Hacettepe Üniversitesi (HÜ) Beslenme ve Diyetetik Bölüm Başkanı Prof. Dr. Tanju Besler, dünyada içimlik süt tüketimi azalırken, gazlı içecek tüketiminin arttığını söyledi.
Milli Eğitim Bakanlığı Çıraklık ve Yaygın Eğitim Genel Müdürlüğü ve Tetra Pak işbirliği ile düzenlenen Sağlıklı Süte Çağrı Kampanyası Bilgilendirme Semineri, Atatürk Kültür Merkezi'nde yapıldı. Seminere Antalya'daki halk eğitim merkezlerindeki kursiyerler ve eğitmenler katıldı. Tetra Pak İletişim Müdürü Mutu Tanberk yaptığı konuşmada, sağlıklı süt tüketimini teşvik için bugüne kadar 50 ilde düzenledikleri seminerlerle 5 milyon kişiyi bilgilendirdiklerini kaydetti.
HÜ Beslenme ve Diyetetik Bölüm Başkanı Prof. Dr. Tanju Besler de Türkiye'de 2000 yılında yapılan araştırmada, sağlık için 8 milyar 248 milyon TL harcama yapıldığına dikkati çekerek, harcamaların büyük bölümünün yetersiz ve dengesiz beslenme nedeniyle oluşan hastalıklara yapıldığını vurguladı. Dünyada kaybedilen her iki çocuktan birinin beslenmeye bağlı etkenlerden yaşamını yitirdiğine işaret eden Besler, "Kaybedilen her 10 çocuktan biri ise direkt yetersiz beslenme yüzünden kaybediliyor" dedi.
Türkiye'de süt tüketiminin yetersiz olduğunu anlatan Besler, süt ve süt ürünlerinin ana besin grubu olduğunu, besin değeri yüksek olan sütün hayatın her döneminde vazgeçilmezler arasında bulunduğunu, sağlıklı büyümek, gelişmek ve yaşlanmak için her gün en az 2 su bardağı sağlıklı süt tüketilmesi gerektiğini kaydetti. Türkiye'de yılda kişi başına tüketilen süt miktarının 23 litre olduğunu bildiren Besler, bu miktar İspanya'da 94, İngiltere'de 106, Finlandiya'da 134 litre olduğunu söyledi.
Besler, süt tüketilen ülkelerdeki şişmanlık oranının, tüketilmeyen ülkelere oranla daha az olduğuna işaret etti.
HÜ Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Serhat Ünal da sütün tüketilene kadar tüm evrelerinde dışarıdan gelecek mikrobiyal bulaşma ve fiziksel olumsuzlara karşı korunması gerektiğine değindi. Sütün, çok küçük canlıların yaşaması ve gelişip çoğalması için çok uygun bir ortam oluşturduğuna işaret eden Ünal, şöyle konuştu:
"Gerekli tedbirler alınmadığında besin değeri açısından çok zengin olan süt, değişik mikroorganizmaları taşıyarak pek çok enfeksiyon hastalığına yol açar, hatta ölümcül olabilir. Süt ve süt ürünlerinin en temiz şartlarda, hilesiz olarak tüketime sunulmasını sağlamak üzere gerekli denetimleri yapmak ilgili bakanlıklar ve belediyelerin görevidir ancak ülkemizde tüketilen sütün büyük bölümü denetimden uzak, mikropların bulaşmasına açık şekilde hayvandan sağılıp, steril olmayan kaplar içerisinde, yine açık bir şekilde sokakta satılmaktadır. Türkiye'de tüketilen sütün yüzde 50'si sokakta satılan açık süttür. Sokakta satılan süt kaynatılarak tüketiliyor. Kaynatılan sütün besin değeri azalıyor. Bu nedenle pastörize veya uzun ömürlü sütler tüketilmelidir. Yoğurt da aynen süt gibi sağlıklı tüketilmesi gereken bir besindir. Sağlığınız için yoğurdunuzu sağlıklı sütten yapın."
Prof. Dr. Serhat Ünal, Hacettepe Üniversitesi bünyesinde gerçekleştirilen ve altı hafta süren saha araştırmasında, Ankara'nın 39 semtinden elde edilen 150 sokak sütü, 109 uzun ömürlü süt ve 41 pastörize süt örneği üzerinde yapılan laboratuvar analizlerinde halk sağlığı açısından şok edici sonuçlara ulaşıldığını bildirdi. Ünal, araştırma sonucunda 150 süt örneğinin yüzde 20'sinde su miktarının yüksek, mineral miktarının düşük ve süte direkt su karıştırıldığının ortaya çıktığını, 150 sokak sütünün 29'unun besin değeri açısından tüketime uygun görülmediğini sözlerine ekledi.
(AA)