Yaşam

‘Kadınlar sadece parfümüyle erkeği cezbedebilir’

Parfüm sektörünün orkestra şeflerinden biri olan Andor Hun, kadınların erkeği sadece parfümle cezp edebileceğine inanıyor.

29 Kasım 2008 02:00

Parfümörler, doğadaki milyonlarca kokuyu gözü kapalı ayırt edebilme yeteneğine sahip çok özel insanlar. Parfüm sektörünün orkestra şefleri. Onların arasında birkaç tanesi ise en özelleri. 78 yaşında olan Andor Hun, bunlardan biri.  Ünlü parfümör, kadınlara parfüm alırken nelere dikkat etmeleri konusunda uyarılarda bulunuyor.

Burnu 1.5 milyon dolara sigortalı bu ünlü parfümör Hun, 10 yıldır İstanbul'daki MG Gülçiçek Koku Fabrikası'nın kıdemli konuk parfümörü. Şu sıralar İstanbul 2010 için bir ‘İstanbul parfümü’ hazırlığında.

İstanbul'u anlatacak bu parfümün özelliklerini ve aynı zamanda filmlerde rastlanan cinsten müthiş hayat hikâyesini ve kadınların parfüm satın alırken neleri göz önünde bulundurmaları gerektiğini Posta gazetesine verdiği röportajında anlatıyor.

İşte o röportaj:


İstanbul ' a sizi getiren ne oldu ?

İstanbul ' a ilk 10 yıl önce geldim . Gülçiçek Koku Fabrikası ' nın kurucusu Bay Misel Gülçiçek benim adımı duymuş , 10 yıl önce New York ' ta bir otelde buluştuk . ' Benimle çalışmak istiyordu . Görüşür görüşmez teklifini kabul ettim, böylece bünyelerine katıldım . Şu anda İstanbul 2010 için bir parfüm hazırlığındayız . Bu J İstanbul ' u anlatan bir parfüm olacak . İstanbul ' un kokusunu bulmaya çalışıyorum .

• İstanbul nasıl kokuyor ?

Karadeniz ' den , Boğaz ' dan gelen esinti , çok kalabalık olmasına rağmen şehri temiz kokutuyor . Orijinal ve eşsiz bir şehir İstanbul . Sadece tepelerini , iniş çıkışlarını sevmiyorum ; otlarını , ağaçlarını çiçeklerini seviyorum . İstanbul gibi bir şehre parfüm yaratmak için çok fazla hayal gücünüzü çalıştırmanız lazım . Aynı zamanda bir felsefeye sahip olmanız gerekir . Ve tüm bunlar birleşince çok güzel bir yapıt karşınıza çıkar . Sonucunu hep birlikte alacağız . Bazı parfümler baharat ağırlıklı , bazıları da çiçek ağırlıklıdır .

İstanbul ' da hangisi ağır basıyor ?

İstanbul kokan parfüm yarı oryantal notalar taşımalı . Üst nota tazelik , esinti , deniz kokusu olmalı . Ortalarda çiçek kombinasyonu , gül , yasemin , viyolet . Güzel bir bahçede görebileceğiniz tüm çiçekler gibi . Aynı zamanda biraz tatlımsı bir koku olmalı .

• Peki bu kokuyu bulmak için neler yapıyorsunuz ?

Düşünmeye devam ediyorum . Çünkü şu anda piyasada bulunmayan eşsiz bir koku olması gerekiyor . Ve böyle de olacak . Birçok kez ormanda yürüyorum . Yeşil kokusu alıyorum , meyvelerin ağaçlardan yere düştüğü kokuyu alıyorum. Boğaz ' ı kokluyorum . Yanımdan geçen güzel hanımların kokusu bile bana ilham verir bazen . İstanbul için hazırladığımız parfüm, genç , orta ve yaşlı her kadına hitap etmeli.

*Şişesini İsmail Acar 'ın hazırlayacağı bu parfüm piyasada satacak mı ?

Piyasada satılmayacak . Koku bilincini ön plana çıkartmak amaç Sanat eseri olarak görüyoruz, kar ve satış amacı güdülmeyecek. Belki 2010 senesindeki etkinliklere katılan konuklara hediye edilecek .

• Birçok ülkeyi dolaşıyorsunuz . En güzel hangi şehrin kokusu?

Hepsi farklı. Çiçekler, yeşillikleri olan şehir güzel kokar. İstanbul öyle bir şehir.

Peki insanların sevdiği kokular ülkelere göre değişiklik gösterir mi?

Güney Amerika ' da yasemin , Tokyo ' da lavanta , Asya ' da daha albenisi olan ağır koku severler .

Çok mu seyahat ediyorsunuz ?

Amerika ' dan çıkarken soruyorlar , " Bu kadar çok nereye gidiyorsun ? " diye . " Tatile " diyorum . Ne kadar süre daha bana inanırlar bilmiyorum, çünkü bu kadar tatile kimse gitmez !

• MacaristanBudapeşte ' den Amerika ' ya göç etmiş bir ailenin hikayesi ilginç olmalı .

Büyükbabam Almanya ' da doğmuş . Benim soyadım Hungler ' di . 1934 ' te babam Macaristan ' da devlet için çalışıyordu ve soyadımızı değiştirmek zorunda kaldı. Bütün Alman isimleri değiştirildi o zaman.

• Macaristan ' ı niye terk ettiniz ?

Budapeşte ' de doğdum, üniversiteyi orada bitirdim . 1940 ' a kadar, yani Almanlar Macaristan ' a gelinceye kadar çok güzel bir hayatımız vardı. Almanlar geldi her şey mahvoldu . Daha sonra Ruslar geldi , o zaman Budapeşte ' den uzaklaşmam gerekiyordu . Komünizmden dolayı bütün hayatımı değiştirdim.

Komünizmden mi kaçtınız?

Ruslar 1956 Kasım' ında Budapeşte' yi soyadımız, Hun oldu Ruslar dört taraftan taarruz ettiler, 2 hafta içinde 70 bin Macar öldü . Çok korkunçtu . Her yer kan içindeydi. Yollarda, şehrin ortasındaki Tuna nehri gibi kan akıyordu . Nehir kırmızı olmuştu . İnsanlar nehre atılıyordu. Ruslar 4 Kasım ' da geldiklerinde bütün entellektüelleri toplamaya başladı. Binlerce entelektüeli, bilim adamını Sibirya ' ya götürdüler . Ya da vurdular. Vurulmamak için saklanıyorduk. Kaçmasaydım beni asacaklardı Komünizme karşı olduğunuz için mi? Ruslar ' a karşı örgütlenmenin organizatörüydüm çünkü . Her yere fotoğraflarım asılmıştı , " Aranıyor " diye . Hayatımı kurtarmak için kaçtım.

Kaç yaşındaydınız o zaman ?

26 yaşındaydım . Şu an 78 ' im,

Kaçış nasıl oldu?

Bir gün, Ruslar’ın ölüm listesinde olduğuma dair haber aldık . Beni her yerde arıyorlarmış Kanm Teresa ile küçük bir valiz yaptık . Albümlerimizi aldık yanımıza . Geceyarısı çıktık evden , Avusturya ' ya kaçtık . Çok zorlu bir kaçıştı , neredeyse Teresa ile beni yakalıyorlardı ama sonunda Avusturya ' ya kaçmayı başardık .

Otomobille mi trenle mi kaçtınız?

Her taraf Rus tanklarıyla doluydu. Her nokta tutulmuştu. Teresa ile birlikte yürüyerek Avusturya ' ya kaçtık . Ormanlık alanlardan kimseye görünmeden tam 1.5 hafta yürüdük . Avusturya ' ya vardığımızda çok hastalandım, ciğerlerimde sorun çıktı, ateşim korkunç yükseldi . Uzun süre tedavi gördüm .

Avusturya ' da nasıl karşılandınız ?

Avusturyalılar bizi hoş, sıcak karşıladılar. Nasıl hayatta kaldığımıza şaşırdılar. Çok zor bir yaşantı oldu.

Avusturya ' da ne kadar kaldınız ?

Viyana ' da 8 ay kaldık , sonra New York ' a gittik .

Neden New York ?

İngiltere ' ye gidebilirdik . Ama ne kadar uzağa gidebilirsek o kadar iyiydi . Mümkün olan en uzağa gitmek istedik .

Paranız var mıydı ?

Hiçbir şeyimiz yoktu . Ceketimizle çıktık . Geceyarısı kaçtık , beş parasızdık . Ama Allah yardım etti ve Amerika ' da birçok yerden daha güvenli bir şekilde yaşamımızı sürdürdük.

Tekrar Budapeşte ' ye gittiniz mi ?

Her sene gidiyorum . Çok seviyorum Budapeşte ' yi.

Bir kadın bir erkeği sadece sürdüğü kokuyla cezbedebilir mi ?

Evet edebilir.

Gerçekten mi ?

Bir zamanlar sırf o amaçla bile bir parfüm yapılmıştı.

Cezbedici parfümde hangi koku olmalı ?

İçeriğinde mutlaka etkilemek için misk kokusu olmalı . Kadifemsi odumsu bir nota , mesela çok ender bulunan bir çeşit ağaç tipi olan oud ağacı mutlaka olmalı . Bu ağaç baktığınızda çok kötü kokuyor ama onun yağını çıkartıyorsunuz . Kilosu 30 bin dolar , çok pahalıdır . 0001 gram koyuyorsunuz içine ve çok uzun süre kalıcığı olan bir parfüm elde ediyorsunuz . Bu kesinlikle erkekleri cezp eder.

Koku sürmek değil, koku giymek

Bir kadın ya da bir şehir sizi sadece kokusuyla cezbetti mi?


Kadın giydiği kokuyla etkiler ( koku ya da parfüm sürmek demiyor, koku giymek diyor ) ama bazen bir kadın bir koku sürdüğünde bütün erkekler ondan kaçar . Hafif çiçeksi koku giyerse , güzel hafif bir turunçgil dokunuşuyla çok etkileyici kokar . Ben , Christian Dior ' un Diorissima ' sı gibi daha çiçek kokulu parfümleri tercih ediyorum . Turunçgilli hafif mandalın, biraz meyvemsi dokunuş olan parfümleri seviyorum . Ama çiçek kokusunu alabilmeliyim . Bir bahçede yürürken değişik çiçekleri kokluyor gibi hissetmeliyim .

Peki kokusundan insanın karakterini çözebiliyor musunuz ?

Bazen New York ' ta 5 . Cadde ' de JEAN PATOU dolaşırken bir hanım geçiyor ve onun kokusundan " Aaa bu klasik bir hanım " diye düşünüyorum . Her değişik parfüm değişik bir karakter yansıtır . Bazen yaşlı insanlar kendilerini genç hissetmek için genç parfümler kullanır , " Ben hâlâ yaşlı değilim " demek ister böylece . Bazen genç insanlar yaşlı insanların kokularını tercih eder, olgun görünmek istiyordur . Genelde bir parfümü kimin kaliteli olduğu için, kimin sadece gösteriş amaçlı kullandığım VI anlıyorum . Bazıları , " Ben küçük bir şişe için çok para öderim " diyor , bir başkası ise " Uygun fiyatta güzel koku seçerim . " En azından gerçekten varlıklı mı , zengin mi kokusundan onu anlarım .

Parfüm seçiminde de giyside olduğu gibi marka meraklıları var mı ?

Size bir anımı anlatayım . Bir doktor komşum vardı . Her zaman beni gördüğünde " Bana parfüm getirir misin? " derdi . Ben de ona bir galon parfüm getirdim, sonra yine istedi . " Ne yapıyorsun elini ayağını mı yıkıyorsun " dedim bir gün . Ertesi gün büyük bir şişe Joy kokusu götürdüm . Kokladı , şişede olduğu için kokuyu tanımadı , " Bu o parfüm değil " dedi . Kendine bir koku arıyordu . Ertesi gün çok daha küçük bir şişeye koyup aynı parfümü verdim . O zaman yine koklayıp " Evet işte bu benim kokum " dedi . Şişe küçük olunca pahalı bir koku diye düşündü. Zengin bir hanımdı ve eşi pırlanta işindeydi . Küçük ve pahalı şeylere para vermeyi sevdiği için küçük şişedeki koku pahalı ve değerli diye düşündü . Halbuki ben ona çok daha cömert davranıp galonla getirmiş , sonra da aynısından büyük şişe hediye etmiştim . Ama küçük şişe okeylendi ! Tamamiyle psikolojik . .

Parfüm alırken ne yapalım , bize önerileriniz var mı ?

Almak istediğiniz parfümden az bir parça önce sağ bileğinize , sonra sol bileğinize sıkın . Sonra da kulak arkanıza . O gün o parfümü almayın , eve gidin . Gün sonunda size , " Evet bu çok güzelmiş " diye bir cümle kurduruyorsa ertesi gün gidip alın o parfümü . Parfümü test etmek için deneme çubuklarını , kağıtlarını kullanmayın , mutlaka kendi teninizde deneyin . Çünkü herkesin cildi , gözenek yapısı farklıdır . O yüzden aynı parfüm herkeste farklı durur .

Herkes parfümör olabilir mî ? Tanrı vergisi mi ?

Kimya bilginiz varsa daha kolaydır ama bu şart değildir . Aynı zamanda çiçek ve baharatlar değil hayatla ilgili hissiyatınızın olması önemlidir . Ve mutlu olmanız gerekir .

Hep mutlu oldunuz mu ? Mutsuz değilim, çünkü hâlâ çalışıyorum.

Profesyonelliği , yenilikleri takip etmeyi seviyorum . Bir işte 50 yıl da geçirmiş olsam hâlâ öğreniyorum.' Gelmiş geçmiş en ıyı parfüm Chanel No . 5 '

Parfüm işine girmeniz nasıl oldu ?

1958 ' de parfüm işine girdim . Daha önce çok kısa süre Macaristan ' da araştırma laboratuvannda çalışmıştım . Amerika ' da ise büyük bir firmaya girdim ve 5 sene tekniker olarak çalıştım . 5 sene sonra ' genç parfümör ' oldum . Gelişiminize göre 10 yıl sonra tam parfümör oluyorsunuz . Üst düzey veya usta parfümör olmak için artı bir 10 sene daha gerekiyor.

Sizce dünyanın gelmiş geçmiş en iyi parfümü hangisi ?

Chanel No 5 ' e bir göz atın. Ne kadar hoş bir karışım ki , içinde birçok yasemin , birçok gül olmasına rağmen o kokuları almıyorsunuz . O çiçeklerin kokuları direkt size gelmiyor . Çünkü karışım , çok daha farklı bir duygu veriyor . Tek bir çiçek notası yok Her ürettiğimiz parfümün ismini insanlar bir iki sene içinde unutur . Ama Chanel No 5 yıllardır hâlâ raflarda .

Sizin dünyanın en ünlü parfümlerinde imzanız olduğunu biliyoruz . Hangileri sizin imzanızı taşıyor ?

Bu tarz bilgileri veremeyiz , çünkü çok büyük firmalarla önemli anlaşmalarımız var . Parfüm endüstrisinde birçok parfümün formülü milyon dolarlar ettiği için parfümörlerle önemli anlaşmalar yapılır .

Bir parfümü duyunca içinde neler olduğunu anlıyor musunuz ?

Buradaki sorun şu : Bazıları birbirine çok yakındır . Ben bütün formülü okuyabilirim çok minik nüanslarla değişebilir . Eski klasik parfümlerde hele , bütün formülü okumak çok zordur .

Herhalde eşine parfüm yapan ender İnsanlardan birisiniz . Hayatınızın en büyük aşkı eşiniz Teresa ' ya yaptığınız özel parfüm nasıldı ve Teresa sevdi mi ?

Evet , eşim Teresa için parfüm yaptım . Fransız bir parfümör laboratuvarımın önünden geçerken , " Andor ne yapıyorsun , ne güzel kokuyor " dedi . " Ben bunu eşim için yapıyorum " dedim . Kullandığım parfümün içinde en pahalı hammaddeler vardı . Teresa çok ağır kokuları sevmezdi . Daha çok ' eau de cologne ' tarzı severdi . Ama ben parfümörlük yaptığım için , " Ne koku seversin ? " diye sorduğumda " Hiçbir şey " derdi . Benim köpeğim bile benden kaçıyordu . Çünkü üstüm başım hep parfüm kokardı . Kıyafetlerimi yatak altında saklardı Teresa.

Peki eşiniz için yaptığınız parfümün adı neydi ?

Just Only You ( Sadece Sen ) . Aksi takdirde beni öldürürdü !

Teresa ' dan başka tanıdığınız bir kadına parfüm yaptınız mı ?

Kızıma yaptım . Çünkü bana " Çarşıda bulamayacağım çok güzel bir parfüm yapar mısın ' 1 " demişti . Ben de yaptım . Kızıma yaptığım parfüme Love ( Aşk ) adını koydum .

Bir şarkı , bir koku İnsanları kolayca geçmişteki bir ana götürür . Sizin burnunuzda , belleğinizde milyonlarca koku var . Kokular size de geçmişi hatırlatır mı ? Mesela hangi kokuyu duyunca eşiniz Teresa ' yı hatırlarsınız ?

İlk buluştuğumda ona çiçek vermiştim . Bazen yapmamam gereken bir şey yaptığımda çiçek götürürdüm . O zaman hep gülümserdi . Güzel zamanlarımızdı . Çiçek kokusu bana 8 ay önce kaybettiğim eşim Teresa ' yı hatırlatır . Parfümün hapsedilmiş duygularınızın , düşüncelerinizin dışa vurmasında faydası var . Böylece kendinizi daha rahat ifade edebiliyorsunuz . Bu nedenle son zamanlarda hastanelerde, zihin araştırma merkezlerinde parfümden yararlanılıyor.