İlker Başbuğ, şunları belirtti:
"Montrö’yü nasıl riske eder? Montrö’nün son iki maddesi 28 ve 29. maddesi. 28. maddesi Montrö’nün tamamen ortadan kaldırılması ve durdurulmasıyla ilgili. Bazı maddelerin değiştirilmesiyle ilgili de 29. madde. Uluslararası hukukta bir kural var, koşullarda değişiklik olması."
"Siz Kanal İstanbul’u yaptığınız zaman koşullarda bir değişiklik yaratıyorsunuz. Montrö’nün dışında ayrı bir yapılanma. Koşullarda değişiklik olması durumunda taraflar bu anlaşmaya son verme ya da uygulamayı durdurma hakkına sahip. İlgili yerlere müracat edecekler. Diyecekler ki, ‘Kanal İstanbul koşullarda değişiklik yarattı’. O zaman Montrö'yü kaldıralım, yeni bir sistem belki. O zaman haydi yeni bir konferans. Daha kötüsünü de yaratabilir. Koşullarda önemli bir değişiklik oluyor."
"Türkiye’ye olacak bir saldırı. Ben devlet adamı olarak olabilecek gibi düşünmem lazım. Olabileceğine yönelik senaryoları hazırlamam lazım. Bir saldırı olursa ben Trakya’yı nereden savunacağım? Mümkün olduğu kadar en ileriden savunacağım."
"Kanal İstanbul olursa Trakya ikiye bölünüyor. Bu Trakya’yı en ileride savunacak birlikleri olumsuz etkiler yapar. Anadolu’dan gelecek veya Kanal’ın doğusundan gelecek lojistik akışlar. Takviye kuvvetleri. Ankara’daki birliği gerekirse Trakya’ya getireceksiniz. Trakya’ya nereden geçeceğiz? Bunlar düşman atışlara, tahriplere hassas mı? Düşman ilk önce oraları tahrip edecek sizin lojistik akışınızı engellemeye çalışacak. Biz Trakya’yı en ileriden savunacağız. Kanal İstanbul’la Trakya’yı bölüyorsunuz. Geriden gelecek hareketleri engelliyorsunuz. Bu doğru bir şey değil."