Politika

Gül, onayladığı Büyükşehir Yasası için ne dedi?

Gül yasa hakkında, 'Anayasayla ilgili kısmını dikkatle ve titiz şekilde incelettim' dedi

07 Aralık 2012 23:40

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül Büyükşehir Belediyeleri ile ilgili yasal düzenlemeyi onaylaması hakkında, "İşin siyasi tarafı tabii ki tartışılır. Anayasayla ilgili kısmını dikkatle ve titiz şekilde incelettim. Anayasa Mahkemesi'nin ortaya çıkan benzer karaları çerçevesinde bunu yayınladım" dedi.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve konuk Libya Devlet Başkanı Muhammed Yusuf Magaryaf, yaptıkları görüşme sonrası düzenledikleri basın toplantısında soruları yanıtladı.
 
Konuk Devlet Başkanı Magaryaf, Libya'da iş yapan Türk müteahhitlerin alacakları ve dönüşüm sürecinde zarar gören yabancı iş adamlarının zararlarının tazmini konusunun gündeme gelip gelmediğinin sorulması üzerine, Libya'da süreçten zarar gören şirketler kadar Libya'nın da projeler tamamlanmadığı için zarar gördüğünü ifade eden Magaryaf, bunun ciddi bir mesele olduğunu, taraflara değişk ölçülerde zararlar verdiğini, bu konunun araştırıldığını, kimsenin hakkının çiğnenmeyeceğini belirtti ve "Libya adalet ve insafı gerçekleştirecektir" dedi.
 
 

'Titizlikle incelettim'

 
 
Onayladığı Büyükşehir Belediyeleri yasasıyla ilgili tartışmaların ve CHP'nin yasayı Anayasa Mahkemesi'ne taşımaya hazırlandığının hatırlatılması üzerine Gül, şunları söyledi:
 
"Yeni büyükşehir yasası çok tartışılarak çıktı. Lehinde ve aleyhinde bir çok iddialar söz konusu oldu. Yasa çıktıktan sonra Kanunlar ve Kararlar Başkanlığından hukukçularımızdan bu yasayı titizlikle incelemelerini istedi. Bu süreç içerisinde beni ziyaret eden siyasi partilerimiz oldu. İtirazları da lehinde gelenleri de dinledim. Hepsine söylediğim şey şu oldu:
 
'Bu yasa çok tartışılan bir yasa. Ben bunun Anayasayla ilgisine bakmak zorundayım. Anayasa'ya bir aykırılığı var mı, yok mu? Bunu titizlikle inceleyeceğiz' dedim. Diğer tarafı siyaset alanını ilgilendirir. Lehinde ve aleyhinde çok konuşuluyor ama neticede buna karar verecek günü geldiğinde millettir. Bu noktada da bizim hukukçularımız titizlikle incelediler. Sonunda şunu gördüler: 2004 yılında mahalli idarelerle ilgili çıkan yasa yine Anayasa Mahkemesine götürülmüş. Bugünküne benzer iddialarla götürülmüş ve Anayasa Mahkemesi 2007 yılında bu iddiaları geçerli görmemiş. Ki o günkü heyet malum 367 kararını alan Anayasa Mahkemesi'ndeki heyettir. Bundan sonra da yine Anayasa Mahkemesi'ne çıkan mahalli idarelerle ilgili bazı kanunlar var. Onlar da Anayasa Mahkemesi'ne götürülmüş, Kocaeli ve İzmir ile ilgili. Onlar da yine Anayasa Mahkemesi'nden birkaç kez bu tip iddialarla ilgili kanunlar 'Anayasa'ya aykırı değil' denilerek geri gönderilmiş. Orada tasvip görmemiş bu iddialar. Bunun üzerine ben de bu yasayı yayınladım. İşin siyasi tarafı tabii ki tartışılır. Ama onları siyaset alanına bıraktım. Anayasayla ilgili kısmını dikkatle ve titiz şekilde incelettim. Anayasa Mahkemesi'nin ortaya çıkan benzer karaları çerçevesinde bunu yayınladım."
 
 

'17 Şubat Devrimi çok büyük bir halk ayaklanması olmuştur'

 
 
Cumhurbaşkanı Gül, Libya Genel Ulusal Kongre Başkanı ve Devlet Başkanı Muhammed Yusuf Magaryaf ile ortak basın toplantısı düzenledi. Gül, Libya'da 2011 yılında yaşanan halk devrimi sonrasında serbest seçimle oluşturulan Genel Ulusal Kongre ve Devlet Başkanı Muhammed Yusuf Magaryaf'ın ve beraberindeki kabine üyeleri ve kongre milletvekilleri ile Türkiye'yi ziyaret ettiğini belirterek, ziyaretin Türkiye ile Libya arasındaki kadim kardeşliğin yeniden güçlü bir şekilde canlandığının en büyük işareti olduğunu söyledi.
 
Magaryaf'ın ilk ziyaretlerinden birini Türkiye'ye yaptığını ifade eden Gül, şunları kaydetti:
 
''Bildiğiniz gibi Türkiye-Libya arasındaki ilişkiler çok eskidir. 500 yıllık bir tarihi vardır. Uzun yıllar hep beraber yaşamışızdır. Öyle günler olmuştur ki geçmişte işgalcilere karşı Trablus'u, Bingazi'yi aynı İstanbul gibi Anadolu toprakları gibi omuz omuza hep savunmuşuzdur. Maalesef böyle güzel bir ülke çok uzun yıllar, 42 yıl acımasız bir diktatörlüğün ve acımasız bir rejimin maalesef yönetiminde olmuş ve Libya halkı çok büyük acılar çekmiştir. 17 Şubat Devrimi çok büyük bir halk ayaklanması olmuştur ve bu büyük devrim neticesinde Libya bugün özgürlüğüne kavuşmuştur ve Libya'yı değerli kardeşlerimiz yeniden kurmaktadırlar.''
 
Gül, Magaryaf'ın 1980'li yıllarında diktatörlüğe karşı ayaklanarak ulusal kurtuluş mücadelesi başlatanlardan birisi olduğuna işaret ederek, heyette bulunan bakan ve milletvekillerinin yıllarca hapishanelerde kaldıklarını ve büyük acılar çektiklerini dile getirdi.
 
Yeni yönetimin Libya'yı tekrar ayağa kaldırmak için büyük bir gayret içerisinde olduğuna dikkati çeken Gül, sözlerini şöyle sürdürdü:
 
''Dolayısıyla böyle kardeş ülkenin yeni yönetimi ile Türkiye omuz omuza, el birliği içerisinde çalışmaktadır. Devrim sırasında da bildiğiniz gibi yine Türkiye bütün gücü ile her şeyimiz ile devrimin yanında olduk ve o zaman birçok operasyonlara hava, deniz kuvvetlerimizin katıldığını hep hatırlayacaksınızdır. Bunları bugün değerli dostlarımız büyük bir şükran ile yad etmektedirler.''
 
Gül, yaptıkları ikili görüşmelerde ilişkileri çok daha ileri noktaya taşımak için birçok konuyu ele aldıklarının altını çizerek, ''Önce Libya'nın yeniden kurulduğunu, yeniden yapılandırıldığını söyledim, sizlere. Libya'nın bütün güvenlik birimlerinin kurulmasında yine dayanışma içerisindeyiz. Daha önce biliyorsunuz, Libya Genelkurmay Başkanı ve kuvvet komutanları Türkiye'yi ziyaret ettiler ve komutanlarımız ile hep görüştüler. Yine emniyet güçleri ile ilgili polis teşkilatlarımız arasında hep işbirliği vardır'' dedi.
 
Libya'nın yeniden yapılanması sürecinde ve kurumların kapasitelerinin artırılmasında Türkiye'nin bütün gücü ile işbirliği içerisinde olacağını ifade eden Gül, ''Ekonomik ilişkilerimize çok önem veriyoruz. Ticaretimiz şu anda 2,5 milyar dolar civarına ulaşmıştır. Serbest ticaret anlaşması ve vergi muafiyeti gibi anlaşmaların hazırlıklarını yapacağız ve bunları da yakında imzalayacağımızı umuyoruz. Yine Türkiye olarak karşılıklı yatırımlara çok önem verdiğimizi, Türk müteahhitlerinin Libya'da vakti ile çok önemli işler yapmışlardır. Türkiye'deki birçok müteahhitlik şirketi Libya'da yaptıkları faaliyetler neticesinde hep büyümüştür. Bundan dolayı Libya halkına karşı hem kendilerinin çok büyük bir dostlukları ve şükranları vardır. Aynı zamanda da ilişkilerimizin bundan sonra devamı konusunda bunlar çok güzel tabii ki referanslardır'' diye konuştu. Gül, dayanışma ve işbirliğinin güçlü bir şekilde devam edeceğinin altını çizerek, şunları söyledi:
 
''Türk halkı Libya halkına çok büyük bir sempati duymaktadır. Öyle ki aramızdaki şu anki ilişkilerin en iyi örneği Libya ile Türkiye arasında THY'nin haftada 31 seferi vardır. Bunu en kısa süre içerisinde 40'ın üzerine çıkartma taleplerimiz söz konusudur. Demek ki karşılıklı şekilde çok büyük bir sevgi, muhabbette var. Bu iki ülkenin ilişkilerinin ne kadar yakın olduğunu gösterir. Bayraklarımızdaki ay-yıldızlar da Türkiye'nin ve Libya halkının birbirine olan muhabbetinin en güzel sembolleridir.''