T24- Terör örgütü PKK'nın şehir yapılanması olduğu iddia edilen ''Kürdistan Topluluklar Birliği/Türkiye Meclisi (KCK/TM)'' ile ilgili davanın sabah oturumunda sanıkların savunmasını Kürtçe yapıldığı gerekçesiyle kayda geçmedi. Önceki duruşmada Kürtçe yapılan savunmalar için "Bilinmeyen bir dil" ifadesini kullanan Mahkeme Başkanı bu kez, "Bilmediğim ancak Kürtçe olduğunu düşündüğüm bir dille savunma yapıldığı anlaşılmıştır'' dedi. Duruşmanın yapıldığı sıralarda Demokratik Toplum Kongresi (DTK) tarafından İstasyon Meydanı'nda düzenlenen mitingin ardından kalabalık bir grubun adliyeye doğru yürüyüşe geçmesi üzerine polisle yürüyüşçüler arasında arbede yaşandı. Polis tazyikli su kullanarak grubu dağıttı.
Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davanın 15. duruşmasına 104'ü tutuklu 13'ü tutuksuz olmak üzere toplam 117 sanık katıldı.
Duruşmaya katılan sanıklar, mahkemece yapılan yoklama esnasında, Kürtçe ''buradayım'' dedi.
Mahkeme heyeti, duruşmaya ilk kez katılan tutuksuz sanıklardan Seyithan Harran'ın kimlik tespitini yaptıktan sonra sanık savunmalarına geçti. Mahkeme Başkanı Menderes Yılmaz, sanıklara savunma için söz hakkı verileceğini, ancak savunmaların Türkçe yapılması halinde kayda geçileceğini anlattı.
Yılmaz, savunmanın başka bir dille yapılması halinde söz hakkı sırasının diğer sanığa verileceği uyarısında bulundu.
İlk sanık olarak kapatılan DTP'nin Genel Başkan Yardımcısı Kamuran Yüksek'e söz hakkı veren Mahkeme Başkanı Yılmaz, sanığın Kürtçe savunma yapmaya başlaması üzerine mikrofonun sesinin kesilmesi talimatı verdi.
Başkan Yılmaz, yaşananları ''Bilmediğim ancak Kürtçe olduğunu düşündüğüm bir dille savunma yapıldığı anlaşılmıştır'' diye kayda geçti. Mahkeme Başkanı Yılmaz, daha sonra sırasıyla diğer sanıklara söz hakkı verdi.
Duruşmanın sabahki oturumunda 31 sanığa söz hakkı veren mahkeme, sanıkların savunmasını Kürtçe yapıldığı gerekçesiyle kayda geçmedi.
Sanık avukatlarından Diyarbakır Baro Başkanı Mehmet Emin Aktar da bunun üzerine sanıkların savunmalarının, mahkeme başkanının talebi üzerine mikrofonun sesinin kesilmesine kadar olan kısmının Türkçe çevirisini yaparak, duruşma zaptına geçilmesini istedi.
Sanık avukatlarından Selçuk Kozağaçlı da müvekkillerinin tamamının anadillerinde sorgu vermeyi tercih ettiğini belirterek, ''Ceza yargılamasında kişi en iyi bildiği anadiliyle savunma yapmalıdır. Bu yargılamanın tıkanması taraftarı değiliz. Anadilde savunmaya izin verilmemesi ağır bir hak ihlalidir. Bu işlem tamamlanana kadar müdafiler olarak söz almayacağız'' dedi.
Söz alan sanık avukatlarından İbrahim Tali Uysal, Kürtçe savunmayla ilgili olarak mahkeme heyetine yönelik ''Siz ne kadar inkar ederseniz edin milyonlarca insan Kürtçe konuşuyor'' dedi.
Bunun üzerine mahkeme başkanı Yılmaz, ''Milyonlarca kişinin Kürtçe konuştuğunu biliyorum. Bizim Kürtçe'ye karşı bir tavrımız yok. Söylenenler doğru değil. Biz de Kürtçe'ye saygılıyız'' diye konuştu.
Hakkari ve Yüksekova’da gerginlik
Hakkari ile Yüksekova ilçesinde, BDP tarafından düzenlenen basın açıklamalarının ardından taş ve molotofkokteyli atan gruplara polis müdahale etti.
Hakkari'de BDP il binasının önünde toplanan grup, Cumhuriyet Caddesi'nden Bulvar Caddesi'ne kadar yürüdü. Burada yapılan basın açıklamasının ardından dağılan gruptan bazı kişiler, Dağgöl Mahallesi'nde yeniden bir araya geldi. Burada güvenlik önlemi alan polise taş ve molotofkokteyli atan gruba polis ekipleri biber gazı ve basınçlı suyla müdahale etti.
Yüksekova ilçesinde de bir grup, yola barikat kurup ateş yaktı. Polise taş ve molotofkokteyli atan grup, biber gazı ve basınçlı suyla dağıtıldı. Olayların ardından esnaf kepenk kapattı.