Yaşam

Her şey hayâlleri için

1.5 yaşında omurilik felci olan Deniz Gökçe'nin yaşam sevinci, ibret veriyor.

07 Eylül 2008 03:00

Deniz Gökçe Bülbül, Esenkent’teki evinin balkonunda ikizi Sedat’la oynarken dışarıdan gelen sesleri merak edip aşağı sarktı. Dengesini kaybeden Deniz, önce çamaşır iplerine tutundu, sonra da altıncı kattan takla atarak yere düştü. Kartal Devlet Hastanesi Yoğun Bakım Servisi’ne kaldırılan Deniz için doktorlar önce "Yaşamaz" dedi.

Deniz yaşadı; ama belden aşağısı felçliydi. Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Yoğun Bakım Servisi’nde tedavi altına alınan Deniz’in kalbi geçirdiği havale sonucu durdu, makineyle çalıştırıldı. Sekiz yaşındayken aynı hastanede ameliyatla sırtına platin takıldı. Vücudu alerji yapınca, üç yıl sonraki ameliyatla platin çıkarıldı. Deniz, bugüne kadar platin takılıp çıkarılması için 26 ameliyat oldu. Yerde kolunun üstünde süründüğü için dirseğinin bir kısmı eridi. Deniz, en son ameliyatını onun gibi omurilik felçlisi olarak yaşamını yitiren Nilüfer Magriso’nun yazdığı "Hayat Mucizedir" adlı kitabından elde edilen gelir sayesinde oldu.

İki yıldır haftada iki gün fizik tedavi gören Deniz için doktorları, "Bu gayretle giderse baston desteğiyle yürüyebilir" diyor. Bu sene Vali Erol Ticaret Meslek Lisesi üçüncü sınıfına devam edecek Deniz, muhasebeci olmak istiyor. 6 yaşında annesi terk edince 18 senedir kendisine bakan anneannesi, ablası Seda ve ikizi Sedat ile Kartal’da yaşayan Deniz, 2005’te katıldığı "Engel Yok" lego yarışmasında yaptığı tasarımla birinci oldu. Deniz, aynı yıl, 27. Avrasya Maratonu’nda anneannesiyle birlikte Boğaziçi Köprüsü’nü geçti.

Yaşamı boyunca mücadele verdiğini söyleyen Deniz, "Bundan sonra da mücadelem sürecek. Hayallerim var... Beni bırakmış olsalar da annem ve babamı özlüyorum. Ancak bugün ’Gel kızım’ deseler gidemem. Anneannem beni büyüttü, baktı. En çok isteğim şey iyi bir geleceğimizin olması ve boğazı Kızkulesi’nden izlemek" diyor. Anneanne 61 yaşındaki Rabia Akmaca ise "Tüm uğraşım kızım için. Tek endişem ise ben öldükten sonra ona kimim bakacağı" diye konuşuyor.