçdaroğlu, Gazze ile ilgili yaşanan olayın ardından hükümete, ''Siz haklıysanız İsrail ile yatığınız kriptoları açıklayın?'' çağrısında bulunduğunu dile getirerek, ancak bu talebinin ne Türk, ne de İsrail dışişleri bakanlığı tarafından kabul görmediğini belirtti. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Gazze olayını anlatırken Ergenekon davasına gönderme yaptığını öne süren Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: ''Ama burada önemli bir şey var, sayın başbakanın itirafı var. Umarım medya bunu gözardı etmez. Sayın başbakan bu olayı anlatırken; kendisiyle ilgili, yanlış hatırlamıyorsam, 'İftira atanlar Ergenekon'dadırlar, onlar Ergenekon dolayısıyla yargılanıyorlar' dedi. Demek darbeyle ilgili değil, başka bir nedenden dolayı içerdeler. Başbakana karşı oldukları için içerdeler. Çok önemli bir itiraf. Sayın başbakana kim karşı çıkarsa, aynen paketleyip Ergenekon içinde Silivri'de içeri atabiliyorsunuz.'' -ÖZELEŞTİRİ- Kılıçdaroğlu, Diyarbakır gezisinde halka hitap ederken yaptığı, ''Buraya daha önce gelmeliydik. Bundan sonra daha sık geleceğiz'' açıklaması anımsatılarak, ''Bu bir özeleştiri mi?'' sorusuna, ''Biz bu özeleştiriyi sadece Diyarbakır için değil, Kütahya için de yaptık'' değerlendirmesinde bulundu. CHP'nin Kütahya'dan uzun süredir milletvekili çıkaramadığını, bunun için Kütahyalılar'ı 'siz bize niye oy vermiyorsunuz?' diye suçlayamayacaklarını vurgulayarak, ''Diyelim Diyarbakır'ın çok özel bir durumu var. Kütahya'nın da mı var?...Biz bu sözü Diyarbakır'da da, Batman'da da, Kütahya'da da söyledik. 'Ben Kütahyalılar'dan niye oy alamıyorum arkadaş' diye kendimizi sorguluyoruz. 'Demekki bende bir eksiklik var, kendimi iyi anlatamıyorum' diyoruz. Bu özeleştiriyse, biz bu özeleştiriyi yaptık'' diye konuştu. Kemal Kılıçdaroğlu, gelecek yıl yapılacak seçimlerde başarısız olmaları halinde, ''hadi bize eyvallah'' diyerek görevi daha iyi yapacak kişiye teslim edeceklerini söyledi.