T24 - Milliyet gazetesi Güngör Uras, Yunanistan'ın kurtarılmasını ve kurtulmasının mümkün olmadığını söyledi. Uras, "Anadolu deyimi ile “işin cıvığı çıktıktan sonra” Yunanistan’ın kurtarılması diye bir şey olamaz" dedi.
Güngör Uras'ın Milliyet'te "Yunanistan’ı unutalım AB ne olacak? Biz ne yapacağız? (Ona bakalım)" başlığıyla yayımlanan (3 Kasım 2011) yazısı şöyle:
Yunanistan’ı unutalım AB ne olacak? Biz ne yapacağız? (Ona bakalım)
Bundan sonra Yunanistan’ın kurtarılması ve kurtulması mümkün değil.
(1) AB liderleri bu işi bugüne kadar beceremedi. Devamlı toplandılar. Toplantıların işe yaramadığını gördükleri halde toplanmaya devam ediyorlar. Bu kadar uzadıktan, Anadolu deyimi ile “işin cıvığı çıktıktan sonra” Yunanistan’ın kurtarılması diye bir şey olamaz.
(2) Yunanistan ne kadar kemer sıksa kendi kendini kurtaramaz.
İyi de bundan sonra ne olacak?
(1) AB liderleri ne yapacaklarını bilemediklerinden, işe yaramayacak tedbirlerden söz ettikten sonra Yunanistan’ı bırakacaklar, kendi bankalarını kurtarma arayışına girecekler.
(2) Yunanistan’ın kurtarılamayacağının anlaşılması, Yunanistan’ın euro bölgesi dışına çıkması/veya çıkarılmasına yol açacak. Bu durumda dış borç yükünden kurtulacak, Yunanistan milli parası ile yoluna devam etme arayışına girecek.
(3) Yunanistan’ın borçlarını silmek zorunda kalacak AB bankalarını kurtarmak o kadar zor değil. Her ülke devlet kesesinden bankalarının açığını kapatacak. Esas zor olan Yunanistan’ın euro sisteminden çıkmasından sonra, sistemin ayakta kalmasının ve de euro’nun değerinin korunmasının nasıl sağlanacağıdır.
Biz ne yapacağız?
Gelelim bizim durumumuza:
(1) AB ülkelerinin ekonomilerinin Yunanistan sorunu nedeniyle sarsılması, pazarın daralması ve de euro’nun zayıflaması bizim için önemli. İhracatta zorlanacağız. Türkiye’ye fon akımları zayıflayacak. Cari açığı kapatmak için kullanılacak kredinin faturası büyüyecek.
(2) Merkez Bankası bir süredir döviz fiyatında istikrar sağlamak için tedbir üzerine tedbir alıyor. Dolar 1.75 TL’ye inmeye başlamıştı. Yunanistan’da güven oylaması ve referandum yapılacağı haberleri üzerine dolar fiyatı tekrar yükselişe geçti.
Gerçekçi olalım. Yunanistan sorunu daha uzun süre gündemde kalacak. AB bankalarına yardım tartışmaları başlayacak. Onu, euro’nun geleceği konusundaki endişelere dayalı çalkantılar izleyecek. Bütün bu gelişmeler spekülatörlerin piyasaları her gün sallamalarına yol açacak.
Bizim dışımızda oluşan ve değiştiremeyeceğimiz gelişmeleri, imkân ölçüsünde önceden tahmin etmek ve de bunlardan etkilenmemek için pozisyon almak zorundayız. Tabii ki hükümetin, Merkez Bankası’nın sorumlulukları büyük ama iş çevrelerinin ve halkımızın da olan bitenin ciddiyetini görerek, kendilerine göre pozisyon almaları önemli. Riskler ortaya çıktıktan sonra “Ben böyle olacağını bilse idim, tedbir alırdım” demek işe yaramıyor.
Bıktık bu ‘ihracat rekoru’ palavrasından
Yeter... Ne olur her ay başı bu milleti uyutmaktan/kandırmaktan vazgeçiniz. Ekonomi Bakanı, TİM Başkanı aylık mutad “rekor” açıklamasını yaptı. “Cumhuriyet tarihinin ihracat rekorunu kırmışız!” Yapmayınız. Ayıp oluyor. İhracat değil ithalat rekoru kırıyoruz. Dış ticaret açığı, cari açık rekoru kırıyoruz. Derdimiz bu.
Cumhurbaşkanı açıkladı. 100 dolarlık ihracatın 82 doları kadar ithalat yapıyoruz. Ocak-eylül aylarında (rekor kıran) ihracat yüzde 21 artarken (adı anılmayan) ithalat yüzde 39 arttı. Her ay yaklaşık 11 milyar dolar ihracat yaparken 21 milyar dolar ithalat yapıyoruz. İhracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 54’e düştü. İhracatta, kur etkisi ile patlama falan (henüz yok). TİM’in “rekor” dediği ekim ihracatı 11.8 milyar dolar. Nisan, mayıs ve temmuzda bu rakamın üzerinde ihracat gerçekleşmişti.
