HDP Iğdır Milletvekili Dr. Habip Eksik, Ermenistan sınırları içinde olan ve Iğdır’a 16 kilometre uzaklıktaki Metsamor Nükleer Santrali'nden radyasyon sızıntısı riskinin boyutları, çevreye etkilerinin araştırılması, insanlara ve doğaya verdiği zararlara karşı önlem alınması için Meclis araştırması verdi.
Radyasyon sızıntısı bilinen santralin Iğdır ve çevresinde kanser gibi ölümcül hastalıklara sebebiyet verdiğine dikkat çeken HDP’li Eksik, “Toplum, insan sağlığı ve ekoloji için büyük bir risk taşıyan Metsamor Nükleer santralinin kapatılmasına yönelik hükümetin karar alması ve gerekli adımların atılması gerekmektedir. Halklarımızın daha fazla ölmesine engel olmak ve olası bir felakette on binlerce yurttaşımız için gereken tedbirlerin almak adına bir meclis araştırması açılması gerektiği elzemdir" dedi.
Araştırma önergesi gerekçesi şöyle:
Metsamor Nükleer Santrali bugün dünyanın en eski teknolojisiyle çalışan bir santraldir. Eski Sovyet teknolojisiyle iki ayrı ünite olarak inşa edilen santralin ilk ünitesi 1977 yılında, ikinci ünitesi 1979 yılında tamamlanmıştır. İlk ünite ilk nesil reaktörlerden oluşmaktadır ve ünitede radyoaktif madde sızıntısını önleyecek çelik koruma kubbesi bulunmamaktadır. İkinci ünite de nükleer felaketleri önleyebilecek teknik donanımdan ve güvenlik sisteminden yoksundur, bu reaktör tipi de batı standartlarının çok altında kalmaktadır.
Durumun vahameti uluslararası arenada da uzun süre tartışılmıştır. AB’nin Ermenistan’daki eski temsilcisi Alexis Louber’in Metsamor Nükleer Santrali’nin faaliyette olmasını “bir nükleer bombanın sürekli tepemizde dönmesine” benzetmesi ve İngiliz Daily Telegraph gazetesinin santral için “Uzmanlar bir Ermenistan Çernobil’inden Korkuyor” başlığıyla haber yapması hafızalarımızda tazedir. O denemde Sovyetler Birliği’nin parçası olan Ukrayna’daki bu felaket ilk günlerinde gizlenmeye çalışıldıysa da kazada oluşan nükleer bulutlar 2 gün sonra İskandinavya’ya ulaşmıştı. Karadeniz Bölgesinde Çernobil faciasından dolayı çok sayıda insanımız hayatını kaybetmiştir Çernobil gibi bir facianın tekrarlanması durumunda yaşanacak can kayıpları ve zararların tekrarlanmaması adına Iğdır iline çok yakın mesafede bulunan Metsamor Nükleer Santralinin kapatılması gereklidir.
Metsamor Nükleer Santrali eski teknolojisinin yanında, bulunduğu konum itibariyle de büyük tehlike arz etmektedir. Santral Ağrı dağı fay hattı üzerindeki Garni bölgesinde bulunmaktadır. Konum itibariyle, olası bir deprem durumunda Türkiye, Ermenistan ve Kafkasya’yı büyük bir tehlike beklemektedir. Doğu ve Güney Doğu illeri büyük bir radyoaktif tehlike ile karşı karşıyadır.
Iğdır ve çevresinde son 10 yılda kanser vakalarında yüzde yüz artış yaşanmaktadır. 200 bin nüfuslu Iğdır’da kanser tedavisi için hastaneye giden ve hayatını kaybeden kişi sayısı 2016 yılında 700, bu sene 400 civarındadır. Yine engelli bebek doğumları artmakta, çocuk ölümleri yaşanmaktadır. Ayrıca Iğdır’da ve Ermenistan’a yakın bölgelerinde ciddi anlamada ekolojik tahribatında yaşandığı gözlenmektedir..
Dünyanın en güvensiz santrali sınırımızın 16 km. yakınında bulunmakta ve her yıl yüzlerce insanımızın ölmesine, engelli doğmasına sebep olmaktadır. Santral 40 bin kişinin ölümüne sebep olan Çernobil ile aynı teknolojiye sahip ve en az onun kadar tehlikelidir. Patlamaya hazır bir nükleer bomba gibi ülkemizin tamamını tehdit eden bu santral için iktidar yetkilileri hiçbir önlem almamaktadır. Iğdır’da yaşanan felaketler, vakalar defalarca dile getirilmesine rağmen ilgili bakanlıklar gözlerini ve kulaklarını kapatmaya devam etmektedirler. Santral önümüzdeki günlerde de can almaya devam edecektir.
Toplum, insan sağlığı ve ekoloji için büyük bir risk taşıyan Metsamor Nükleer Santralinin kapatılmasına yönelik hükümetin karar alması ve gerekli adımların atılması gerekmektedir.