Dünya

Japonya'da kritik 48 saat

Japonya’daki Fukuşima santralı artık saatli bomba gibi. 3 aşamalı bir planı devreye sokan Japonlar dün ölümüne çalıştı.

18 Mart 2011 02:00

T24 - Japonya’daki Fukuşima santralı artık saatli bomba gibi. 3 aşamalı bir planı devreye sokan Japonlar dün ölümüne çalıştı. Helikopterle su döküp reaktörleri soğutmaya çalıştı, askeri tankerlerden tazyikli su sıkıldı, dışarıdan da elektrik ve su bağlantısı kurulmaya çabalandı. Ancak dünden itibaren kritik 48 saate girildi. Yeni Çernobil’e ramak kaldı ve Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu Başkanı Yukiya Amano, “Durum çok ciddi” deyip Japonya’ya gitti. 

Depremin sesi böyle kaydedildi - VIDEO

Japonya tufanın ardından yaralarını sarmaya çalışıyor - FOTO GALERİ

Dünya gözü kulağı Japonya’yı bir hafta önce vuran 9 büyüklüğündeki deprem ve tsunamide hasar gören Fukuşima Daiçi nükleer santralında. Fransız uzmanlara göre, deprem sonrası enerji kaynakları arızalandığı için soğutma sistemleri çalışmayan santralin ikinci bir Çernobil faciasına sahne olmasına ramak kaldı.Hürriyet gazetesinde yer alan haber şöyle: 

4 kez su boşalttılar

Soğutma sistemleri çalışmadığı için reaktörlerde ve atık yakıt çubuklarının bulunduğu havuzlarda muazzam bir ısınma meydana geliyor. Bu nedenle dün santralın 40 yıllık tarihinde bir ilk yaşandı ve CH-47 Chinook tipi askeri helikopterler denizden aldıkları tonlarca suyu Fukuşima’nın 3 ve 4 numaralı reaktörlerinin üzerine 4 kez boşalttı. Bir nükleer santralın dışarıdan suya maruz kalması normal koşullarda mümkün değil. Su, ancak sıkıca kapatılmış ve el değmeyecek şekilde tasarlanmış depolama sistemlerinde yer alabiliyor. Ancak sert esen rüzgar yüzünden suların çoğu reaktörlere dökülecek yerde tesislerin dışına saçıldı. 


Dışarıdan elekrik ve su

Bunun üzerine yine daha önce akla hayale gelmeyecek bir çare denendi. Göstericileri dağıtmak için kullanılan polis panzerleriyle santrale tazyikli su sıkılmak istendi. Ancak radyasyon o derece yüksekti ki, personel tesise yaklaşamadı bile. Bunun üzerine 30 ton su kapasiteli iki askeri tanker devreye sokuldu. Polis panzerinden farklı olarak, askeri tankerler, personel kabinden çıkmadan hedefe basınçlı su sıkıbiliyor. Dünkü operasyonlarda helikopterlerin asıl hedefi 3 ve 4 numaralı reaktörlerin üzerinde yer alan ve yakıt çubuklarının depolandığı soğutma havuzlarıydı. Sözkonusu havuzlar artık neredeyse susuz kalmış durumda. Bu da çubukların giderek kızgınlaşmasına ve radyoaktif maddelerin yayılma olasılığının artmasına yol açıyor. Ayrıca kurtarma ekiplerini de radyasyona maruz bırakıyor. 


Hiçbir çözüm işe yaramıyor

Olumlu tek gelişme ise santralin soğutma sistemlerini tekrar çalışmasını sağlayacak enerji kaynağının kısa süre içinde tesis edileceği yönünde bir açıklama oldu. Enerji sisteminde onarım çalışmaları tamamlanırsa birçok elektrikli pompa faaliyete geçirilecek ve reaktörlerle nükleer yakıt çubuklarının muhafaza edildiği havuzlara su pompalanabilecek. Reaktörlerden çıkarılsa bile uranyum çubuklarının son derece sıcak olduğu için soğutulmasının aylar alabileceği belirtiliyor. Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu Başkanı Yukiya Amano, “Durum çok ciddi” deyip Viyana’dan Japonya’ya gitti. Fransa Radyolojik Koruma ve Nükleer Güvenlik Enstitüsü uzmanı Thierry Charles, “Önümüzdeki 48 saat kritik olacak. Fakat pazar gününden beri hiçbir çözümün işe yaramadığını görüyorum. Durum çok riskli. Ancak herşey kaybedilmiş değil. Japonlar hâlâ bir yol bulabilir” dedi. Charles, “Ne kadar radyoaktif madde yayılabilir” sorusuna ise “Çernobil’dekiyle aynı miktarda” cevabını verdi. 


Radyasyon ABD’ye yaklaşıyor

Bu arada uzmanlar, reaktörden sızan radyoaktif partiküllerin bugün itibariyle ABD’nin Pasifik kıyısındaki California eyaletine ulaşacağını, ancak bunun sağlığı tehdit edici miktarda olmayacağını belirtiyor. 


Ölü sayısı 5 bini geçti

Felakette bugüne kadar 5 bin 692 kişinin yaşamını yitirdiği, 9 bin 522 kişinin de kayıp olduğu açıklandı. Yaralı sayısı 2 bin 383. Yıkılan bina sayısı 4 bin 798 80 bini ise hasarlı.


G. Kore ve Tayvan’da radyasyon paniği

Japonya’da ayak sesleri duyulan radyoaktif felaket, özellikle de ulaşım kanalları üzerinden diğer ülkelere de yayılma riski göstermeye başladı. Tayvan hükümetinin üst düzey yetkilileri dün, Japonya’nın çeşitli yerlerinden ülkeye gelen 25 kişide normalden daha yüksek radyasyon tespit ettiklerini açıkladılar. Benzer bir durum Güney Kore’de de yaşanırken, bu ülkeye Japonya istikametinden gelen 3 kişide yüksek düzeyde radyasyon izine rastlandı. Yolculardan 50’li yaşlarda Japon bir erkekte, başının ve paltosunun üzerinde yapılan ölçümlerde 1 mikrosieverti aşan düzeyde radyasyon saptandığı vurgulandı. 






Çin, yeni nükleer tesislerin yapımını askıya aldı

Çin basınında yer alan haberlere göre Çin Devlet Konseyinden yapılan açıklamada, ilgili birimlerin mevcut nükleer santrallerin güvenlik kontrollerini yapmaları istendi.

Konseyin açıklamasında Çin'de bulunan tüm reaktörlerin güvenli olduğu kaydedilirken, ülkenin Japonya'daki Fukişima nükleer santralindeki sızıntılardan etkilenmediği belirtildi.

"Geliştirilen nükleer reaktörlerde güvenlik birinci öncelik" ifadesine yer verilen açıklamada, ön inşaatları tamamlansa bile gözden geçirilerek güvenlik standartları tekrar onaylanana kadar yeni santrallerin inşasının askıya alındığı bildirildi.

Çin'de şu anda doğu ve güneye sahillerinde faaliyette olan 6 nükleer santral bulunuyor.