Gündem

Görevden alınan Sur Belediyesi Eş Başkanı Cemal Özdemir hakkında 36 yıl hapis istemi

11 Şubat 2020 11:13

İçişleri Bakanlığı tarafından 21 Aralık 2019 tarihinde görevden uzaklaştırılan ve 2 gün sonra tutuklanan Sur Belediyesi Eş Başkanı Cemal Özdemir hakkında, 36 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. İddianamede Özdemir'i tanımadığını beyan eden bir gizli tanığın aleyhte verdiği ifadede de yer aldı.

Diyarbakır 8'inci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen iddianamede, "terör örgütü üyesi olmak", "terör örgütü propagandası yapmak" ve "nitelik bakımından vahim olan silah veya mermileri satın alınması, taşınması, bulundurulması" ve "tehlikeli maddeleri izinsiz olarak bulundurma veya el değiştirme" suçlamaları Özdemir'e yöneltildi. İddianamede, Özdemir hakkında 17 yıl 6 aydan 36 yıla kadar hapis cezası istenirken davanın ilk duruşması 10 Mart gününde görülecek.

Katıldığı etkinlikler suçlama konusu yapıldı

Mezopotamya Ajansından Aydın Atay'ın haberine göre iddianamede, Özdemir'in katıldığı açıklama, anma, cenaze töreni, taziye, kongre ve seçim çalışmalarından oluşan 22 etkinlik, Mezopotamya Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma Dayanışma ve Kültür Derneğine (MEYA-DER) üye olması ve bir "gizli tanığın" aleyhine verdiği ifade suçlama konusu yapıldı.

Özdemir'in katılmasının suçlama konusu yapıldığı etkinlikler arasında HDP Gençlik Meclisinin 2. Olağan Kongresi de bulunuyor. Kürt partileri arasında yapılan seçim ittifakının "PKK'nin 'Bağımsız Birleşik Kürdistan' hedefi doğrultusunda kurulduğu" savunulan iddianamede, Özdemir'in ittifaka dair HDP Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Sezai Temelli'nin yaptığı açıklamaya katılması suçlama konusu oldu.

Yine iddianamede Özdemir'in Demokratik Toplum Kongresi (DTK) toplantısına, Leyla Güven'in açık grevine ilişkin kadınların yaptığı açıklamaya, HDP Eş Genel Başkanları Buldan ve Temelli'nin "Kayyum Raporu" açıklamasına, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Selçuk Mızraklı'nın görevden alınmasına ilişkin açıklamaya katılması da suç gibi gösterildi.

Yine, Özdemir'in Twitter ve Facebook hesaplarından 2013 ile 2019 yılları arasında yapılan 3 paylaşımla "örgüt propagandası” yaptığı savunuldu.

Gizli tanık ifadesi

Özdemir'in "terör örgütü üyesi” olduğu suçlaması ise Özdemir'in ismini dahi bilmeyen bir gizli tanığın ifadesi de dayandırıldı. İddianamede “Tosun” kod adli gizli tanığın 1 Aralık 2017'de verdiği iddia edilen şu ifadeye yer verildi:

"Ben bu şahsı ismen tanımam. Açık kimlik bilgilerini buradan sizlerden Cemal Özdemir... şahıs olarak öğrendim. Bu şahıs DTK üyesidir. Bu şahıs il genelinde siyasi kimliğini kullanarak ve terör örgütünün kırsal alanı ile irtibatlı olarak YDG-H ve YPS mensubu şahıslara, para, silah, mühimmat, patlayıcı madde vb. örgütsel malzemelerin teminini sağlar."

"Nitelik bakımından vahim olan silah veya mermileri satın alınması taşınması bulundurulması" ve "Tehlikeli maddeleri izinsiz olarak bulundurma veya el değiştirme" suçlamaları da iddianamede yer alan en dikkati çekici iddialardan.

Söz konusu iddialarda, içinde silah yakalanan bir aracın önünde bulunan bir başka araçta "Sn. DBP Sur İlçe" yazılı bir zarf bulunduğu ve bu zarfta Cemal Özdemir'in parmak izinin olduğu belirtilerek, zarfın bulunduğu aracın silah taşıyan araca gözcülük yaptığı ileri sürüldü.

9 Eylül 2015'te yaşandığı belirtilen olayda, söz konusu araçların kaçar dakika arayla durdurulduğu, Özdemir'in söz konusu araçlarla bağlantısı, her iki araçtakilerin bir biriyle bağlantılarına yer verilmezken, o dönemde HDP Sur İlçe yönetiminde bulunan Özdemir'in "Sn. DBP Sur İlçe" yazılı zarfta parmak izi bulunması nedeniyle 9 ile 18 yıl arası değişen hapsi cezası isteniyor.