87 yaşında ölen İngiltere'nin ilk kadın başbakanı Margaret Thatcher'ın cenazesi bugün defnediliyor. Cenaze töreni için Londra'nın merkezinde yollar trafiğe kapatıldı ve yoğun güvenlik önlemi alındı. Cenaze töreninin Winston Churchill'in ölümünden bu yana İngiltere'de bir başbakan için yapılan en kapsamlı cenaze töreni olduğu belirtiliyor.
Sabah satlerinde Aziz Paul katedrali önünde 2.300 kişi ellerinde Birleşik Krallık bayrakları ile toplandı. Katedralin önünde toplananların arasında protestocular olduğu da belirtiliyor. Thatcher'ın tabutunun katedralden çıkarılırken bir protestocunun megafonla konuşmaya başladığı fakat yuhalarla karşılandığı için ne dediğinin duyulmadığı belirtildi. Polisin tehdit ve hakaret içeren ifadelerde bulunanları gözaltına alma hakkı bulunmasına karşın Londra Polisi'nden yapılan açıklamada ''saygı gösterilmesini sağlamanın'' polisin işi olmadığının altı çizildi.
Margaret Thatcher'ın Saint Mary Kilisesi'nden alınarak Aziz Paul Katedrali'ne getirildi. Top arabasına konulan tabut daha sonra omuzlarda kiliseye alındı. Kraliçe Elizbath ve eşi Prens Phillip de törene katılmak üzere katedrale geldi.
Geceyi Aziz Mary Şapel'inde geçiren Margaret Thacther'ın naaşı, milletvekilleri, bakanlar ve yakınları tarafından ziyaret edildi. İngiltere Başbakan'ı David Cameron, Thatcher anısına resmi konutunda küçük bir gruple yemek yedi. Yemeğe katılanlar arasında Kanada Başbakanı Stephan Harper, eski ABD Başkan Yardımcısı Dick Cheney ve eski ABD İçişleri Sekreteri James Baker olduğu belirtildi.
Cenazenin getirilmesi sırasında da küçük bir grup Thatcher aleyhinde gösteri yaptı. Thatcher döneminde 'hayatta kalmayı başardığını' ifade eden bir kadın, "Hâlâ onun politikalarının sonuçlarıyla yaşıyoruz." dedi. Bir gösterici ise "Thatcher, milli bir kahraman mı? Bunu madencilere, çelik işçilerine İskoçyalılara sorun. Size doğru cevabı verirler." dedi. Bir diğeri ise Thatcher'ın açlık grevindeki İrlandalıların ölmesine göz yumduğuna dikkat çekti.
David Cameron, Thatcher'ın cenaze törenini "Büyük ulusal bir figure yakışan bir tören oldu" sözleri savundu. Thatcher'ın ölümünün ardından cenaze töreninin nasıl yapılması gerektiği üzerine bir çok görüş sarfedilmiş, aralrında İngiliz yönetmen Ken Loach'ın da olduğu bir çok kişi Thatcher'ın cenazesinin özelleştirilmesi, ihaleye açılarak, en düşük teklifi katılımcıya verilmesi gerektiğini belirtmişti.
İngiliz kamuoyunda Thatcher'ın cenazesinin geçeceği rota da tartışmaya açılmış, bir çok kişi cenazenin ülke çapında dolaşarak, cenazenin Thatcher'ın politikalarına karşı bir çok protestonun yapıldığı İskoçya, Kuzey İrlanda ve Galler bölgesinden de geçmesi gerektiğini dillendirilmişti.
Thatcher - Özal ilişkisi
Margaret Thatcher, 1986 yılında, Başbakanlık resmi konutunun bulunduğu Dawning Sokağı No:10'da ağırladığı Turgut Özal'la görüşmesinde "Hükümetlerimizin, şahsi girişime ve özel teşebbüsün önemli rolüne ağırlık veren ekonomi politikaları arasında birçok benzerlik bulunduğunu biliyorum. Hatta bir İngiliz gazetesi bana, politikalarımın Thatchercı değil, Özalcı olduğunu söyledi. Bunu iltifat olarak kabul ediyorum" demişti.
Özelleştirme başta olmak üzere, izledikleri tıklayın ekonomi politikalarda büyük benzerlik bulunsa da, Thatcher'ın Özal ve Türkiye üzerindeki etkisi konusunda uzmanlar hemfikir değil.
BBC Türkçe'ye konuşan Doç. Dr. Deniz Gökçe'ye göre, "Thatcher'ın çok büyük etkisi vardır Özal üzerinde." Gökçek, Özal'ın Thatcher kabinesini takip ederek, "Türk yöneticileri, dış ticarette serbestlik, ihracatın önemi ve dışa açılma konusunda IMF'den aldığı bilgilerle Thatcher'dan gelen piyasaya önem verme, devletin borçlarının ayıklanması, özelleştirme gibi şeyleri Türkiye'ye taşımıştır" dedi.
'Ölünün arkasından konuşulur mu?' tartışması
Thatcher'ın ölümünün üzerine toplumun bazı kesimlerince kutlamalar yapılması, Thatcher hükümeti döneminde ya da sonrasında yazılmış hükümetin politikalarını ve Thatcher'ın kişiliğini eleştiren şarkıların dolaşıma girmesi, hatta Oz Büyücüsü filminde yer alan "Yaşasın cadı öldü" şarkısının en çok dinlenenler listesinde bir numaraya oturmasının ardından İngilzi Tory 'partisi ölünün ardından konuşulmaması gerektiği' yönünde açıklamalarda bulunmuştu.
Başbakan David Cameron Thatcher"i 'Britanya'yı tekrar büyük yapan lider' diye nitelerken, muhalefet lideri Ed Miliband daha dikkatli bir ifade kullanmaya özen göstermişti. İşçi Partisi lideri Miliband, Thatcher'ın önemli bir lider olduğunu, ancak yaptıklarının çoğuna katılmadığını söyledi. Miliband, toplantı öncesinde kendi milletvekillerinden 'saygılı davranmalarını' istemesine rağmen, muhalefet sıralarından Thatcher'a sert sözler söylenmesini engelleyemedi.