Jandarma Kriminal Laboratuvarı, Gezi Parkı protestoları sırasında Okmeydanı'ndaki evinden ekmek almaya çıkarken 16 Haziran 2013'te polis tarafından başından vurularak komaya giren ve 269 gün sonra hastanede yaşamını yitiren Berkin Elvan'ın ölümüne yol açan olaydan 5 yıl sonra, davanın seyrini değiştirecek raporu mahkemeye gönderdi. Raporda, Berkin’in ölümüne yol açan gaz fişeğini atanın kuvvetle muhtemel (yüzde 70) sanık polis memuru F.D. olduğu belirtildi.
Habertürk'ten Serdar Kulaksız'ın haberine göre İstanbul 17. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti, sanık polis memuru F.D.’nin fotoğraflarının görüntülerle karşılaştırılması ve atışı yapıp yapmadığının tespit edilmesi için Jandarma Kriminal Laboratuvarı’ndan rapor alınmasına karar vermişti.
F.D.’nin, görev yaptığı Van’da fotoğrafları çekilerek İstanbul Jandarma Kriminal Laboratuvarı’na gönderildi. Sanık polisin fotoğrafları olay günü çekilen fotoğraf ve görüntülerle karşılaştırıldı. Yapılan incelemeden sonra laboratuvar tarafından hazırlanan rapor mahkemeye gönderildi. Jandarma Kriminal Laboratuvarı’nın raporunda, “gaz fişeğini atan şahsın pek kuvvetle muhtemel (yüzde 70 oranında) yargılanan polis memuru F.D. olduğu kanaatine varıldığı” dile getirildi.
Van Emniyet Müdürlüğü’nde görev yapan sanık polis, geçtiğimiz sene SEGBİS yoluyla duruşmaya bağlanarak ifade vermişti. Tutuksuz sanık polis memuru F.D., şu şekilde ifade vermişti: “Olay günü çok yoğun çalışıyordum. Kimsenin vurulmasına ya da ölümüne sebep olmadım. Bizim birimde de kâğıt üzerinde benim adım görünüyor. Bu sadece benim gaz kullandığım anlamına gelmiyor. Olaya ilişkin görüntüleri izledim. Görüntüler net değil, yüzler açık değil. Herkes tek tip giyinmiş. Kimseyi teşhis edemedim, kendimi de göremedim. Görüntülerdeki kimseyi tanıyamadım.”
‘Olası kasıtla öldürme'den müebbet hapsi isteniyor
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Memur Suçları Bürosu tarafından yürütülen soruşturma, 7 Aralık 2016’da tamamlanmıştı. Hazırlanan iddianamede, sanık olarak gösterilen polis memuru F.D.’ye “olası kastla öldürme” suçundan müebbet hapis cezası istenmişti. Savcılığın hazırladığı 11 sayfalık iddianame, İstanbul 17. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilmişti.
