T24 - İran polisinin yalanlamasına karşılık, muhaliflere ait internet siteleri, aralarında reformcu lider Musevi'nin yeğeninin de olduğu en az 15 kişinin öldürüldüğü belirtilmekle birlikte ölü sayısı ile ilgili çelişkili haberler de geliyor. Fransa Dışişleri Bakanlığı yaptığı kınama açıklamasıdna 10 kişinin öldürülmüş olabileceğini, İranlı muhalife kaynaklar ve haber siteleri ise en az 13 kişinin yaşamını yitirdiğinin açıkladı. Bu arada Musevi'nin yardımcısı, Musevi'nin yeğeninin öldüğünü doğrularken İran'a gösterilerde yaşananlar nedeniyle hem içeriden hem de dışarıdan tepkiler geldi, kınamalar yapıldı. Yaşanan olayların, İran genel seçimlerinden sonra bugüne dek yaşanan en geniş kapsamlı ve olaylı gösteriler olduğu da ifade ediliyor.
Tahran'da dün (27 Aralık 2009) başlayan ve gece de devam eden gösteriler sırasında en az 5 kişinin öldüğü kesinleşirken olaylara tanık olanlar, muhalif kaynaklar ve internet siteleri ölü sayısını 1 olarak açıklıyor. İran polisi gösteriler sırasında 5 kişinin hayatını kaybettiğini doğrularken, en az 300 kişinin de gözaltına alındığını açıklarken Fransa Dışişleri Bakanlığı, yaptığı kınama açıklamasında 8 kişinin öldürülmüş olabileceğini belirtilirken ölü sayısında bir netlik bulunmuyor.
Göstericiler polis merkezine saldırdı/VideoPolisle gösterciler çatışıyor/VideoMuhalif kaynaklar Tahran'daki gösteriler sırasında aralarında Haziran ayındaki tartışmalı cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday olan muhalif lider Mir Hüseyin Musavi'nin yeğeninin de bulunduğu 5 göstericinin, Tebriz'deki protestolar esnasında 4 göstericinin ve bir göstericinin de Şiraz'daki eylemlerde hayatını kaybettiği açıklandı.
Tahran'da gerçekleştirilen protestolarda bazı bölgelerde göstericilerin polisi püskürttüğü, polis araçlarını ve motorlarını ateşe verdiği de ifade edildi.
'Şüpheli ölümler'İran polisi kalabalığın üzerine ateş açtıkları iddialarını reddediyor ve "şüpheli" bazı ölümlerin söz konusu olduğunu savunuyor.
İran'da muhalif liderlerden Mehdi Kerrubi, hükümetin dünkü (27 Aralık 2009) protesto gösterilerini bastırma şekline eleştirilerde bulundu.
Mehdi Kerrubi, bir İran hükümetinin Şiiler için kutsal bir gün kabul edilen Aşure gününde ateş açılması talimatı vermesinin geçmişte eşi benzeri olmadığını söyledi.
ABD ve Fransa'dan kınamaWashington yönetimi, İran'da 2 gündür süren hükümet karşıtı gösterilerle ilgili, Tahran hükümetinin sivillere yönelik ''haksız baskısını'' kınadığını belirterek ABD'nin, protestocuların yanında olduğunu bildirdi.
Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Sözcüsü Mike Hammer, yaptığı açıklamada, ''Tarih ve umut, barışçıl yollarla evrensel haklarının peşinde olanların yanındadır ve ABD de aynı biçimde'' dedi.
Bu arada, Fransa Dışişleri Bakanlığı, İran'daki gösterilerde protestoculara karşı ''şiddet'' kullanılmasını kınayarak, Tahran'daki gösterilerde 8 kişinin "öldürülmüş" olabileceğini ileri sürdü.
Bakanlık açıklamasında, İran'da artan krize siyasal çözüm çağrısında bulunuldu.
Dubai Devlet Televizyonu'nu muhabiri kaybolduDubai Devlet Televizyonu, İran'ın başkenti Tahran'daki bir muhabirlerinin kaybolduğunu bildirdi.
Televizyonun bir yetkilisi, Tahran'daki muhabirleri Suriye vatandaşı Reda el Başa ile dün (27 Aralık 2009) öğlenden bu yana iletişim kuramadıklarını söyledi.
Tahran'da reform yanlılarının gösterileri sırasındaki çatışmalarda ölenler arasında muhabirlerinin olmadığını bildiklerini belirten Dubai Devlet Televizyonu'nun yetkilisi, ancak gözaltında olanların listesini edinmeyi beklediklerini kaydetti.
Gösteriler Haziran'dan bu yana sürüyorİran'da haziran ayındaki cumhurbaşkanlığı seçimi sonuçlarına itiraz için düzenlenen gösterilerden bu yana protesto gösterilerini yabancı basın-yayın organlarının doğrudan izlemesine izin verilmiyor.
Haziran ayında İran'da yapılan cumhurbaşkanlığı seçimlerinden bu yana protesto gösterileri yapılıyor.
Muhalifler, Cumhurbaşkanı Ahmedinejad'ın ikinci bir dönem için koltuğunu koruduğu seçimlerde hile yapıldığını iddia edilirken, seçimlerin ardından düzenlenen protesto gösterilerinde çok sayıda kişi ölmüştü.
'Kimliği bilinmeyen saldırganlar'
Reuters Ajansı'na göre, devlet televizyonunun İngilizce yayın yapan kanalı Press TV'de, Tahran'daki gösterilerde 'kimliği bilinmeyen saldırganlar' tarafından öldürülenler arasında muhalefet liderlerinden Mir Hüseyin Musevi'nin yeğeninin de olduğu kaydetmişti.
Polis ise yabancı basın-yayın organlarında, muhalefet internet sitelerine dayanılarak yayınlanan, kimi göstericilerin güvenlik güçleri tarafından öldürüldüğü haberlerini yalanlamıştı.
Muhalefet yanlılarının yayınlarına göre, Aşure Günü anma programı kapsamında düzenlenen etkinlikler çerçevesinde dün (27 Aralık 2009) başkent Tahran'da başlayan hükümet karşıtı gösteriler, Tahran ile birlikte Tebriz, Şiraz, İsfahan ve Necefabad kentlerinde de düzenlenmiş ve bu gösterilerde güvenlik güçleriyle reform yanlıları arasında çatışmalar çıkmıştı.
İran'da, son aylarda dinsel günler ve önemli tatil günleri muhalefet liderleri tarafından hükümet karşıtı gösteriler için kullanılıyor.
Yarı resmi Fars haber ajansı, ayrıca muhalefet liderleri Mir Hüseyin Musevi ve Mehdi Kerrubi yandaşlarının yabancı medyanın çağrısını izleyerek sokaklara çıktıklarını savunmuş, bu grubun kamu ve özel mülkiyete zarar verdiği, Aşure Gününe saygısızlık yaptıkları belirtilmişti.
El Cezire: Polis havaya ateş açtı
El Cezire'nin internet sitesinde, Tahran'ın merkezinde polisin havaya uyarı ateşi açtığı, göz yaşartıcı gaz kullandığı belirtmişti.
İran Devlet Televizyonu ise dün (27 Aralık 2009) Kerbela şehitlerinin anma törenlerinde "taşlı sopalı bir grubun" vatandaşlara saldırdığı ve çok sayıda kişinin yaralandığını söylemiş, saldırganları, ''fitneci ve bozguncu'' olarak adlandırmıştı.
Gerginlik önceki gün (26 Aralık 2009), Hazreti Hüseyin'in Kerbela'da şehit edilişinin yıldönümü dolasıyla düzenlenen anma etkinliklerinde başlamıştı. Bir grup reformcu eski Cumhurbaşkanı Muhammed Hatemi'nin konuşma yapmasını engellemişti.