-IŞIKARA: ÖNCÜ DEPREM DİYE BİR KAVRAM YOK İZMİR (A.A) - 05.10.2010 - Türk Kızılayı Genel Başkan Danışmanı Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara, ''öncü deprem'' diye bir kavram olmadığını belirterek, 2009 yılında Türkiye'de 9 bin 158 deprem olduğunu, bunun günde 25 depreme tekabül ettiğini ifade etti. İzmir'de iki gün süreyle okulları ziyaret ederek, deprem konusunda seminerler vereceği bildirilen Prof. Dr. Işıkara, Özel SEV İlköğretim Okulunda, seminer öncesi gazetecilere yaptığı açıklamada, Marmara'da önceki gün yaşanan 4.4 büyüklüğündeki depremin ardından, kendisini üzen açıklamaların yapıldığını söyledi. Bu büyüklükteki depremin her zaman olduğuna işaret eden Işıkara, şunları kaydetti: ''Tüm Türkiye'ye şu mesajı vermek istiyorum, o da şu; 'öncü deprem' kavramı yok. Çünkü, 'öncü deprem' dediğimiz zaman, şu soruya cevap vermemiz gerekiyor. 'Bu öncü ise, ana deprem ne zaman olacaktır?' Bu soruya cevap verilemediği için 'öncü deprem' kavramı yoktur. Bazı bilim adamlarının büyük depremlerden sonra oluşan depremlere, 'Bu onun öncüsüydü' ifadesini kullandığını biliyoruz. Bu büyüklükteki deprem Türkiye'de nerede olursa olsun, bu 'büyük bir depremin öncüsüdür' kavramını, yaklaşımını, Türk toplumunun kafasından atması lazım. 2009 yılında Türkiye ve çevresinde 9 bin 158 deprem olmuş. 365'e bölerseniz günde 25 deprem eder. Bu ülkede saatte bir deprem oluyor.'' Bu depremlerin haber olup olmadığına, depremin olduğu yerin, bölgenin niteliğine göre değiştiğini ifade eden Prof. Dr. Işıkara, ''Marmara'da olduğu zaman büyük bir gürültü kopuyor. Ama benim Güneydoğu'da, Doğu'da, Ege'de oturan yurttaşlarımın canı yok mu?'' dedi. ''4.4 büyüklüğündeki deprem, büyük bir depremi tetikler mi?'' sorusunda yer alan ''tetikleme'' kavramına dikkati çeken Prof. Dr. Işıkara, şöyle devam etti: ''Bu da doğru bir kavram değil. Tetikleme ancak çok büyük depremlerden sonra konuşulacak bir konudur. 7 şiddetinin üzerindeki bir deprem özellikle Kuzey Anadolu Fay Zonu'nda olmuşsa, çok büyük bir fay sistemi kırığı oluşmuştur. O sistem durağan hale gelinceye kadar artçı şoklar oluşuyor. Sağını, solunu, kuzeyini, güneyini etkileyebiliyor. Türkiye bir deprem ülkesidir. Türkiye'nin her yerinde her zaman bir deprem olur, olacak. Bu gerçeği kabul edip korunma kültürü bilincine sahip olmalıyız.'' Prof. Dr. Işıkara, depremden korunma kültürü bilincinin bireyden başladığını, bu bilince sahip bireylerin önce kendilerini, sonra çocuklarını ve yakın çevresini hayatta tutabileceğini söyledi.