-HAGUE: 5 LİBYALI DİPLOMAT SINIR DIŞI EDİLDİ LONDRA (A.A) - 30.03.2011 - İngiltere Dışişleri Bakanı William Hague, Libya'da Muammer Kaddafi rejimini destekleyen 5 Libyalı diplomatın İngiltere'den sınır dışı edildiğini belirtti. Hague, Avam Kamarası'nda yaptığı konuşmada, İngiltere'de bulunmalarının ''ulusal güvenliğe tehdit olabileceği'' için askeri ataşe dahil, diplomatların ülkeden ayrılmasının istendiğini kaydetti. Öte yandan Bakan Hague, üst düzey bir diplomatın başkanlık ettiği İngiliz diplomatik heyetin Libya'nın Bingazi kentini ziyaret ettiğini ve muhalif gruplar ve muhaliflerin kurduğu Ulusal Konsey'in Başkanı Mustafa Abdülcelil ile görüştüğünü söyledi. -İNGİLTERE, LİBYA'DAKİ MUHALİFLERİ SİLAHLANDIRMAYA KARŞI DEĞİL İngiltere Başbakanı David Cameron, Londra'nın, Libya'daki muhalif güçlere silah desteği sağlanmasına karşı olmadığını, ancak bu yönde bir karar da almadığını söyledi. Cameron, parlamentoda yaptığı konuşmada, "Silah ambargosu Libya'nın tüm topraklarına yönelik, ancak BM Güvenlik Konseyi'nin 1973 nolu kararı sivillerin ve sivil nüfusun olduğu bölgelerin korunması için gerekli tüm tedbirlerin alınmasına olanak veriyor" dedi. BM'nin askeri harekata yetki vermesinin, "sivil halkın korunmasına yardım ediyorsa, muhalefetin silahlandırılmasına da izin verdiği" şeklinde yorumlanabileceğini ifade eden Cameron, hükümet olarak bunu reddetmediklerini, ancak bunu uygulamak için bir karar da almadıklarını kaydetti. Cameron ayrıca, İngiliz uçaklarının dün gece Libya üzerinde 24 sorti yaptığını söyledi. -UGANDA, LİBYA LİDERİ KADDAFİ'YE KUCAK AÇTI Uganda, istifası istenen Libya lideri Muammer Kaddafi'ye kucak açtı. Uganda Devlet Başkanı Yaveri Museveni'nin basın sözcüsü Tamale Mirundi, Associated Press ajansına verdiği demeçte, Batılı ve diğer ülkelerin Libya liderinin sürgüne gönderilmesi çağrısının ardından, sığınma talebinde bulunması halinde Kaddafi'nin ülkelerinde memnuniyetle karşılanacağını söyledi. Mirundi, diktatör Idi Amin döneminde birçok Ugandalının ülke dışına kaçtığını hatırlatarak, sınırdışı edilenlere sığınma hakkı vermenin ülke politikası olduğunu belirtti. Ülkesinde 25 yıldır iktidarda olan Museveni, şubattaki seçimlerde yeniden seçilmişti. Uganda'nın, Libya liderini kabul edeceğini bildiren tek ülke olduğuna dikkat çekiliyor. -LİBYA'DA MUHALİFLERİN MÜCADELESİ SÜRÜYOR Bir hafta öncesine kadar lider Muammer Kaddafi'ye bağlı askerlerin kuşatması altında olan Bingazi'yi uluslararası koalisyon güçlerinin başlattığı operasyonun ardından tamamen kontrolleri altına alan muhalifler önemli ölçüde moral buldu. Koalisyon güçlerinin desteğini arkalarına aldıktan sonra Bingazi'den batıya doğru ilerleyen muhalifler, önce Ecdebiye ardından da Brega ve Raslanuf kentlerinde kontrolü ele geçirdi. Ancak Raslanuf'un bugün yeniden yönetime bağlı güçlerin eline geçtiği haber veriliyor. Muhalifler, 17 Şubattan bu yana yaşanan şiddetli çatışmalar nedeniyle adeta harabeye dönen ve yaşayanların terk etmesiyle büyük bir sessizliğe bürünen, ellerindeki kentlerin giriş-çıkışlarını kontrol altına alarak hem ev ve işyerlerinin güvenliğini, hem de Kaddafi askerlerinin geri gelmesini önlemeye çalışıyor. Ağır makineli ve uzun namlulu silah kullanma konusunda yeterli donanıma sahip olmadıkları görülen muhalifler, Kaddafi yönetiminin Afrika ülkelerinden getirdiği ve ağır silahlarla donattığı paralı askerler dahil, önemli bir silahlı güçle karşı karşıya bulunuyor. Düzenli bir orduları ve komuta görevi üstlenecek yeterli birikimleri olmayan muhaliflerin bireysel hareket ettiklerine ve bir saldırı anında paniğe kapıldıklarına işaret ediliyor. Gün boyu devam eden çatışmalardan sonra yorgun düşen muhalifler, bölgenin güvenliğini sağlayan nöbetçileri belirli noktalara yerleştirdikten sonra çeşitli kentlerden kendilerine gıda, yemek ve giyim gibi yardım malzemesi getiren kişilerle araçlarında ya da dışarıda yaktıkları ateşin başında bir sonraki güne hazırlanıyor. Yöresel müzik aletleri eşliğinde kimi zaman Kaddafi aleyhtarı sloganlar atan, oyun havaları eşliğinde el çalıp dans eden, kimi zaman da uğruna mücadele verdikleri ülkeleri için canından olan arkadaşları adına ağıt yakan muhalifler, çatışmalarla dolu bir günün yorgunluğunu çöl ortasında üzerlerinden atmaya çalışıyor. Muhalifler sabahın ilk ışıklarıyla birlikte konuşlandıkları bölgede mühimmat ve gıda ihtiyaçlarını tamamlayarak cepheye gitmek üzere yola çıkıyor. -YEMEN'DE GÖSTERİLER SÜRÜYOR Yemen'de Devlet Başkanı Ali Abdullah Salih yönetimine karşı gösteriler sürüyor. Sana Üniversitesi önünde göstericilerin kurduğu çadırlarda her kesimden vatandaş birlikte hareket ediyor. Göstericilerin safına katılan subaylardan Ahmed Muhammed Mahyubi, Anadolu Ajansı muhabirine, yönetime karşı neden tavır aldığını anlattı. ''Yemen halkı en mutlu ve rahat günlerini yaşıyor'' diyen Mahyubi, aldığı maaşla geçinmemekten yakındı. Maaşının 250 dolar olduğunu belirten Mahyubi, ''Burada her devlet memurunun evinde ortalama 10 kişi var. Ben işyerime kendi paramla gidiyor ve yemeklerimi kendi paramla yiyorum. Hal böyle olunca ayda evime bir kilo meyve dahi alamıyorum. Şöyle bir baktığımda, ayda sadece bir defa aileme et yedirebiliyorum'' dedi. Hiçbir sosyal güvencelerinin olmadığını söyleyen protestocu subay, ailesi bir yana, ''bir hastalık geçirdiğinde kendisine bile bakamadığını'' anlattı. Bu gösterilere katılanların kendilerini özgür bir şekilde ifade edebilmenin coşkusunu yaşadıklarını kaydeden Mahyubi, ''Çünkü biz 33 sene bu yönetimi ailemizin geçim derdinden dolayı başımızda taşıdık. 'Sen memursun bunları düşünemezsin' diyerek bizleri korkuttular ve bu tehditle bizi sindirdiler. Bizi vatan ile rejim tercihi arasında bıraktılar, ama artık bitti'' diye konuştu. -BAHREYN GAZZE'DE 40 KONUT YAPTIRIYOR İsrail'in 2008 Aralık ayında Gazze'ye düzenlediği saldırılarda yıkılan evlerin yerine yenilerinin inşa edilmesi için ilk adımlar atıldı. Bahreyn, bir ay süren saldırılar sırasında yıkılan evlerin yeniden inşası için girişimde bulunan ilk ülke oldu. Bahreyn'deki İslami Eğitim Cemiyetinin katkılarıyla Gazze'de 40 konutun inşasına başlandı. Resmi rakamlara göre, İsrail'in saldırılarında 4100 konut ile birçok kamu binası tamamen yıkılırken, 17 bin konut kısmen hasar gördü. Bazı okullar, üniversiteler ve hastanelerde de hasar oluştu ve bölgenin alt yapısı ciddi zarar gördü. -FİLİSTİNLİ KADININ YENİ EV MUTLULUĞU- İsrail'in saldırılarında kocasını ve oğlunu kaybeden, evi tamamen yıkılan bir kadın, yeni bir eve sahip olacağı için çok mutlu olduğunu söyledi ve bu evin hayatta kalan çocuklarına geçmişteki acıları unutturacağı umudunu dile getirdi. Saldırılarda babasını ve kardeşini kaybeden Mahmud da duygularını resme dökerken, resimde mutlu bir aile tablosu çizdiğini, ancak İsrailli askerlerin eve gelerek bu mutlu ailedeki herkesi öldürdüğünü anlattı. Mahmud, yeni evde barış içinde yaşamak ve dünyadaki diğer çocuklar gibi mutlu olmak istediğini belirtti. Mahmud, "Diğer yerlerdeki çocuklar barış içinde yaşıyor, bizim aksimize mutlular. Biz mutsuzuz" dedi. Evi yıkılan Gazzelilerden Cemal El Samuli de Bahreynli cemiyetin evini yeniden inşa ettiğini, kendisinin ve çocuklarının bundan çok mutlu olduğunu söyleyerek, yeni evine Ramazan ayından önce kavuşmak istediğini belirtti.