Devasa boyutları, tonlarca ağırlıkları ve en küçüğü 50 bin dolardan başlayan fiyatlarıyla dikkat çeken iş makineleri, organize hırsızlık çetelerinin son gözdesi oldu! Kayıtları sağlıklı tutulmadığı için kolayca alınıp götürülebilen iş makinelerinden geçen yıl 102, bu yılın ilk 8 ayında ise yaklaşık 50 tane çalındı. Çalınan 45 iş makinesi emniyet güçleri tarafından bulundu.
Türkiye İş Makineleri Distribütörleri ve İmalatçıları Derneği (İMDER) Başkanı Rızanur Meral, sektörde belgelerin sağlıklı olmaması nedeniyle yakalama ve tespitin de zorlaştığını belirterek "Son yıllarda çalınan iş makineleri adet olarak az sayılsa da maddi değer olarak 2006 yılı otomobil hırsızlıkları maddi değerinin dörtte birine denk geliyor" dedi. Meral, sektördeki sıkıntıyı gidermek amacıyla Başbakanlık İdareyi Geliştirme Daire Başkanlığı'na bir kanun taslağı göndererek iş makinelerinin otomobil gibi tescillendirilmesi ve ülke genelinde otomasyona bağlanmasını istediklerini söyledi.
KDV artışı satışları düşürdü
2007'de 11.500 adetle 4.6 milyar dolar ciro yapan, leasing'deki KDV artışı nedeniyle de bu yıl sonu itibariyle yaklaşık 6.5-7 bin adet satışla 3.8 milyar dolara inmesi öngörülen Türkiye iş makineleri pazarı, şimdi de hırsızlarla boğuşuyor.
İş makineleri hırsızlıkları organize suçlar kapsamına dahil edilse de sektörde yaşanan "tescil" sorunu, tonlarca ağırlığa sahip makineleri hırsızlara karşı savunmasız bıraktı.
İş makinelerinde "tescil" işlemlerinin sağlıklı tutulamaması nedeniyle sektörde çalınma, hurdaya ayırmada problemler, afet veya seferberlik durumunda iş makinelerine ulaşamama, vergi kaybı gibi sorunlar yaşanıyor.
İMDER Başkanı Rızanur Meral, sürekli gündemlerinde olan ve bir türlü çözemedikleri en önemli sorunların başında iş makineleri tescili veülke genelinde otomasyon bilgi ağına bağlanması konularının geldiğini belirtti. İş makinelerinin otomotiv sektörüyle aynı tescil işlemlerine tabi tutulması gerektiğini ifade eden Meral, bu konuda Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Bayındırlık ve İskân Bakanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) ve Karayolları Genel Müdürlüğü ile değişik tarihlerde toplantılar yaptıklarını söyledi. Meral, Başbakanlık İdareyi Geliştirme Daire Başkanlığı'na bir kanun taslağı göndererek iş makinelerinin "otomobil" gibi tescillendirilmesi ve ülke genelinde otomasyona bağlanmasını istediklerini söyledi.
Odalar farklı ücret uyguluyor
Tescilin sağlıklı tutulmaması nedeniyle iş makinelerine sağlıklı bir şekilde ulaşılamadığını, tescil yerlerinin farklılığı ve çokluğunun veri toplamayı imkânsız hale getirdiğini anlatan Meral, "Mali analiz sağlıklı yapılamayınca yıllık ortalama 55 milyon YTL vergi kaybı söz konusu olduğunu saptadık. Aynı zamanda iş makineleri çalınmaları da meydana geliyor. Belgeler sağlıklı olmayınca yakalama ve tespiti de zorlaşıyor. Son yıllarda çalınan iş makineleri adet olarak az sayılsa da maddi değer olarak 2006 yılı otomobil hırsızlıkları maddi değerinin dörtte birine denk geliyor. Resmi devirsiz, fatura üzerinden satışlar fazlalaşıyor. Ayrıca devir sırasında makinenin fiyatı yüzde 18 KDV'den dolayı çok düşük gösteriliyor. Bu vergi kaybını daha da artırıyor" dedi.
Sektörün resmi bir envanteri bulunmadığı için tescil yapılmayan makinelerin çok rahat gümrüklerden yurtdışına kaçak olarak çıkarıldığını kaydeden Meral, ayrıca iş makinelerinin hurdaya ayrılmasında güçlükler yaşandığını belirtti.
3 aydır iş makinemiz kayıp
Adana'da hafriyat işleri yapan Şal Hafriyat yöneticisi Abdurrahman Yeter, ünlü bir mobilya mağazasının inşaatında çalışırken 3 ay önce iş makinelerinin çalındığını belirterek olayı şöyle anlattı: "Hafriyat işlerini neredeyse bitirmiştik. Operatör lastikli ekskavatörü akşam şantiyede bırakmış ve gitmiş. Akşam gelen bazı kişiler şantiyede güvenlik olmasına rağmen makineyi almış gitmişler. Güvenlikçiler, bize 'Sizin elemanlarınız geldi aldı' diyor. Bunların çoğunun anahtarları da birbirine uyduğundan götürmekte güçlük çekmemişler. Eğer, paletli olsaydı bunu çalmak zor olurdu. Çünkü o zaman TIR'ın üzerine yüklenmesi gerekecekti. Makinenin değeri 90 bin YTL'den aşağı değil. Biz makineyi sıfır almıştık. Her türlü belgesi elimizde olmasına rağmen henüz makine ortada yok. Oto, hırsızlık masası, emniyet her yere bildirdik ama artık ümidimizi kestik."
İş makineleri nasıl satın alınıyor
İş makinesi satın almak isteyen firma leasing firması aracılığıyla distribütör veya üreticiden direkt makineyi satın alabiliyor. Leasing firmasına şirketi ile gerekli dokümanları veren firma incelemeye alınıyor. Leasing firması, bir-üç gün veya en geç bir haftada firmaya onay veya ret cevabı veriyor. Olumlu yanıt verilirse en az yüzde 20 peşinatla veya peşinatsız 24 veya 36 ay leasing işlemi yapılıyor. Leasing firması, kredinin çıkmasıyla makine hangi firmadan alınacaksa oraya sipariş veriyor. Daha sonra iş makinesinin tescili, plakası ve ruhsatla birlikte müşteriye veriliyor. Ancak makine leasingli olduğu için mülkü borç bitene kadar leasing firmasına ait oluyor. Peşin alımlarda, firmalar direkt banka kredisi veya peşin para ile distribütör veya üreticiyle muhatap oluyor. Banka kredisinin çıkması durumunda banka, krediyi direkt satıcının hesabına geçiriyor. Ruhsat ve tescil işlemlerini alıcı firma düzenliyor. Banka, bazı durumlarda makineya kredi borcu bitene kadar rehin koyabiliyor. Yatırım teşvik belgesi olan firmalar ise genelde maden sektöründe çalışanlar oluyor. Bu firmalar iş makine alımında KDV'den istisna oluyor. Ancak aldıkları iş makinelerini 5 yıl boyunca satamıyorlar. Tescil işlemleri için iş makinesinin alındığı ilin ticaret veya sanayi odalarına başvuruluyor. Ama bazı odaların belgeleri tam tutamamaları ve merkezi bilgi paylaşımına sunmamalarından dolayı problemler oluşuyor.
Sıfır kilometre iş makinelerinin ortalama fiyatları (bin dolar)
Paletli Ekskavatör 150
Lastikli Ekskavatör 100
Bekoloder 50
Silindir 60
Greyder 190
Lastikli yükleyici 160