-HİDDİNK: ''ATAK OYUNCULARI SEVERİM'' İSTANBUL (A.A) - 01.09.2010 - (A) Milli Futbol Takımı Teknik Direktörü Guus Hiddink, genelde taktik anlayışına göre oyuncu seçtiğini, bu yüzden atak oyuna yatkın futbolcularla çalışmayı sevdiğini bildirdi. Hiddink, Futbol Federasyonu'nun resmi yayın organı Tam Saha Dergisi'nin eylül sayısında yer alan röportajında, taktiğe göre mi oyuncu seçtiği, yoksa oyuncuya göre mi taktik uyguladığı sorusuna şöyle yanıt verdi: ''Genelde taktik anlayışıma göre oyuncu seçerim. Bu yüzden atak oyuna yatkın oyuncularla çalışmayı severim. Topu ayağında tutabilen, her pozisyona uyum sağlayabilen oyuncuları tercih ederim. Ama kimseden de yapılması imkansız şeyler istemem. Herkesin bir kapasitesi vardır ve onu dikkate almak zorundasınız. Tabii ki oyuncuları geliştirmeye çalışırım. Ama o da bir yere kadardır. Bazen oyuncuları bir yerden sonrasına zorlamak doğru değildir. Eğer öğrenmeye açıksa elimden geleni yaparım. Ama sınırları belliyse, o sınırlar içinde hareket ederim. Futbolcu yetenekleri lastik gibidir. Nereye kadar çekebilirseniz çekersiniz. Ama koparsa yapacak bir şey kalmaz. Eğer bir oyuncuya yüzde 10-15 katkı verip, onu geliştirebiliyorsanız bu müthiş bir başarıdır.'' -''HAYAL KIRIKLIĞI YAŞADIM''- Hiddink, ''Yirmi yıl önceyle bugünü nasıl karşılaştırırsınız? İlk geldiğiniz zaman, Fenerbahçe yıllarınız ve şimdiki zaman nasıl geliyor size'' sorusunu da şöyle yanıtladı: ''Antropolog değilim ama Türkiye'nin nasıl geliştiğini görmek için antropolog olmak gerekmiyor. Pozitif yönde bir gelişme bu. Futbol da bu gelişmeden nasibini aldı haliyle. Politikacıların futbolla ilgilenmesi boşa değil. Çünkü futbol hızlı ilerliyor. Müzikle birlikte dünyanın en global dilinden bahsediyoruz. Sınırların ötesine geçen bir spor bu. Türkiye'ye baktığımda, 20 yıl öncesine göre futbol anlamında da toplumsal anlamda da bu global bakışı yakalayan bir ülke görüyorum. Son ekonomik kriz bunun en önemli göstergesi. Türkiye bunu hep pozitif tarafından aldı. Sporda da durum farklı değil. Euro 2016'nın ev sahipliğini kaybettiğimizde ben federasyondakilerden, başkandan daha büyük bir hayal kırıklığı yaşadım neredeyse. Ama onlar başlarını dik tuttular ve ertesi günden itibaren devam etme kararı aldılar. Bu beni çok etkiledi. Bu yüzden her şeyin farklı olduğunu düşünüyorum. Bu çok cesaret verici bir gelişme.''