Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Türkiye'nin dış politikadaki ilişkileri hakkında değerlendirmede bulunarak, "Bir gün Amerika'yla dostuz Irak'a girmesine bütün gücümüzle destek veriyoruz. Öbür gün Amerika'ya anlaşamıyoruz. Rusya'ya dostluk kuruyoruz. 'Patriot'larınızı alın gidin biz S-400'leri alıyoruz diyoruz.' Amerika tavır koyuyor 'F-35'leri vermem.' diyor. Rusya'ya konuşuyoruz. Arkasından bir bakıyorsunuz şartlar değişiyor" dedi.
Karamollaoğlu, partisinin Bahçelievler Cemil Meriç Kültür Merkezi'nde gerçekleşen Bahçelievler 7. Olağan Kongresi'ne katıldı.
Konuşmasına İdlib'de şehit olan askerler için başsağlığı dileyerek başlayan Karamollaoğlu, dış politikada yapılan hataların Türkiye için 'belirsiz süreçler' doğurduğunu belirtti.
Karamollaoğlu, Türkiye'nin müttefiklik konusunda daha emin adımlar atması gerektiğini belirterek, şöyle konuştu:
"Biz parti olarak kendi toplumumuzun da dünyanın da huzur içinde yaşamasını, sadece bizim için değil komşularımızın da huzur içinde yaşamasını şiar edinen bir politika belirleriz. Bugün ne yazık ki böyle bir anlayıştan çok uzağız. Bir gün Amerika'yla dostuz Irak'a girmesine bütün gücümüzle destek veriyoruz. Öbür gün Amerika'ya anlaşamıyoruz. Rusya'ya dostluk kuruyoruz. 'Patriot'larınızı alın gidin biz S-400'leri alıyoruz diyoruz.' Amerika tavır koyuyor 'F-35'leri vermem.' diyor. Rusya'ya konuşuyoruz. Arkasından bir bakıyorsunuz şartlar değişiyor. Bu sefer Rusya'nın desteklediği Suriye'yle kapışıyoruz."
Türkiye'nin iç politikada da sorunları olduğunu dile getiren Karamollaoğlu şöyle devam etti:
"Türkiye'de 4,5 milyon işsiz var. Sosyal yardımlardan dolayı 4,5 milyon insan da 'Ben işsizim' diyemiyor yardımlar kesilir diye. 7-8 milyon insan da çalışıyor ama geçimini sağlayamıyor. Açlık sınırında ücret alıyor. 1.200 lira maaş alan emekliler var. Geçinemeyen esnaf ve çiftçi var. Hayatına kast eden yüzlerce insan oldu. Bu haberlerin yayılmasını istemiyorlar.
Kalkınmanın yolu, yol yapmaktan, havaalanı inşa etmekten, yüksek binalar yapmaktan geçmiyor. Tarım, madencilik, gıda, enerji, silah ve sanayi savunma da bir bütün. Üretime odaklanırsanız o ülke kalkınır ve güçlenir. Milli gelir artarsa bizim de hassasiyetle üzerinde durduğumuz bunun adil bir şekilde dağıtılma konusu geliyor."