İngiltere Başbakanı Theresa May, hükümetin anlaşmasız Brexit’i dışarıda bırakması yönündeki taleplerle ilgili olarak, bunun yolunun parlamentonun bir Brexit anlaşmasını onaylaması olacağını söyledi.
May, AB ile vardığı Brexit anlaşmasının geçen hafta parlamentoda reddedilmesinin ardından "B planını"açıkladı.
Parlamentonun alt kanadı Avam Kamarası'nda milletvekillerine hitap eden May, geçen haftaki oylamanın ardından hükümetinin Brexit yaklaşımının değişmesi gerektiğinin ortaya çıktığını söyledi.
Oylamanın ardından parlamentoda temsil edilen partilerin yöneticileri ve milletvekilleriyle görüşmeler gerçekleştirdiğini belirten May, temasları "yapıcı" olarak nitelendirdi.
Görüşmelerde kendisine iletilen kaygıları dikkate aldığını belirten May, bunların başında anlaşmasız Brexit seçeneğiyle ilgili kaygının geldiğini vurguladı.
Anlaşmasız Brexit ihtimalinin masadan kaldırılması yönündeki talepleri yanıtlayan May, "Anlaşmasız Brexit'i dışarıda bırakmanın yolu, parlamentonun bir anlaşmayı onaylamasıdır. Hükümet de bunu amaçlıyor." dedi.
Anlaşmasız Brexit'i engellemenin diğer yolunun sadece Brexit'in iptali olacağını belirten May, "Bu, referandum sonucuna karşı gelmek olur ve bunun izlenmemesi gereken yol olduğuna inanıyorum." diye konuştu.
Brexit tarihini ertelemenin ise sorunları çözmeyeceğini, sadece erteleyeceğini savunan May, AB'nin de bu seçeceği destekleme ihtimalinin son derece az olduğunu kaydetti.
Yeni referandum talebi
Brexit konusunda yeni bir referandum yapılması taleplerine de değinen May, "Görevimiz ilk referandumun sonucunu hayata geçirmektir. İkinci referandumun yapılması, bu ülkede referandumları nasıl yaptığımızla ilgili önemli sonuçlar doğuracaktır. Özellikle de İngiltere'yi parçalamaya çalışanların elini güçlendirecektir." görüşünü dile getirdi.
Yeni referandumun da Brexit tarihini ertelemeyi gerektireceğini belirten May, bu durumda da ülkenin mayısta yapılacak Avrupa Parlamentosu seçimlerine girmeye mecbur kalacağını söyledi.
Yeni Brexit referandumunun demokrasiye inancın altını boşaltacağını savunan May, bunun da ülkedeki sosyal dokuya zarar vereceği görüşünü dile getirdi.
Tedbir maddesi
Hükümetin, Brexit anlaşmasındaki "tedbir maddesi" krizini aşmak için Belfast Anlaşması'nı değiştireceği yönündeki iddiaları da yalanlayan May, "Hükümet Belfast Anlaşması'nı yeniden açmayacaktır, bu aklımdan bile geçmemiştir ve geçmez." ifadesini kullandı.
May, "tedbir maddesi" ile ilgili kaygıları gidermek için bu konudaki itirazları dinleyeceğini ve bunları dikkate alarak AB tarafıyla görüşeceğini kaydetti.
Hükümetin AB ile bundan sonra yapacağı görüşmelerde İskoçya, Galler ve Kuzey İrlanda temsilcilerinin görüşlerine daha fazla yer vereceğini de söyleyen May, parlamentodaki komisyonların, iş dünyasının, sendikaların ve sivil toplumun da görüşlerini alacağını ifade etti.
İngiltere'de yaşayan AB vatandaşlarının anlaşmasız Brexit durumunda da ülkedeki kazanılmış haklarını koruyacaklarını belirten May, süresiz oturum işlemleri için belirlenen 65 sterlinlik başvuru ücretlerinin de kaldırılacağını bildirdi.
May, parlamentoya bugün, bundan sonra izlenecek yola ilişkin "nötr" bir önerge sunacaklarını ve bunun da 29 Ocak'ta oylanacağını sözlerine ekledi.
İşçi Partisi
Ana muhalefetteki İşçi Partisinin lideri Jeremy Corbyn ise May'in geniş tabanlı danışma planını "göz boyama" diye nitelendirdi.
Corbyn, partisinin 29 Ocak’taki oylamada anlaşmasız Brexit seçeceğini masadan kaldırmaya dönük değişiklik teklifi vereceğini bildirdi.
Corbyn, Brexit konusunda yeni referandum taleplerini de değerlendirmeye alacaklarını söyledi.
İskoçya
May’den sonra söz alan İskoçya Ulusal Partisi Sözcüsü Ian Blackford da İskoçya’nın önünde başka seçenekler olduğunu söyledi.
Blackford, "Brexit için oy vermedik. Oy vermediğimiz bir Muhafazakar Parti hükümetinin İngiltere’nin bizi dışarı sürüklemesine izin vermeyeceğiz. İngiltere’yi kurtaramayabiliriz ama İskoçya’yı kurtarabiliriz. Brexit kaosundan çıkış yolumuz bağımsız bir İskoçya'dır." dedi.
Blackford, İngiltere kendi içine dönerken İskoçya'nın Avrupa’nın parçası olarak kalmaya devam etmek istediğini kaydetti.
İskoçya'da 2014'te bir bağımsızlık referandumu yapılmış ancak ülkenin İngiltere ile birliğinin devamı yönünde sonuç çıkmıştı.
May'in AB ile vardığı Brexit anlaşması geçen hafta İngiliz parlamentosunda yapılan oylamada 202'ye karşı 432 oyla reddedilmişti.
Normal sürecin işlemesi halinde İngiltere 29 Mart'ta AB'den resmen ayrılmış olacak.
İngiltere'de 23 Haziran 2016'da yapılan referandumla AB'den ayrılma kararı alınmıştı.