Bilim / Teknoloji

İnternet kafeler "siber suç" yatağı

Microsoft Türkiye Genel Müdür Yardımcısı Cemal Akyel, Türkiye'deki siber suçların genellikle internet kafelerden çıktığını gözlemlediklerini söyledi.

23 Ekim 2008 03:00

Microsoft Türkiye Genel Müdür Yardımcısı Cemal Akyel, Türkiye'deki siber suçların genellikle internet kafelerden çıktığını gözlemlediklerini söyledi.

Adalet Bakanlığı, Türkiye Bilişim Derneği, Yeditepe Üniversitesi iş birliği ve Microsoft ve Kredi Kayıt Bürosu AŞ'nin katkılarıyla düzenlenen "Siber Suçlar Sözleşmesi Semineri" Bolu Abant'ta başladı.

Akyel, seminerin açılışında yaptığı konuşmada, teknolojinin etkin olarak kullanılması için farkındalığın tam manasıyla ve derinlemesine oluşması gerektiğini ifade etti.

Cemal Akyel, yazılım teknolojilerinin yeni tarzda iş yapılması, insanların dünyaya bağlanmalarında hızlı takip avantalarını elde etmesini sağladığını söyledi.

Bunların getirdiği bir sorumluluk olduğunu anlatan Akyel, "Biz bu sorumluluğun farkındayız. Burada mesele, sadece teknoloji odaklı bir mesele değil. Daha ziyade sosyo teknik sistemden bahsediyoruz" dedi.

İnternet kafeler

Türkiye'deki siber suçların genellikle internet kafelerden çıktığını gözlemlediklerini kaydeden Akyel, "Bize gelen taleplerde orada bir artış olduğunu gözlemliyoruz. İnternet kafeler ve bunu kullananların bir sosyal yapı oluşturduğunu düşünecek olursak, internet kafelerin rehabilite edilmesine yönelik ek görevler düşüyor" dedi.
Akyel, bilişimin, birden fazla insanın katıldığı bir faaliyet olduğunu belirterek, şöyle devam etti:

"Burada üç konu görüyoruz. Birincisi teknoloji. İkincisi sosyal sistem. Bu sistemin içinde ekonomi, politika, strateji ve benzeri şeyleri görüyoruz. Yani günümüzde tüm sosyal sistemleri burada sınıflandırmak mümkün. Üçüncü boyut da sosyo teknik. Biz sosyo teknik sistemin etkili çalışmasında kısıtın, teknikte teknolojide olmadığını düşünüyoruz. Teknolojinin etkin kullanımdaki kısıt, sosyal sistemin gelişimleri biraz arkadan takip etmesinden kaynaklanıyor."

Yeditepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yener Ünver de siber suçların yönetmeliklerle değil, kanunlarla düzenlenmesi gerektiğini söyledi.

Ünver, "Yönetmelik olmasın demiyoruz. Ancak yalnızca yönetmeliklerle götürmemek gerekiyor" dedi.

İki gün sürecek seminere, Cumhuriyet savcıları ve hakimler, Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı yetkileri, Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığı temsilcileri ile Yargıtay'dan yüksek yargıç ve tetkik hakimleri katılıyor.

Seminerin amacının, Avrupa Konseyi Siber Suç Sözleşmesi'ni tanıtmak, Türkiye'nin henüz tarafı olmadığı bu sözleşmeye katılımın yasal mevzuat ve yargı uygulamaları üzerindeki muhtemel hukuki etkileri üzerinde tartışmak ve bilişim suçlarıyla mücadele alanındaki gelişmeler hakkındaki bilgi ve deneyimleri paylaşmak olduğu belirtildi.

Bankacılık sektörünün konuyla ilgisi nedeniyle seminere, Türk Ceza Kanunu'nun 245. maddesinde düzenlenen "Banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması" suçuna ilişkin oturumun da eklendiği bildirildi.

Seminerde, bilişim suçlarının soruşturulması ve yargılama aşamasına ilişkin süreçlerde adli merciler ve servis sağlayıcı firmalar arasındaki iş birliği konusunun da tartışılacağı belirtildi.