Mahkeme kararına karşın işe geri alınmayan asistan Hüseyin Mercan, İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) önünde oturma eylemine başladı. Mercan, “Bu yalnızca hak mücadelesi değil, demokratik bir üniversite mücadelesi” dedi.
İstanbul Teknik Üniversitesi'nde (İTÜ) iki yıl önce işten atılan ve yakın zamanda mahkemenin işe geri alınmasına hükmettiği asistanlardan Taylan Hüseyin Mercan, İTÜ Rektörlüğü'nün mahkeme kararını uygulamaması üzerine dün Rektörlük önünde oturma eylemi başlattı. Mercan'a meslektaşları da destek verdi.
İrem Özcan’ın BirGün’deki haberine göre, 2 yıldır süren mücadelenin ardından davayı kazanmalarına karşın halen 3 asistanın atamasının yapılmadığını belirten asistanlar, atanmamalarının hiçbir hukuki gerekçesinin olmadığını, bölümün onay vermesine rağmen Rektörlüğün keyfi bir tutumla atamaları yapmadığını ve 'tek adam' politikası uyguladığını belirtti.
4 Eylül'de işe başlamalıydı
İTÜ Geomatik Mühendisliği'nde doktorasını azami süre dolmadan bitirerek 50D'li asistan olan, iki yıl önce bölümün de onayıyla 33A kadrosuna geçirilmesi gerekirken işten atılan Taylan Hüseyin Mercan, İTÜ Rektörü Mehmet Karaca'nın özellikle davayı kazanan 3 kişiyi atamayacağını söylediğini aktardı. Rektörlüğün kendilerine “Yurdışındaki üniversitelerden, Oxford'dan hoca getireceğiz” dediğini, ancak Sakarya Üniversitesi ve Sabahattin Zaim Üniversitesi'nden asistan getirdiğini belirten Mercan, “Mahkeme kararına göre en geç 4 Eylül'de işe iademin yapılması gerekiyordu. Ancak hâlâ atamam gerçekleşmedi. Rektör, dekan ve personel daire başkanı hakkında suç duyurusunda bulundum. Bu durumun suç teşkil etmesine rağmen, İTÜ Rektörlüğü mahkeme kararını uygulamak üzere adım atmamıştır. Bu sebeple hukuki mücadelenin yanı sıra, bu sabah (dün) itibariyle İTÜ Rektörlüğü önünde eyleme başlamış bulunuyorum” dedi.
Kamuoyuna destek çağrısı
İTÜ'de son iki yılda 130'un üzerinde asistanın işten çıkarıldığını, İTÜ Asistan Dayanışması olarak bu kabusla 2 yıldır mücadele ettiklerini belirten Mercan, “Yaşadığım bu son durum, sadece benim ve asistanların sorunu değil tüm üniversitenin sorunudur. Bu duruma karşı verilen mücadele sadece bir hak mücadelesi değil, aynı zamanda demokratik bir üniversite talebinin mücadelesidir. Kamuoyunu bu mücadeleye destek vermeye çağırıyorum” diye konuştu.