Galatasaray, UEFA Kupası 4. tur ilk maçında Hamburg ile deplasmanda 1-1 berabere kaldı. Emre Aşık'ın kırmızı kart görmesiyle son 37 dakika 10 kişiyle oynayan sarı-kırmızılı ekip, rövanş için avantajlı skoru yakaladı. Gazetelerin spor sayfaları sarı kırmızı Spor yazarlarının Galatasaray’ın dün akşam ortaya koyduğu futbol için ortak görüşü; ‘Cimbom her zamanki gibi Avrupa’da zoru başardı’ oldu. İşte o yorumlardan özetler:
Rıdvan Dilmen: 20 dakika yetti Galatasaray’ın, Avrupa’da bir başka oynadığını; futbolcuları maça hazırlamasına bile gerek olmadığını; oyuncuların kendilerinden motive olduklarını ve sorumluluklarını iyi bildiklerini söylüyor ve terlerinin son damlasına kadar savaştıklarını ifade ediyor: “Düşünün son dakikada takımın en önemli ismi Meira’yı Almanya’ya giderken havalimanından Rusya’ya uğurluyorsunuz, Hakan Balta’yı stopere çekiyorsunuz. O yetmiyor Emre Aşık atılıyor, bu kez Kewell’ı son yarım saatte o bölgede oynatıyorsunuz. Böyle bir tablo ile inanın hangi takım karşı karşıya kalsa maçın sonunu getiremezdi. Ama Galatasaray her zamanki gibi zoru başardı.”
Erman Toroğlu: Finale kadar Galatasaray’ın Hamburg karşısında golü atana kadar çok iyi bir oyun ortaya koyduğunu; takım halinde ayağa top yapması ile oyunun temposunu yükseltmek isteyen Hamburg’u zor durumda bıraktığını; ancak golün ardından geriye yaslanmaları ile hata yaptıklarını vurguluyor ve devam ediyor: “Aslında maçın en önemli noktası bence belki de Galatasaray’a turu getirecek dakika 90+1. Hamburg’un kaçırdığı inanılmaz bir pozisyon.”
Mehmet Demirkol: 1 numaralı aday Doğu bloğu takımlarından biri ile finale kadar karşılaşmadığı sürece Galatasaray’ın bu kupanın bir numaralı adayı olduğunu; Galatasaray’ın durumunu ve maçı en iyi anlatacak cümlenin son 40 dakikada Harry Kewell’ın ortaya koyduğu performans üzerine kurulması gerektiğini vurguluyor: “Defansif olarak yumuşak gördüğümüz, kronik hastalığı nedeniyle dayanıklılık sorunu yaşadığı bilinen Avustralyalı, Hamburg’un en kuvvetli olduğu bölgede 90 dakikayı tamamladı. Kewell 40 dakika da stoper oynadı. Maçın geneli, detayları, başından ya da sonundan analizi, her şey bir kenara Bundesliga’nın zirve takımlarından birine karşı bu seçimle 1-1’i koparıp gelmek efsanevi bir başarı...”
Şansal Büyüka: Paranın gözü çıksın Maçın 11’e 11 oynanması durumunda Galatasaray Hamburg'dan galibiyetle döneceğini; ancak maçı kazanamamasında karşın, sarı kırmızılıların turu sağlama aldığını belirtiyor ve Galatasaray'ın Hamburg'da aldığı sonucun bir mucize olmadığını vurguluyor ve devam ediyor: “Bu yazıda kaleci De Sanctis'in de hakkını teslim edelim... Galatasaray'ın Avrupa tutkusuna hayranım... Ali Sami Yen'de tüm olumsuzluklara rağmen Hamburg adına bir mucizeye izin vermeyecektir.”
Ömer Üründül: Takım olmak Galatasaray’ın Hamburg karşısında kolayı zora sokmasına rağmen müthiş bir takım direnci göstererek, rövanş için avantajlı bir skor elde ettiğini ifade ediyor ve ekliyor: “3-4 tane ciddi tehlike atlatıldı ancak skoru korumayı bildiler. Mükemmel bir dayanışma vardı. Barış ve Ayhan'ın performansları olağanüstüydü. Ayrıca uzun maç eksiğine rağmen Volkan'ın futbolu tahminlerin çok üstünde olumluydu. Kaleci De Sanctis de ikisi ilk devrede olmak üzere yaptığı 3 önemli kurtarışla takımına katkı sağladı.”
Osman Tanburacı: Nazara geldiler Maçla ilgili olarak bazı endişelerinin bulunduğunu; ancak korkularının gerçekleşmediğini ve böyle olmadığı gibi Ayhan gol de attığını; Kewell’ın defansa yardıma da geldiğini ve Hamburg’un ilk yarı yokları oynadığını söylüyor ve devam ediyor: “İkinci yarı Galatasaray nazara geldi! Sahaya yayılan takım gitti, hata üstüne hata yapan takım geldi... Nonda öyle bir gol kaçırdı ki kader bile isyanları oynadı! Arkasından bir gol yedik. Göstere göstere... İsteye isteye... Durup dururken... Bu yetmiyormuş gibi Emre Aşık da göze geldi. Son adam olup rakibi çekerek durdurunca kırmızı yedi Galatasaray 10 kişi kaldı. Koptuk! Buna rağmen yine yüklendik. Oyun kontrolden çıktı!”
Tanju Çolak: İster bal ister şans Her iki takımın da maça defansif anlayışla ve kontra atağa dayalı bir taktikle çıktığını; Galatasaray’ın, takım halinde adam ve bölge paylaşımını eskiye göre daha iyi yaptığını; ayağa oyun ve pas oranının daha iyi olduğunu vurguluyor ve devam ediyor: “Eksik olarak gördüğüm ise geriye yığılmanın kaleye ve kaleciye çok yaklaşılması. Her an rakibin gol atmasına pozisyona girmesine yardımcı olur. Bülent Hoca, buna acil çözüm bulmalı. Arda'nın başlattığı ve Lincoln'e yapılan faule Macar hakemin devam kararı yerindeydi. Orta alandan kopup gelen ve gol koklayan Ayhan'a da bravo.”
Bülent Yavuz: Kırmızı kart yanlış Macar hakem Kassai’nin, mükemmele yakın bir maç yönettiğini; ancak Emre Aşık’ına atıldığı pozisyonu bariz gol şansı olarak değerlendirilmesinin yanlış olduğunu vurguluyor ve devam ediyor: “Ümit Karan'ın pozisyonuna gelince; rakibi topa hakim, çelmeyi takıyor, rakibini düşürüyor. Topu alıp, gol yapıyor. Hakem, golü iptal etmekte yerden göğe kadar haklı.”