Bilim insanları, özellikle düşük ve orta gelirli ülkelerde hava kirliliğinde kısa erimli tırmanışların bile beyin kanaması vakalarında artışa yol açtığını belirtiyor.
Hava kirliliği ile beyin kanaması arasındaki ilişkiye ilişkin araştırma, daha önce hava kirliliğiyle kalp ve damar hastalıkları arasındaki ilişkiye dair çalışmaları izliyor.
İngiliz tıp uzmanları gelişmiş ülkelerde hava kirliliğinin daha düşük olmasına rağmen hala önemli bir tehlike oluşturduğunu kaydediyor.
BBC Türkçe'de yayımlanan habere göre, İngiltere'nin bazı kesimlerinde 2010 yılında AB tarafından konmuş olan hava kirliliği sınırlarının aşıldığı ve bazı büyük kentlerde bu durumun en azından 2025'e dek sürebileceği belirtildi.
Avrupa Çevre Kuruluşu hava kirliliğinin önemli hastalıklara ve erken ölümlere yol açabileceğini vurgulamakta.
Edinburg Üniversitesi'nden bilim insanları 28 ülkeden 94 araştırmanın sonuçlarını inceledi ve hava kirliliğinin kısa süre için artmasının bile beyin kanaması vakalarını ve beyin kanamasından ölümleri artırdığını saptadı.
Hava kirliliğiyle beyin kanaması arasındaki ilişkinin en güçlü olduğu yerler düşük ve orta gelirli ülkelerde, halkın özellikle yüksek hava kirliliği yaşadığı günlerde oldupu kaydedildi.
Araştırmada kükürt dioksit, nitrojen dioksit ve karbonmonoksit gibi gazlarla PM 2.5 diye bilinen kurum zerreleri gibi havayı kirleten çeşitli maddeler incelendi.
Çalışmaya öncülük eden Dr. Anoop Shah, "Beyin kanaması ve hava kirliliği arasındaki bağlantı ile sigara alışkanlığı veya yüksek tansiyon gibi beyin kanaması tehlikesi yaratan unsurlar arasındaki fark, hava kirliliğinden tüm nüfusun etkilenmesi. Dolayısıyla yalnızca yüksek risk altında olanlar değil, genel nüfus daha büyük tehlike altında." dedi.
Bu araştırmaya maddi kaynak sağlayan İngiliz Kalp Vakfı, İngiltere hükümetinin hava kirliliği hedeflerine uymak için acil önlemler alması ve kalp ya da akciğer hastalarının yaşadıkları ve çalıştıkları yerlerdeki hava kirliliği düzeyine dikkat etmeleri gerektiğini belirtti.