Politika

İhsanoğlu: Pazar günü büyük sürpriz olacak

Cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu: 1983’teki gibi büyük sürprizle karşılaşacağız. Bu sürpriz sessiz yığınların sesi olacak

08 Ağustos 2014 15:38

Cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin (TOBB) ekonomi raporu toplantısında konuştu. 10 Ağustos'ta yapılacak seçimlerde büyük sürpriz olacağını söyleyen İhsanoğlu, ''Bu sürpriz sessiz yığınların sesi olacak'' dedi.

İhsanoğlu'nun açıklamalarından satır başları şöyle:

“Sen şusun busun diye laf duymadık. Böyle bir ortamda insanlar huzur bulamaz. Suriye, Irak, Azerbaycan, Ermenistan’da etrafımızda sıkıntılar, bölünmeler… Toplumda huzur yok. Ben bunu Hatay’da gördüm, Trabzon’da gördüm, Ünye’de gördüm. İnsanlar ' Türkiye bölünüyor mu?' diye soruyor. Biz onlara ‘merak etmeyin, Türkiye’de aklıselim kazanacak’ diyoruz.

Bu alevlerin ülkemize düşmesini istemiyoruz. Bunun cevabı basit ama biz bunu değil tersini görüyoruz.

 

Irak'ta harita yeniden çiziliyor

 

Irak’ta harekat başlıyor. Irak’taki harita yeniden çiziliyor. Telafer’deki Kerkük’teki Türkmenlerin kovulmasının nedeni bu bölgeyi boşaltmak ev ikisinin arasında başka bir etnik grubun hazırlığını yapmaktır. Diplomatlarımız rehine olarak terör örgütü diyemediğimiz IŞİD’in elinde. Böyle bir ortamda ekonomi, ticaret gelişir mi?

 

İsrail’i kınıyoruz ama ticareti kesmiyoruz

 

2008’de de boykot kararı alındı ama devlet boykot kararının kalkması için yazılar yazdı. Tavşana kaç tazıya tut diyoruz. Böyle politika olur mu?

Yatırımlar, finansman yatırımları büyük rakamların Türkiye’ye gelmesi. Körfez ülkelerinde büyük paralar var. Bunlar yer arıyor. Bunlar yavaş yavaş bize gelecekti. Büyük projelere imza atılacaktı. Ama bizim dış politikadaki hamaset nedeniyle bu yatırımlar kaçtı. Hakaretamiz sözler nedeniyle çektiler desteklerini.

Böyle devam ederse Türk ekonomisinin hali ne olacak? Libya’da başarılı bir politikamız olduğu için müteahhitlerimiz paralarını alamıyor. Batı ile olan münasebetlerimiz etkileniyor. Böyle devam ettiği müddetçe ekonomimiz iyi bir yere gitmez.

Esnafımız eziliyor. Memurlarımız, işçilerimiz eziliyor kredi kartı ödemeleri, faizlerden dolayı. Taşeron sisteminden ağlıyorlar. Taşeron sistemi akıl almayacak yerlere kadar girmiş. Kölelik sistemi kuruldu. Aybaşını getirmek için borç alıyorlar. Borç 5.5 iken 2003’te bu sene yüzde 55. 10 misli arttı. Bir orta halli vatandaşı düşünün. Kazandığı her 100 liranın yarısından fazlasını borca veriyor.

Türk ekonomisinin yapısal bir hastalığa düştüğü, sanayinin ekonomide payının azaldığı, inşaat sektörünün balonlaştığı ev balonun yakında bir arızaya düşebileceğini, sonucun ne olacağını biliyorsunuz. Türkiye dünyadaki sıralamada 18 iken 16’ya çıktık dedik ama şimdi 19’a düştük 20 içinde. Bu gidişle G20’nin dışına çıkacağız.

Biz bu 3 binden 10 bine çıkarken bizimle beraber aynı yarışta olan başka ülkelere Yunanistan, Güney Kore gibi ikinci ligdeki ülkelere baktığınızda onlar nereden nereye geldi?

 

Ekonomide rant hakim oldu

 

Gelir dağılımında adaletsizlikler var. Ekonomide rant kavramı hakim olmaya başladı. Hür rekabet, şeffaf rekabet yerine rant hakim oldu. Tekelci zihniyete gidiş siyasette de paralelini görüyoruz

Bir ülke cumhurbaşkanını seçecek. Bu ülkede birçok siyasi parti var. Meclis’te 4 parti var

İki parti ben ortak aday çıkaracağım diyor. Bunlar aday göstermeden önce Meclis’te grubu olan 2 parti ''Biz kendi içimizden bir partili aday göstermeyeceğiz. Gelin uzlaşalım. Herkesin güvenebileceği, partili olmayan bir şahsiyet seçelim'' dediler. Sağ olsunlar, Türkiye’de bu göreve layık 100 kişi de çıkabilir.

Avusturya cumhurbaşkanı bir din adamıdır. Polonya’nın ilk cumhurbaşkanı bir sendikacı. Bugünkü İtalyan cumhurbaşkanı... Onun yetkileri Türk cumhurbaşkanından daha azdır ve İtalya’nın düştüğü krizden o çıkardı.

 

Benim hakkımda yalan söylüyor

 

Bizde bir tek o çıkacak. Çıkanı da hakaretle, şiir yarışmalarında dilin sürçtü gibi tuhaf şeylerle milleti bununla meşgul edip sahneye perde kurup AA’nın çektiği şeyleri paylaşarak, benim hakkımda yalan şeyler söyleyerek “İsrail’in tarafını tutuyor” gibi.. Ben İsrail’den madalya almadım. Ben ambargo yapılsın deyip de ambargoyu yaptırmayın diye yazı yazmadım.

 

Büyük sürprizle karşılaşacağız

 

Bana Anadolu’da insanlar güvendikleri için oy vereceklerini görüyorum. 1983’teki gibi büyük sürprizle karşılaşacağız. Bu sürpriz sessiz yığınların sesi olacak.”