CHP Milletvekili Atilla Kart önemli bir iddia ortaya attı: Seydişehir Eti Alüminyum Fabrikası, 7 ruhsatlı maden ocağı, 1304 lojmanı, Antalya Limanı ve 1 milyar dolarlık Oymapınar HES ile birlikte altın tepsi içinde Başbakan'ın hemşehrisi olan Ce-Ka firmasına satıldı.
CHP Konya Milletvekili Atilla Kart, dünyadaki ilk 3 entegre tesisten birisi olan Seydişehir Eti Alüminyum Fabrikasının; 7 ruhsatlı maden ocağı, bin 304 lojmanı, 210 yataklı misafirhanesi, Antalya Limanı ve 1 milyar dolarlık Oymapınar HES ile birlikte, 222 milyon dolara "altın tepsi" içinde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın hemşehrisi olan alıcı firmaya satıldığını iddia etti.
Kart’ın bahsettiği firma Ce-Ka İnşaat. Cengiz Şirketler Grubu, 1980 yılında Cengiz İnşaat olarak alt yapı çalışmalarına başladı. Grubun bünyesinde inşaat, turizm, enerji, makine ve sigorta sektörlerinde faaliyet gösteren yedi şirket yer alıyor. Cengiz İnşaat’ın Yönetim Kurulu Başkanlığı’nı Mehmet Cengiz yapıyor. Çaykur Rizespor Kulübü'nün eski Başkanı Ekrem Cengiz de şirketin yönetim kurulu üyesi.
Kart, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında, Seydişehir Eti Alüminyum A.Ş’nin özelleştirilmesini değerlendirdi.
Bu şirketin, özelleştirme yoluyla sağlanan haksız kazanç ilişkilerinin en yoğun olarak yaşandığı kurumların başında geldiğini ileri süren Kart, iktidarın, özelleştirmenin iptaline ilişkin Danıştay 13. Dairesinin kararını uygulamayarak, alıcı firmanın işgalini sürdürmesine göz yumduğunu ve haksız kazançlar elde etmesine zemin hazırladığını savundu.
Kart, değeri 3.5-4 milyar dolar seviyesinde olan şirkete ait tesislerin çok daha düşük bir değere satıldığını öne sürerek, "Devir tarihi itibariyle şirkette çalışan işçi sayısı 2 bin 622 iken, 2008 sonu itibariyle çalışan sayısı bin 357’dir. Bu sayının seçimlerinden sonra binin altına düşmesi söz konusudur" dedi.
Oymapınar Barajı
Özelleştirme kapsamındaki Oymapınar Barajının, yıllık TL üretiminin 200 trilyon liraya yakın ve değerinin de yaklaşık 1 milyar dolar olduğunun Devlet Planlama Teşkilatı kayıtlarıyla sabitleştidiğini belirten Kart, şöyle konuştu:
"Dünyadaki ilk 3 entegre tesisten birisi olan alüminyum fabrikası; 7 ruhsatlı maden ocağı, 3 kırmızı çamur barajı, bin 304 lojmanı, 210 yataklı misafirhanesi, çocuk ve çay bahçeleri, yüzme havuzu, tenis, voleybol, futbol ve güreş kompleksleri olan modern bir alt yapıya sahip şehir kapasitesindeki sosyal tesisleri, Antalya limanı, silolar, yükleme tesisleri ve değeri 1 milyar dolar olan Oymapınar Hidroelekrik Santrali (HES) ile birlikte, 222 milyon dolara altın tepsi içinde Başbakanın hemşehrisi olan alıcı firmaya satılmıştır. 5 yıl içerisinde, 110 milyon dolar yatırım şartının gereği olarak mevcut binalar yıkılmış, Antalya Limanına mobilya fabrikası yapılmıştır."
'Alıcı firmayla işbirliğine girildi'
Atilla Kart, işçinin hak ve hukukunu korumak görevini üstlenen sendikaların da bu duruma sessiz kaldığını öne sürerek, "Görünürde Seydişehir’in özelleştirilmesine karşı koyan Hak-İş’e bağlı Çelik-İş Sendikasının, özelleştirme aşamasından itibaren tam bir sessizliğe büründüğünü ve fiilen alıcı firmayla işbirliği içine girdiğini görüyoruz. Bu durum, sendikanın alıcı firma ve Hükümetle işbirliği içinde olduğu anlamına gelmektedir" diye konuştu.