Yaşam

Hollanda polisinden dayak skandalı

Hollanda'nın kuzeyindeki bir köyde diskotekte çıkan kavgaya müdahale eden Hollanda polisi, Türklere karşı inanılmaz bir uygulamaya imza attı.

14 Şubat 2010 02:00

 T24- Hollanda'nın kuzeyindeki bir köyde diskotekte çıkan kavgaya müdahale eden Hollanda polisi, Türklere karşı inanılmaz bir uygulamaya imza attı. 





                   





Polis, olayda sadece Türk gençleri gözaltına alırken, hemofili hastası olduğu belirtilen bir Özgür Çakal adlı Türk gencini de uyarılara rağmen nezarete attı. Nezarette kendisine şiddet uygulandığını belirten Çakal, olaydan ailesinin de haberdar edilmediğini söyledi. Ailenin olaydan genç kanlar içinde hastaneye kaldırılınca haberi oldu.


Kuzey Hollanda'nın Hoorn kentine bağlı Blokker köyündeki Harmony adlı bir diskotekte 7 Şubat'ta çıkan kavganın büyümemesi üzerine diskotek görevlileri tarafından içerdekileri dışarıya atıldı. Ardından olay yerine gelen polis, sadece Türk gençlerinin bulunduğu grubu gözaltına alarak 6 polis arabası eşliğinde polis merkezine götürdü. Polis, diğer gençlerin tüm uyarılarına rağmen sadece hemofili hastası olan Özgür Çakal'ı nezarete aldı. Burada kendisine şiddet uygulandığı ve aldığı darbeler neticesi tanınmaz hale gelen 17 yaşındaki Çakal'ın ailesine de haber verilmedi.


Diskoda götürülürken yanında bulunan arkadaşlarının ifadesine göre Özgür'ün polis merkezine gittiği sırada hiçbir yerinde kan ve darp izi yoktu. Polis, arkadaşlarının "Özgür hasta" uyarılarına da aldırmadı. Çakal'ın olaydan haberi ise polis nezaretinde kalan Çakal'ın, gece yarısı Hoorn'daki WestfriesGasthuis Hastanesine polis merkezinin ambulans ile getirilmesi ile haberi oldu. Bir hemşire baba Mustafa Çakal'ı arayarak "Polisler oğlunuzu yaralı olarak hastaneye getirdiler, gelin ilgilenin." dedi.


Bunun üzerine hastaneye gelen Baba Çakal, yaralı oğlunu hasta yatağında kıvrandığını ve o sırada ellerinin de karyolaya bağlı olduğunu gördüğünü söylüyor. Cihan Haber Ajansı'na konuşan Mustafa Çakal, "Oğlumu kanlar içinde komada yattığını, kafasında, ayağında, omzunda, belinde ve burnunda darp izleri olduğunu gördüm." diye konuşuyor.


Babanın oğlunun hemofili hastası olduğunu ve tedavisinin ancak üniversite hastanesinde yapılabileceğini söylemesi üzerine de Özgür Çakal, acil olarak ambulansla Amsterdam'daki bir üniversite hastanesine nakledilmiş. Hastanede yapılan kontrolde ise Özgür'ün aldığı darbelerle beyin sarsıntısı geçirdiği tespit edilmiş. Bunun üzerine Özgür'ün yakınları polis merkezine giderek darp izlerinin açıklanmasını talep etmiş. Ancak Hoorn polisi bu darp izleri hususunda bilgi vermezken, darbelerin ise polis merkezinde olduğunu kabul etmiş.


Baba Mustafa Çakal "Benim oğlum Hollanda'da az rastlanan hemofili hastalıklardan birine sahip, haftada 3 defa tanesi 1000 Euro tutarında iğne vuruluyor." diye vurguluyor. Mustafa Çakal bu olayda kimlerin sorumlu olduğunu bulmak ve gereken cezanın uygulanmasını istediğini belirterek, "Olaya karışanlar sivil, polis her kimse acilen yakalanmasını istiyoruz." ifadelerini kullanıyor.


Konuyla ilgili olarak avukatları vasıtasıyla gerekli makamlara başvuracaklarını söyleyen Baba Çakal, önce polise suç duyurusunda bulunacaklarını ve ayrıca şikayet komisyonuna da başvuru yapacaklarını aktarıyor.


Özgür Çakal ise yaşadığı olayı şöyle anlatıyor: "Diskoda eğlenirken çıkan bir kavgada hepimiz dışarı çıkarıldık, Yaklaşık 5-6 polis arabasından çıktılar ve benim üstüme atlayarak kelepçe vurarak karakola götürdüler ve bir hücreye attılar. İki polis başıma bir ince yorgan geçirip burnuma, kafama, ayaklarıma vurmaya başladılar. Dilim aldığım darbelerle parçalandı ve sırtıma da copla vurdular. Ben polislere uyarıda bulunarak hemofili hastası olduğumu söyledim; ancak buna rağmen dövdüler. Bir saat kanlar içinde yattıktan sonra polisler ambulans çağırdı, beni hastaneye götürdüler."