-HAVUTÇU'NUN YENİ SEZON HEDEFLERİ İSTANBUL (A.A) - 08.06.2011 - Beşiktaş Teknik Direktörü Tayfur Havutçu, her teknik adam gibi kendisinin de başarı hedefli bir sezon beklediğini bildirdi. Havutçu, Beşiktaş Kulübü'nün resmi yayın organı Beşiktaş Dergisi'nin haziran-temmuz sayısında yer alan röportajında, gelecek sezon ile ilgili hedeflerini ve yeni transferleri değerlendirdi. Genç teknik adam, her teknik adam gibi kendisinin de başarı hedefli bir sezon beklediğini belirterek, ''Amacım, Beşiktaş camiasına yakışan futbolu çağdaş tempoda yorumlayan, dayanıklı ve seyir zevki yüksek bir takım izlettirmek'' ifadesini kullandı. Üzerinde baskı hissedip hissetmediği yönündeki soruya Havutçu, ''Bu işin doğasında baskı var. Dolasıyla Beşiktaş gibi büyük bir camiada taraftarlarımızın, hem yönetimimizin bize olan güvenini almak üzerimizdeki baskının hafiflemesi için çok büyük bir şans'' yanıtını verdi. Bernd Schuster'in ardından görevi almasının hatırlatılması üzerine Tayfur Havutçu, şöyle dedi: ''Öncelikle bu görevin bana teklif edilmesi beni çok onurlandırdı. Ne kadar zor bir görev olduğunun her zaman bilincindeydim. Ancak buna hazır olduğumu bildiğim, buna bütün yüreğimle inandığım ve başarılı olacağımı düşündüğüm için gelen teklifi kabul ettim. Her teknik adam gibi benim de başarıyı getireceğine inandığım ve uygulamasını nasıl yapacağıma dair düşüncelerimin olduğu planlarım vardı. Takımda ilk olarak oyun düzeninde değişiklikler yaptım. Bunları uygulamak için de öncelikle ekip birlikteliği sağlamayı hedefledim. Bunu başardıktan sonra kolektif bir oyun anlayışıyla istediklerimizi sahaya yansıttık. Oyuncu yapısı itibariyle Beşiktaş her türlü taktik zenginliği uygulayabileceğiniz ve çok çeşitli oyun seçeneklerine sahip bir ekip. Ancak bizim bakış açımıza göre en önemli olan, ayakları yere sağlam basan, gerçekçi oyun planları ile doğrudan sonuca hareket etmek. Zira bize göre futbol, zaman zaman satranç oyunu gibi görülse de, aynı zamanda bir bilek güreşidir. Güç, dayanaklılık ve kararlılık da sizi başarıya götüren, olmazsa olmaz ögelerden biridir.'' Havutçu, oyuncularla ilişkileri konusundaki soruyu, ''İnsan ilişkilerinde özellikle saygı sınırlarını aşmadan, samimiyetin ve birbirinin fikirlerini algılayabilmenin önemini bilerek oyuncularıma yaklaştım. Bunun sonucunda da karşılıklı saygı ve sevgiyi kazandığımızı düşünüyorum'' diye yanıtladı. -''TÜRKİYE KUPASI TAKIM İÇİN BİR TESTTİ''- Tayfur Havutçu, kazandıkları Ziraat Türkiye Kupası'nın kendileri için kazanılması en gerekli amacın olduğunu vurgulayarak, ''Aynı zamanda takım için de bir karakter testi oldu. Başarmamız gerektiğini bildiğimiz için tüm kırılma anlarından galip çıktık. Hangi kadroyla mücadele edersek edelim; sahadaki takımımız, kazananla kaybedenin birbirinden ayrıldığı, maçların o bıçak sırtı anlarında kazanan taraf olmayı bildi ve burada kazandığımız özgüven, lig maçlarına da yansıdı'' dedi. Geçtiğimiz sezon son maçlarda ortaya koyduğu performansın ardından transferi gerçekleşen Manuel Fernandes konusundaki soruyu ise Havutçu, ''Fernandes'in, çok kaliteli ve başarılı bir oyuncu olmasına rağmen aynı zamanda çok duygusal bir kişiliğe sahip olduğunu biliyordum. Bu nedenle onun aynası olarak, özgüvenini artırıp ona olan inancımızı dile getirdik. Böylece performansını sahada daha yukarı çekmesini sağladık'' yanıtını verdi. -''BENİM AÇIMDAN HİÇBİR ZORLUĞU YOK''- Takımdaki önemli yıldızlarla çalışmanın kolaylıkları ve zorlukları konusunda ise genç teknik adam, ''Benim açımdan hiçbir zorluğu yok. Ben kadromu isimlere göre değil, oyuncularımın performanslarına göre kuruyorum. Ayrıca yıldız oyuncularımızın sorumluluk bilinçleri üst seviyede olduğu için herhangi bir sıkıntı veyahut problem yaşamıyoruz'' dedi. Tayfur Havutçu, yeni transfer edilen oyuncuların kendilerine faydalı olacağını, ayrıca takım içindeki tatlı rekabette takımın daha ileriye gitmesini sağlayacaklarına dikkati çekti. Ligde Türk teknik adamların çoğunlukta olmasının kendilerine yönelik düşüncelerin değiştiğini gösterdiğine işaret eden Havutçu, ''Son birkaç sene içinde bu durum tersine dönmeye başladı ve önümüzdeki sezon ligde sadece bir yabancı (aslında çok da yabancı sayılmaz) hocanın bulunacak olması, bu fikrin değiştiğini, basının ve camiaların Türk teknik adamlara güveninin ve inancının arttığının göstergesidir'' diye konuştu.