Gündem

IŞİD baskını için 'yanlış ihbar' iddiası

Ümraniye'de dün gece IŞİD'e yönelik operasyon kapsamında yapılan baskının yanlış ihbar üzerine yapıldığı öne sürüldü

26 Mart 2014 16:02

Ümraniye'de dün akşam IŞİD örgütü üyelerine yönelik operasyon sırasında basılan evde bulunan Ayşe Topçu, polisin yanlış ihbar üzerine baskın yaptığını ve kapıyı kırıp ardından ateş ettiğini öne sürerek, "İnsan haklarına gidip davacı olacağım" dedi.

IŞİD'e yönelik olarak dün gece polisin düzenlediği operasyonun yanlış ihbar nedeniyle yaşandığını iddia eden Ayşe Topçu, "Polis bana 'Hakkını helal et' dedi" şeklinde konuştu. Ayşe Topçu, olay sırasında dolaba saklanan 3 yaşındaki torunu Z.'nin de üzerindeki kan lekelerini gösterdi.

Alınan bilgiye göre Özel Harekat ve Terörle Mücadele Şubesi ekipleri, dün akşam saatlerinde Ümraniye, Adem Yavuz Caddesi, Armağan Sokak'ta bulunan Topçu Ailesi'ne ait eve baskın düzenlemişti. İddiaya göre evden polise ateş açılması sonucu, Komiser Yusuf Yavuz Alemdar ile polis memurları Mustafa Ulukuş ve Cengiz Hüsamettin Yılmaz yaralanmıştı. Çıkan çatışmada, evde bulunan Kenan Topçu (34) ile eşi Elif Topçu (24) da yaralı yakalanmıştı. Vücuduna isabet eden kurşunlarla ağır yaralanan Kenan Topçu, Haydarpaşa Numune Hastanesi'ne kaldırılarak ameliyata alınmıştı. Kalçasına kurşun isabet eden eşi Elif Topçu da aynı hastanede tedavi altına alındı.

Operasyon sırasında evde bulunan Kenan Topçu'nun annesi Ayşe Topçu, zarar görmemesi için dolaba sakladıkları torunu Z.'yi kucağına alıp basın mensuplarına açıklama yaptı.

Ayşe Topçu, yaşadıklarını şöyle anlattı:

"Oğlum saat 19.30'da işten geldi. Karısından sofra hazırlamasını istedi. Daha sonra da banyo yapacağını söyledi. Yemekleri koyduk. Yemek yemeye başlamadan kapı kırıldı. Kapı kırılır kırılmaz içeri ateş edildi. Oğlum, 'Anne ne oluyor?' diyerek çocuğu Z.'ye birşey olmasın diye içeriye götürdü. Sonra geri dönüp kapıya yöneldi. Ateş etmeye başladılar. Her tarafta mermi var. Tencerenin içi, soframız bile mermi dolu. Televizyon buzdolabı delik deşik oldu. Oğlum vurulduktan sonra eşi üstüne kapanıyor. Gelinim, 'Kocamı vurdunuz' diye bağırıyor. Sonra gelinimi de ayağından vuruyorlar. Daha sonra beni dışarı çıkardılar. Beni çıkarttıktan sonra oğlumu kapı önüne getiriyorlar. İki kat edip darp ediyorlar. Silahın dipçiğiyle başına vuruyorlar. Başını parçalamışlar. Ölürse ondan ölür. Benim çocuğumu mahvettiler."

Topçu basın mensuplarının, "Evin içinden polise ateş edildi mi?" sorusuna "Hayır kimin ateş ettiği belli değil. Burada binlerce mermi atıldı. Burası Karabekir burada her türlü insan var. Oğlumun kendini korumak amaçlı silahı olabilir. Bu çocuk babasının kucağındaydı. O şekilde nasıl ateş edebilir? Ama o şekilde polis benim çocuğuma davranamaz. Ben insan haklarına gidip davacı olacağım. Dün bütün polisler sakallıydı. Bugün yanımıza geldiklerinde hepsinin sakalı kesilmişti. Bir tanesine onu tanıdığımı söyledim. O da bana, 'İş başında bana müdahale etme. Hakkını helal et bana' dedi" şeklinde cevap verdi.

Topçu, "Polis ne amaçla geldi? Oğlunuz İhsan'ı aradıkları söyleniyor" sorusunu ise, "Polis bize 'Yanlış ihbara geldik. Yanlışlık oldu' dedi. Bunu bu şekilde söylediler. Kapıyı tıklatın çocuğu arıyoruz deyin. Benim küçük çocuğum Suriye'de. Oraya yerleşmiş. Bir ton Türk vatandaşı var orada. Akrabamız var. Buradaki oğlum kimi vurdu da geldiniz oğlumu bu hale getirdiniz" diye cevapladı.

Topçu, daha sonra da dolaba saklanan torunu Z.'nin elbisesindeki kan lekelerini gösterdi.

İlgili Haberler