MEB, İnkılap Tarihi kitabındaki, irticai faaliyette bulunanlar “Laikliği benimseyenleri din düşmanı olarak tanıtırlar” tanımını kaldırdı
Milliyet gazetesinden Bahar Atakan’ın haberine göre; Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), “İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük” 8. sınıf ders kitabını yeniledi. Halen öğrencilerin eğitim gördüğü kitapta irticai faaliyetlere katılanlar için sıralanan “Laikliği benimseyenleri din düşmanı olarak tanıtırlar” ile “Atatürk ve devlet aleyhine propaganda yaparlar” tanımlarına yeni düzenlemede yer verilmedi. 7. ünitede yapılan değişiklikle, irticai faaliyette bulunanlar için “Akla ve bilime aykırı eylemlerde bulunarak, çağ dışı düzeni geri getirmeye çalışırlar” ifadesi kullanıldı. Bakanlık yetkilileri, öğretmenlerin yeni üniteyi internetten indirerek, eski ünite yerine bu yıl öğrencilerle işleyeceğini söyledi.
Kitabın 7. ünitesinde Abdullah Öcalan’ın yakalanmasıyla ilgili bir ifadenin yer alması Türk Eğitim-Sen’in tepkisini çekmiş, Genelkurmay Başkanı Org. İlker Başbuğ da “Dikkatimizi çekti, inceliyoruz” açıklamasını yapmıştı.
MEB de eleştiriler üzerine ders kitabının yalnızca “Atatürk’ten Sonra Türkiye: İkinci Dünya Savaşı ve Sonrası” başlıklı 7. ünitesinde değişiklik yaptı. İlköğretim Genel Müdürlüğü’nce yazılan ünite, Talim ve Terbiye Kurulu’nda (TTK) incelendi. TTK’nın karara bağladığı ünite, kurulun internet sitesinde yayımlandı.
Mürteci tanımı
Ünitenin “Misyonerlik faaliyetleri, bölücü unsurların faaliyetleri, irticai faaliyetler” başlıklı bölümleri yeniden yazıldı. Mevcut ünitede irticai faaliyetlerin tanımı, “Bir toplumun sahip olduğu çağdaş değerleri reddedip, akla ve bilime aykırı faaliyetlerde bulunarak eski düzeni geri getirmeye çalışmaktır” olarak yer alıyor. Bu bölümde, irticai faaliyetlere katılanlara ilişkin şu satırlara yer veriliyor:
“Toplumdaki din ve mezhep çeşitliliğini kullanarak, kargaşa ortamı yaratmaya çalışırlar. Bu kargaşaya da mevcut devlet düzeninin yol açtığına halkı inandırmaya çalışırlar. Laikliğin dinsizlik olduğunu iddia ederek, laikliği benimseyenleri din düşmanı olarak tanıtırlar. Radyo, televizyon, gazete, dergi ve kitaplar aracılığıyla Atatürk ve devlet aleyhine propaganda yaparlar. Laik devlet yapısının, dini değerleri göz ardı ettiğini iddia ederler.”
Bu bölümde öğrencilerin “Ülkemizde yaşanan irticai faaliyetlere karşı ne tür önlemler alınabilir?” sorusunu yanıtlaması da isteniyor.
'Laiklik' ifadesi yok
Yenilenen ünitede ise irticai faaliyetler bölümünden laiklik ifadesi çıkarıldı. Bu bölümde, “İrticai faaliyetlerde bulunanlar, toplumun sahip olduğu çağdaş değerleri reddedip akla ve bilime aykırı eylemlerde bulunarak çağ dışı bir düzeni geri getirmeye çalışırlar. Her türlü gelişim, değişim ve yeniliğe karşı tavırlı olmak irticanın en önemli özelliğidir. Bu tür faaliyetler, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşundan itibaren devletimizi ve milletimizi tehdit etmektedir” cümleleri yer aldı.
Yenilenen bölümde, “Atatürk, irticai tehditle ilgili olarak milletimizi şu sözlerle uyarmıştır” denilerek, Atatürk’ün şu ifadesine yer verildi:
“Milletimiz çok büyük bir devrim gerçekleştirmiştir. Gerçekten yüzyıllardan beri uymaya alıştığımız bir yönetim şeklinin dışına çıkarak dünyada benzeri bulunmayan bir devlet kurduk. Fakat bu yeniliğin kesinlikle tersine bir hareketi gerektireceğini hatırımızdan çıkarmamak gerekir. Bu harekete ‘gericilik’ derler. Yaptığımız işler ve aldığımız sonuçlara göre, bu gibi gerici hareketler her zaman beklenebilir.”
Ayrıca öğrencilere yöneltilen soru da değiştirilerek “Ülkemize yönelik bölücü ve yıkıcı faaliyetlere karşı neler yapılmalıdır?” denildi.
28 Şubat çıkarıldı
“1961-2002 Dönemi” başlıklı bölümde 2 sayfada anlatılan askeri darbeler ise tek satıra indi. Mevcut ünitedeki, “1996 yılında yeni hükümet Refah Partisi ile DYP arasında kuruldu. Laiklik karşıtı söylem ve eylemlerin artması üzerine MGK, 28 Şubat 1997 tarihinde hükümeti uyardı” ifadesi çıkarıldı.
Eski ünitede irticai faaliyetler
“Toplumdaki din ve mezhep çeşitliliğini kullanarak kargaşa ortamı yaratmaya çalışırlar. Bu kargaşaya da mevcut devlet düzeninin yol açtığına halkı inandırmaya çalışırlar. Laikliğin dinsizlik olduğunu iddia ederek, laikliği benimseyenleri din düşmanı olarak tanıtırlar. Radyo, televizyon, gazete, dergi ve kitaplar aracılığıyla Atatürk ve devlet aleyhine propaganda yaparlar. Laik devlet yapısının, dini değerleri göz ardı ettiğini iddia ederler.”
Yeni ünitedeki irtica tanımı
“İrticai faaliyetlerde bulunanlar, toplumun sahip olduğu çağdaş değerleri reddedip akla ve bilime aykırı eylemlerde bulunarak çağ dışı bir düzeni geri getirmeye çalışırlar. Her türlü gelişim, değişim ve yeniliğe karşı tavırlı olmak irticanın en önemli özelliğidir. Bu tür faaliyetler, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşundan itibaren devletimizi ve milletimizi tehdit etmektedir”
Askeri darbeler!Yeni ünitede, çok partili hayata geçiş anlatılırken “Bu demokratik süreç 27 Mayıs 1960, 12 Mart 1971 ve 12 Eylül 1980 tarihlerinde yapılan askeri müdahalelerle zaman zaman kesintiye uğradı” denildi.
ASALA anlatılmadı
Mevcut ünitedeki “1990’lı yılların en önemli olaylarından biri de Suriye’de saklanan bölücü örgüt başının 1999’da Kenya’da yakalanarak Türkiye’ye getirilmesidir” ifadesi de çıkarıldı. Eski Başbakan Bülent Ecevit, eski cumhurbaşkanları Süleyman Demirel ve Turgut Özal’ın anlatıldığı bölümler de yeni ünitede yer almadı.
Ünitede “Sorun Neden Ermeniler” olan bölümün adı “Türk-Ermeni İlişkileri” olarak değiştirildi. Mevcut bölümde 10 cümlede anlatılan Ermeni terör örgütü ASALA, yeni ünitede yer almadı. Yeni ünitede ASALA’dan bahsedilmezken, Ermeni terör örgütlerinin Türk diplomatlarına yönelik yaptığı suikast anlatıldı. Bu bölümde, 1915 olayları hakkındaki Ermeni iddialarına ilişkin olarak Türkiye’nin arşivlerini açtığı belirtildi.