Çevre

"Hasankeyf'in sular altında kalma tehlikesi sürüyor; eserlerin ne olacağı hâlâ muamma"

UNESCO'nun Dünya Kültür Mirası listesindeki 10 kriterden 9'unu karşılayan Hasankeyf hâlen risk altında

18 Eylül 2016 12:37

UNESCO'nun Dünya Kültür Mirası koruma listesine girebilmek için 10 kriterden 9'unu karşılayan Batman'ın tarihi Hasankeyf ilçesi sular altına kalması için gün sayarken, tarihi eserlerin taşınıp taşınmayacağı konusunda hâlâ net bir karar verilmiş değil. Hürriyet'ten Serkan Ocak'ın aktardıklarına göre, Hasankeyf sakinlerinin nereye ve nasıl yerleştirileceği de muamma konusu. Ocak, memurların bölgeden gitmiş olmasını ve yaşanan terör olaylarından dolayı bölge turizminin ciddi derecede zarar gördüğünü ifade ederken kaldığı motelin dört gündür  tek müşterisi olduğunu da söyledi.

Hürriyet'ten Serkan Ocak'ın değerlendirmeleri şöyle:

Batman’ın incisi Hasankeyf, artık turistler açısından tam bir hayalet kasaba. Kimse bölgeye uğramaz olmuş. Girdiğim bir hediyelik eşya dükkânı gün boyu ancak tek bir küçük parça satabilmiş. Akşam yemek yediğim restoranda üç gündür ilk yemek yiyen benmişim. Gece kaldığım motelinse dört gündür ilk müşterisi...

Hasankeyf bölgenin en eski yerleşim yeri. 12 bin yıl önceden kalma tarihi eserler var. Buraya bir baraj yapılacağıysa, malumunuz, yarım asırlık bir hikâye.

Son iki yılda baraj önemli bir aşamaya geldi. Gövde inşaatı bitti. Sular yükselince ahalinin taşınacağı Yeni Hasankeyf tamamlandı. Kamu binaları ve kamu çalışanları bu yeni yerleşim yerine taşındı.

Tarihi eserlerin de taşınacağı söyleniyordu. Ancak suların yükselmesine bu kadar az vakit kala hâlâ çoğu için herhangi bir somut adım atılmış değil. Üstelik sular altında kalacak olmasına rağmen Artuklu Köprüsü gibi bazı eserlerin restorasyon çalışmaları da devam ediyor.

Taşınmasına karar verilenler muallakta. Mesela 650 yıllık Zeynelbey Türbesi için ihale yapıldı. 500 gün içinde yeni yerleşim yerine taşınması gerekiyor. Taşıma raylı sistem kullanılarak yapılacak. Fakat başta Hasankeyf Belediye Başkanı Abdulvahap Kusen olmak üzere herkes tedirgin. Kusen, ağırlığı 1100 ton olan türbenin üst kısmında çatlaklar olduğunu, taşıma sırasında elde kalabileceğini söylüyor, dünyaya rezil olacağımızdan korkuyor.

Yeni Hasankeyf ise Türkiye’de ilk petrolün bulunduğu Raman Dağı’nın eteklerinde yer alıyor. Kamu yapıları tamamlandı, 13 binaya kamu personeli yerleşti. Okullar da hizmete başladı. Ancak Hasankeyfliler ile ilgili durum belirsiz. Bugüne kadar hak sahipleriyle üç anlaşma yapıldı. Hepsi iptal edildi. Geçen ay tekrar başvurular kabul edildi. 19 Ağustos tarihi itibariyle sona eren başvurulara göre 2120 kişi Hasankeyf’te hak sahibi olduğunu iddia etti. Komisyon değerlendirmesinin ardından yeni Hasankeyf’te kimlere ev verileceği belli olacak. Mevcut Hasankeyf’te yaklaşık 3 bin kişi yaşıyordu. 500’e yakın da hane vardı. Yeni Hasenkeyf’e ise 700-800 yeni ev yapılacağı tahmin ediliyor. Yeni tahminlere göre barajda 2017 sonlarına doğru su tutmaya başlanacak.

Yeni evlerse TOKİ tarafından 18 ay sonra teslim edilecek.  Terörün turizmi tamamen bitirmiş olması da cabası. Bayramda kısmi hareketlenme oldu. Ama o da ancak Diyarbakır, Batman ve Mardin gibi çevre illerden gelenler. Eskisi gibi tur otobüslerinden eser yok. Yabancı turistin adı bile anılmıyor.

1933 doğumlu Hasibe Güzel, bir zamanlar Hasankeyf Kalesi’nde yaşıyordu. “1963’e kadar kalede yaşadım. Bir gün Demirel gelip temel attı. ‘Artık burada yaşayacaksınız’ dediler. Şimdi de ‘baraj’ diyorlar. Evleri gördüm güzel yapmışlar ama barajı da istemiyorum, yeni yerleşim yerini de...”

 

Ucuza alıp pahalıya satıyorlar


Yılmaz Özoğlu 50 yılda iki mağduriyet yaşadıklarını anlatıyor: “1970’lerde bizi mağaralardan çıkarırlarken de mağdur olduk. Mağaralara para vermiyorduk. Yaptıkları evden kira aldılar. Şimdi de evlerimizi ucuza alıyorlar, yeni evleri çok pahalıya satıyorlar. Biz o evlere gitmek istemiyoruz.”

 

"Terör Güneydoğu’yu bitirdi"

 

Öz Antik’in sahibi Mehmet Nuri Aydın, “Eskiden Hasankeyf’in geçim kaynağı dokumacılıktı. Bugün sadece bir parça kilim sattım. 35 TL” diyor. Komşusu Tahsin Mete de günü sadece iki parça satarak kapatmış. Çoban Ali Ayhan da halinden şikayetçi: “Terör Güneydoğu’yu bitirdi. Kimse gelmiyor artık.”

 

Memurların yüzünü görmüyoruz


Terzi Ahmet Ece’nin kafası çok karışık... “Günü siftah yapmadan kapatıyoruz. Mesela bugün de öyle oldu. Memurlar da Yeni Hasankeyf’e taşındı, Batman’a gidip geliyorlar. Onları hiç görmüyoruz. Burada ekonomi çöktü. Esnaf kirayı çıkaramıyor. Ben de ne yapacağımı bilmiyorum” diyor.

 

Asgari ücretle nasıl öderiz?


Aşçı Refik Türkan: “Eskiden Dicle’nin kenarında çardaklarda çalışıyorduk. Ben ızgaracıydım. Günde en az 100 ızgara yapardım. Küçücük yerde 12 kişi çalışırdı. Kale kapandı, çardaklar kapandı, şimdi herkes işsiz... Yeni evler için ayda 1500 TL ödememiz gerekecek, asgari ücretle bu parayı nasıl öderiz?

 

Bir yılı, bir saatine değişmem


Adını vermek istemeyen bir memur: “Yeni Hasankeyf’teki bir yılımı, Hasankeyf’teki bir saatime değişmem. Ayrıca burada başka bir konu daha var. Kesmeköprü 1 ve 2 köyleri olarak biz yıllardır birbirimizi sevmeyiz. Şimdi Yeni Hasankeyf’te bizi bir arada yaşamaya zorluyorlar. Bunu kimse istemiyor.”

GAP İdaresi Başkanı Sadrettin Karahocagil, barajın 2015’te tamamlanmasının planlandığını ancak bölgedeki terör yüzünden bu tarihin ertelendiğini anlatıyor: “İnşaatı süren bazı baraj ve hidroelektrik santral inşaatları, yaşanan saldırılar ve sabotajlar yüzünden aksadı. Ilısu Barajı’nın toplam maliyeti 1.7 milyar TL. Yüzde 80’den fazlası tamamlandı. 2015 sonunda bitecekti ama çıkan olaylar nedeniyle inşaatlarda ilerleme sağlanamadı.” 

Aktüel Arkeoloji dergisi yeni sayısını tamamen Hasankeyf’e ayırdı. Derginin yazıişleri müdürü Murat Nagis, son bir farkındalık yaratmak istediklerini, insanların ne kaybettiğimizi görmelerini istediklerini söylüyor: “Hasankeyf, tıpkı Göbeklitepe gibi Neolitik döneme kadar tarihinin uzanıyor. Son kazılarda 11.500 yıl öncesine ait eserler bulundu.”