CHP Ankara Milletvekili Murat Emir, Sağlık Bakanlığı verilerinden referans vererek, 2012 ile 2015 yılları arasında 38.253 şiddet başvurusu olduğunu neredeyse günde 31 sağlık çalışanın şiddete maruz kaldığını söyledi. Şiddetin neredeyse üçte 1'inin fiziksel, üçte 2'sinin sözlü olduğuna dikkat çeken Emir, şiddetin yüzde 80'inin acil servislerde yaşandığını ifade etti.
TBMM Genel Kurulu’nda, partisinin sağlıkta şiddetin nedenlerine ilişkin araştırma önergesi üzerinde Murat Emir’in konuşması şöyle:
"Türkiye'de sağlık ortamında şiddetin giderek yaygınlaştığı, arttığı, kin ve kavganın geniş alan bulduğu bir dönemden geçiyoruz maalesef. Ambulanslar kurşunlanıyor, doktorlar bıçaklanıyor, hemşireler tartaklanıyor, hastaneler gruplar hâlinde basılıyor ve sağlıkta şiddetin önünü bir türlü alamadığımız gibi, bu şiddetin sistematik bir biçimde yaygınlaştığını maalesef gözlemliyoruz. Daha üç gün önce Ankara Üniversitesi Hastanesinin eczanesinde bir eczacı kendisine zimmet iftirası atıldığı gerekçesiyle 4 meslektaşını öldürdü. Bu, son derece acı, vahim bir durumdu. Yalnız, burada rektörün görevini yeteri kadar yapmadığını görüyoruz çünkü orada yapılması gereken -bu bir zimmet suçlamasıysa eğer ki öyle görünüyor şu hâliyle- bunun bir idari soruşturmayla yetinilmek yerine mutlaka savcılığa intikal ettirilmesi ve savcılığın duruma el koymuş olması gerekirdi. Eğer rektör görevini yapmış olsaydı bu acı olay böylesine yaşanmayacaktı.
"Sizin şu getirdiğiniz meşhur Sağlıkta Dönüşüm Programı var ya, işte o program yoluyla sağlık hizmetlerini paralı yaptınız, insanları özele yönlendirmeye gayret ettiniz ve bir şekilde devlet hastanesine gelenlerden de 14 ayrı kalem altında farklar aldığınız için mecburen vatandaşlarımız acil servislere doluşmak zorunda kalıyorlar. Bu da şiddetin temel nedenlerinden biridir.
"Getirdiğiniz noktada insanların sağlığını bozdunuz. Hastaneye başvuru sayısı 3 kat artmıştır sizin iktidarınız döneminde. Özel hastaneye başvuru sayısı 13 kat artmıştır. Yani, sizin aslında yaptığınız insanları, kamu kaynaklarını oluk oluk özel sektöre akıtmaktır. Bakınız, ameliyat sayısı 3 kat artmış. 2014 yılında neredeyse 5 milyona yakın ameliyat yapılmış. Bu son derece tehlikeli bir durumdur, buna acilen el atılması gerekiyor değerli arkadaşlar."
Kızamık oranında şampiyonuz
"Sağlık harcamalarının gayrisafi yurtiçi hasılaya oranı OECD'de en kötü, yüzde 5,1, hiç övünmeyin sağlığı düzelttik diye ama değerli arkadaşlar, siz nasıl algılarsınız bilmem ama kötü bir haberim var: Biliyorsunuz Türk Millî Takımı Avrupa Şampiyonası'nda ilk eleme grubunda elendi ve dönmek zorunda kaldı ama bir yerde Avrupa şampiyonuyuz. Nerede biliyor musunuz? Kızamık oranında. Kızamık oranında,
"2013 yılında Sağlık Bakanlığı verilerine göre Avrupa şampiyonu ve dünya 3'üncüsuyüz. Bununla ne kadar gurur duysanız azdır. Tabii, bunların arkasında koruyucu hekimliği bırakan ve performansa dayalı, özel sektörü büyütmeye dönük kamu hastanelerini, kamu üniversite hastanelerini çökertmeye dönük politikalarınızın büyük bir oranı var. Bakın, cepten sağlık harcamaları, Sağlık Bakanlığı diyor ki: "Yüzde 17,8 harcanıyor." Bu bir yalandır, bu bir yanlıştır, bilinçli olarak saptırmadır. İnsanların bıçak parası adı altında veya özel hastanelere verdikleri farkları asla bu hesabın içine katmıyorsunuz. Sağlık Bakanının cesareti varsa, cesaretiniz varsa özel hastanelere aktarılan parayı anlamak için sadece Maliye Bakanına sormanız yeterli. Ankara'da da, Türkiye'de bütün özel hastanelerde fahiş farklar alındığını hepiniz biliyorsunuz. Değerli arkadaşlar, bu iktidar üniversite hastanelerini kasten çürütmektedir, yok etmektedir. Amacı da biraz önce konuştuğumuz, şehir hastanelerine kaynak ve emsal hasta yaratmaktır."