Yaşları 65'in üzerinde İsviçreli 450 kadın, iklim değişikliğiyle mücadele için hükümete karşı dava açtı. "İklim büyükanneleri" diye tanınan grup, iklim değişikliğinden en çok yaşlı kadınların olumsuz etkilendiğine vurgu yapıyor. Gelecek nesillere de daha iyi bir dünya bırakmak istiyorlar.
Sivil Toplum Kuruluşu Greenpeace'in resmi internet sitesinde yer alan habere göre 'İklim büyükanneleri'nin yaşları 65'in üzerinde ve sayıları 450. İsviçre'de yaşıyorlar. İklim değişikliğine karşı bir araya geldiler. Ekim 2016'da hükümete karşı dava açtılar. Hükümetin iklim değişikliğiyle mücadele için gerekli önlemleri almasını istiyorlar. Grup üyelerinin bir kısmı, mücadelelerini duyurmak için Dünya Ekonomik Forumu sırasında Davos'ta da bir eylem yaptı.
Davacı kadınların üyesi olduğu grubun adı, “Senior Women for Climate Protection", yani hepsi de iklimi korumak için bir araya gelmiş "yaş almış" kadınlar. Kendileri için "Ağarmış saçların gücü", "İklim büyükanneleri" gibi ifadeler kullanıyor.
Grup, 2016 yılının Ağustos ayında, iklimi en etkili şekilde koruyabilme hedefiyle kuruldu. Yaşları sebebiyle iklim değişikliğinin olumsuz etkilerine, nüfusun diğer kısımlarına oranla daha fazla maruz kaldıklarını söylüyorlar. Davacılarlardan Ursula Brunner, Greenpeace'ten Deniz Bayram'a verdiği mülâkatta gerekçelerini şöyle açıkladı:
"Tıbbi araştırmalar yaşlı insanların bu ısı dalgalarına karşı ortalama nüfustan daha donanımsız olduğunu gösteriyor. 2003 yılının çok sıcak geçen yazında ölenlerin yüzde 80’i 75 yaşın üzerindeki insanlardı. Yaşlı kadınlar erkeklere oranla psikolojik olarak ısıya daha az uyum sağlayabiliyorlar; yaz sıcağında ölen kişilerin yüzde 65’ini yaşlı kadınlar oluşturuyor. Kalp ve akciğer rahatsızlıkları gibi önceden var olan sağlık problemleri ölüm riskini artırıyor."
Davacı kadınların bir başka amacı da gelecek nesillere daha yaşanabilir bir dünya bırakılmasına katkıda bulunmak. 30 yıldır çevre konularında hukuk mücadelesi veren Brunner, "İsviçre’nin mevcut iklim yasası, kendi adına küresel sıcaklık artışını önlemek için üzerine düşeni yapmasına engel teşkil ediyor" diyor ve şöyle devam ediyor:
"Kyoto Protokolü altında gelişmiş ülkelerden talep edilen emisyon azaltma oranı yüzde 25 iken, İsviçre yasası sadece yüzde 20’lik bir azaltma oranı amaçlıyor. Biz de 2020 yılı itibariyle sera gazı emisyonlarını yeterli oranda azaltılabilmesi için hükümetin gerekli önlemleri almasını, küresel sıcaklığın 2 derecenin altında tutulabilmesi için gerekli eksiklerin giderilmesini talep ediyoruz."
"İklim büyükanneleri", İsviçre’nin mevcut iklim yasasının, İsviçre Anayasası'nı hem de Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ni ihlâl ettiği görüşündeler. Mücadelelerinin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne giden hukuki bir sürecin önünü açtığı görüşündeler.
