İmar barışı, borçlara yapılandırma, emekliye ikramiye ödemesi gibi düzenlemeleri de içeren kanun tasarısı, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda görüşülerek kabul edildi. 24 Haziran seçimlerine yatırım olarak görülen 24 milyarlık ekonomi paketinin kanun tasarısı görüşmelerinde, HDP İstanbul Milletvekilli Garo Paylan, emeklilere “O emekli ikramiyelerini alın ama bu iktidara bir daha oy vermeyin. Eğer ki o emekli ikramiyesini alırsanız, bu iktidarı bir daha iktidara getirirseniz onları sizden misliyle geri alacaktır" uyarısında bulundu. Komisyondaki görüşmeler sırasında, Maliye Bakanı Maliye Bakanı Naci Ağbal, Paylan'ınuluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standard & Poor's'un Türkiye'nin kredi notunu düşürmesiyle ilgili değerlendirmelerine kızarak ”Sayın Paylan, ümidini oraya mı bağladın? Hiçbir malzemen kalmadı, S&P’ye mi bağladın?” dedi.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda kabul edilen "Vergi ve prim borçlarının yapılandırılması, emeklilere Ramazan ve Kurban bayramları öncesi ikramiye ödenmesi, imar barışı, yaşlılık aylığının 500 liraya çıkarılması, genç girişimcilere Bağ-Kur desteği, üniversitelerden kaydı silinenlere af" gibi düzenlemeleri de içeren kanun tasarısının görüşmeleri sırasında tutanaklara yansıyan bazı bölümler şöyle:
"GARO PAYLAN (İstanbul) –Değerli arkadaşlar, AKP bir enkaz bırakmıştır, hem siyasi anlamda hem de ekonomik anlamda geriye bir enkaz bırakmıştır, gelecek kaygısı bırakmıştır. Gidin bakın, şu anda bütün anketlerde 1 numaralı sorun gelecek kaygısıdır, ekonomik anlamda kaygılardır, yarın ne olacak kaygısıdır, aşsız mı kalacağım, işsiz mi kalacağım kaygısıdır, gençlerin iş bulamama riskinin korkusunun kaygısıdır. Bütün bu kaygıların, korkuların sebebi de AKP’nin “Her şeyi ben palyatif tedbirlerle çözerim, reforma meforma gerek yok, özgürlüğe gerek yok, ben sopayla herkesi hizaya getiririm.” anlayışıdır, bunlar bu ülkeyi bu hâle getirmiştir.
Değerli arkadaşlar, AKP “Bunları ben palyatif tedbirlerle çözerim.” Dedi ancak artık hikâye bitti, şapka düştü, kel gözüktü. Borçlar, bakın, sürdürülemez duruma geldi. Özel sektör borçlarıyla ilgili, bunların sürdürülemeyeceğine dair her gün raporlar çıkıyor.
Sayın Maliye Bakanı, iki ay önce bir derecelendirme kuruluşu puanı düşürünce, ben, Genel Kurulda dedim ki: “Sayın Maliye Bakanı, size bir kuruluş daha sıfır notu verdi.” Oradan bağırdı Sayın Maliye Bakanı “Bana ne o kuruluştan, biz onu takmayız, o bizim için çöp değerindedir.” dedi; dolar kuru 3.72’ydi şimdi 4.16 oldu.
MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) – Sen de zil takıp oynadın mı?
GARO PAYLAN (İstanbul) - Dün Standard&Poor’s da puanı düşürdü. Şimdi Maliye Bakanı diyecek ki: “Bana ne o kuruluştan, ben onu takmam”. Şöyle diyor Maliye Bakanı: “Hoca bana taktı.” Hani çalışmayan öğrenci vardır ya, derslerini yapmayan, kaytaran öğrenci; sıfır alır, eve gider, velisi sorar, anası babası “Ne oldu oğlum, niye sıfır aldın?”, “Hoca bana taktı.” Bu Hükûmet de artık hep “Hoca bana taktı.” diyen bir Hükûmet durumuna geldi. “Hoca bana taktı.” diyor, başka bir şey demiyor.
MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) – Son toplantı anlayışla karşılıyorum.
GARO PAYLAN (İstanbul) - Dört yıl önce iyi puanlar verirken, hoca 9 verirken, 10 verirken “Hoca çok iyi.” diyordu.
MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) – Sen de S&P’yle beraber yatıp kalkıyorsun.
GARO PAYLAN (İstanbul) - Hayır efendim…
MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) – Sayın Paylan, ümidini oraya mı bağladın? Hiçbir malzemen kalmadı, S&P’ye mi bağladın?
GARO PAYLAN (İstanbul) – Hayır… Üç yıl önce 9’u 10’u alırken “Oo, hoca süper not verdi. Bravo hocaya.” diyordunuz, hocayı alkışlıyordunuz, Standard&Poor’s’u, Moodys’i alkışlıyordunuz. Şimdi, hoca sıfır verince “Hoca bana taktı.” diyor. Bakın, raporunu da okudum. Yanlış olan bir şey yok, bizim söylediğimiz şeyler. Hani siz içeride belki medyayı susturdunuz, her şey güllük gülistanlık göstermeye çalışıyorsunuz ama açığımız var, borcumuz var, dışarıdan kaynağa ihtiyacınız var. Bu yıl 230 milyar dolar para çevrilecek. Bunlar nereden finans edilecek? Yurt dışından finansörler bunu finanse edecekler. Bakacak ki notu sıfır. Ne yapacak? Size yüzde 3 yerine yüzde 6’yla borç verecek. Ve bu, ülkemizi daha büyük bir sarmala sokacak, çıkmaza sokacak. O açıdan “Biz bunları küçümsüyoruz, bize ne bu notlardan.” Demememiz lazım. Tabii ki belli operasyonlar söz konusu olabilir ancak bu operasyonlara da yol veren iktidarın bugüne kadar ülkemizi, “Türkiye” algısını bu kadar bozan siyasi ve ekonomik adımları yüzündendir arkadaşlar
Ben bu torbanın da bir seçim torbası olduğunu görüyorum. Vatandaşlarımıza şunu diyorum: O emekli ikramiyelerini alın ama bu iktidara bir daha oy vermeyin. Eğer ki o emekli ikramiyesini alırsanız, bu iktidarı bir daha iktidara getirirseniz onları sizden misliyle bu iktidar geri alacaktır, emin olun."