2009 bütçesinin hiç gerçekçi olmadığını vurgulayan Hürriyet yazarı Şükrü Kızılot'un, geçen hafta açıklanan 2008 yılı bütçe sonuçlarını değerlendirdiği yazısından çıkan sonuca göre, bardağın boş tarafı dolu tarafından daha fazla. Kızılot, 2009 yılı bütçesinin de gerçekçi hazırlanmadığını, gelir ve gider kalemleriyle revize edilmesi gerektiğini söylüyor.
İşte Şükrü Kızılot’un Hürriyet gazetesinde yer alan köşe yazısı (24.1.2009):
Bütçe sonuçları ve bardağın dolu-boş tarafı
2008 yılı bütçe sonuçları belli oldu.
Sonuçlara baktığımızda, olumlu ve olumsuz yönlerinin olduğu başka bir anlatımla, bardağın dolu ve boş tarafları göze çarpıyor.
Dolu tarafı
Yılın tümünde 18 milyar TL olarak öngörülen "bütçe açığı", yüzde 5.2 daha az yani 17 milyar TL olarak gerçekleşti.
56 milyar TL olarak hedeflenen "faiz ödemeleri" ise 50.6 milyar TL olarak gerçekleşti.
204.6 milyar TL olacağı tahmin edilen "bütçe gelirleri" hedefi aşarak, 208.9 milyar TL oldu. Yılın son çeyreğinde ortaya çıkan ekonomik kriz olmasaydı, gelirler daha fazla olacaktı.
Vergi gelirleri, 2007 yılına kıyasla, yüzde 10 oranında arttı. 2006 yılında, oranı yüzde 30’dan 20’ye indirilen kurumlar vergisinde, 2008 hedefinin 2.4 milyar TL üzerinde bir gelir sağlandı ve kurumlar vergisi tahsilatı, 2007 yılına göre yüzde 23 arttı.
Boş tarafı
2008 yılı bütçe sonuçlarına baktığımızda, bardağın boş tarafının daha fazla olduğu, küresel kriz ve Mart ayında yapılacak yerel seçim hazırlıklarının, 2008 yılı bütçe dengelerini bozduğu fark ediliyor.
Vergi gelirleri, 2007 yılına göre artmış olmakla birlikte, 2008 yılı hedefinin 3.1 milyar TL altında kaldı. Yerel seçimler nedeniyle mahalli idarelere aktarılan kaynak, bütçe hedefinin yaklaşık 7 milyar TL üzerinde gerçekleşti.
Bütçe gelirleri, 2007’ye göre yüzde 9.7 arttı ama reel anlamda geriledi.
Dahilde alınan KDV, 16.8 milyar TL ile 2007 yılı düzeyinde kaldı. Bunda, kriz nedeniyle daralan talebin ve "ücretlilere vergi iadesi" uygulamasının kaldırılması nedeniyle, vatandaşın fiş almayı bırakmasının da etkisi oldu. İthalde alınan KDV’de dahil tüm KDV gelirleri ve Özel Tüketim Vergisi, 2008 yılı hedefinin gerisinde kaldı.
Aralık ayındaki "faiz dışı açık" tutarı, 6.9 milyar TL ile tüm zamanların en yüksek rakamına ulaştı. Yılın tamamında gerçekleşen 33.6 milyar TL "faiz dışı fazla" tutarı ise, hem 38 milyar TL’lik 2008 yılı hedefinin hem de 2007 yılında gerçekleşen 35 milyar TL’lik tutarın gerisinde kaldı.
17 milyar TL olarak gerçekleşmiş görülen bütçe açığı, aslında 30 milyar TL civarında. 2008 yılı bütçe gelirlerinde yer alan ancak "olağan gelir sayılmayan" 2.1 milyar TL "Telekom hisse satış gelirleri" ile 6.8 milyar TL’lik diğer satış gelirleri, İşsizlik Fonu’ndan aktarılan 1.3 milyar TL ve Ziraat Bankası’na ödettirilen yaklaşık 3 milyar TL’lik KEY ödemeleri de göz önüne alındığında, gerçek bütçe açığının, 30 milyar TL civarında olduğu fark ediliyor.
2009 gerçekçi değil
24 Aralık 2008 tarihli Hürriyet’te "2009 Bütçesi Çocuklara Masallar Gibi" başlığı altında, örnekler vererek açıkladığımız gibi, 2009 yılı bütçesi gerçekçi değil.
2009 yılında ciddi bir ekonomik kriz varken ve piyasalarda büyük bir durgunluk yaşanırken, vergi gelirlerinde yüzde 20 artış olacağını öngörmek, hayal gibi bir şey. 2009 yılında, ithalatımızın 50 milyar dolar azalması beklenirken, en azından ithalatta gerileme kaçınılmaz gözükürken, ithalde alınan KDV’de yüzde 22 artış öngörülmesi de fıkra gibi bir şey...
2008 yılı dahilde alınan KDV gelirlerinde, 2007’ye göre bir milim artış yok. Piyasalarda yaprak kımıldamıyor. Buna rağmen dahilde alınan KDV’de yüzde 12 artış hedeflenmiş!
Yüzde 4 olarak öngörülen büyüme hedefinin ve 1.41 TL olarak esas alınan dolar kuruna göre yapılan tahminlerin gerçekçi olmayacağını, çocuklar bile biliyor.
2009 yılı bütçesinin, gelir ve gider kalemleriyle, revize edilmesi kaçınılmaz gözüküyor. Görünen o ki IMF gelince ilk işi "Düzeltin bakalım şu 2009 bütçenizi" demek olacak!..