T24 - Türkiye, Çukurca'da verdiği 24 şehide ağlarken, aynı günlerde uzun yıllardır, yaşananların benzetildiği İspanya'nın Bask bölgesindeki sorunla ilgili çok önemli adımlar atıldı.
Bask bölgesinin bağımsızlığını savunan ETA örgütü, silah bırakacağını ilan etti.
ETA'nın silah bırakmasında hem İspanyollar, hem Basklılar hem de yabancı akil adamlar önemli rol oynadı.
Bu isimlerden birisi de İrlandalı Gerry Adams. Adams, 2005 yılında İrlanda Özgürlük Ordusu yani IRA'nın askeri mücadeleyi sona erdirmesini sağlayan barış sürecinde, İrlanda tarafının en önemli figürleri arasında yer alıyor.
Adams, bugün İrlanda'nın bağımsızlığını isteyen Sinn Fein partisinin lideri ve dünyada çatışma çözümleri konusunda en önemli isimlerden biri olarak gösteriliyor.
Adams, ETA'nın silah bırakmasını sağlayan ve İspanya'nın San Sebastian kentinde düzenlenen Uluslararası Barış Konferansı'na katılan isimlerin de arasında.
Bu konferansta, ETA'ya silah bırakma çağrısı yapıldı ve örgüt de birkaç gün içinde bu çağrıya olumlu yanıt verdi.
1998’den beri Bask sürecinin içinde
Adams, cnn.com'a yazdığı yazıda, ETA'yı silah bırakmaya götüren süreçte oynadığı rolü, perde arkasındaki gelişmeleri ve çatışmalara bir nokta koyup barışa ulaşmanın reçetesini anlattı.
Adams ve İrlandalı liderler, Bask bölgesindeki sorunun çözüm sürecine 1998 yılında dahil oldu.
Bask bölgesinden bir rahip, İrlanda barış sürecinde de önemli rol oynayan rahip Alex Reid ile temasa geçerek çözüm için destek isteyince İrlandalılar da Bask’taki sürece katıldı.
Aradan geçen zaman içerisinde hem Adams hem de Sinn Fein'in diğer liderleri Bask bölgesi ve İspanya devleti temsilcileri ile çok sayıda görüşme yaptı.
"İnsanlar çıkış yolu göremezse, şiddete başvurur"
Adams sorunların çatışmaya dönüşmesinin nedenlerini şöyle anlatıyor:
"İnsanlar şiddete genellikle, alternatifsiz kaldıklarına inandıkları zamanlarda başvuruyorlar. Bir durumu çatışmadan barışa dönüştürmek için alternatif yaratmak gerekiyor. Bunu yapmak çok zor. Karşımızdakinin nedenlerini, nelerden ilham aldığını ve hareketlerini neyin yönlendirdiğini anlamaya çalışmamız gerekiyor."
Adams, her çatışmanın farklı bir karakteri olduğunun altını çiziyor. Ancak İrlanda barış sürecindeki deneyimlerin çatışma çözümünün her yere uygulanabilir ilkeleri ve yöntemleri olduğunu ortaya koyduğu belirtiliyor.
Adams bu unsurları şöyle sıralıyor:
Her şeyin başı diyalog
"Diyalog, çatışmanın merkezinde duran sorunların ele alınması, tüm tarafların iyi niyet göstermesi, tüm tarafların eşit muamele gördüğü katılımcı bir süreç ve temsil hakkına saygı.
"Tüm konular masada olmalı. Ön koşul, veto, sonucu önceden belirleme ya da çıkacak sonuçları önceden engelleme çabaları olmamalı. Ve herhangi bir takvim de olmamalı."
Adams, gerek bugüne kadar yaptığı konuşmalarda gerekse de cnn.com’daki yazısında başlama noktasının mutlaka "diyalog" olması gerektiğini vurguluyor.
"Hiçbir çatışma çözümsüz değildir"
ETA'nın konferanstan çıkan silah bırakma çağrısına olumlu yanıt vermesi "dönüm noktası" olarak tanımlanıyor. Adams'a göre, esas iş bundan sonra başlıyor:
"Bundan sonra atılacak adımlar uzlaşmayı desteklemek, kurbanlarla ilgili meseleleri halletmek ve hem insan hem de toplum bazındaki yaraların sarılması için ciddi çaba gösterilmesi gerektiğini fark etmek."
Adams, yazısında önemli bir de itirafta bulunuyor: "Yaşadığımız deneyimler sayesinde barış sağlamanın zor olduğunu öğrendik." Ve sonra da "Ancak" diye devam ediyor:
"Hem İrlanda'daki hem de Güney Afrika'daki barış süreçleri, hiçbir çatışmanın çözümünün imkansız olmadığını gösterdi. Siyasi irade, hayal gücü ve barış için risk alma söz konusuysa, o zaman senaryoyu yeniden yazmak, ilerleme sağlamak ve uzlaşma sağlamak da mümkün olur."