Gündem

Gerçeker: 50 bin dosyanın zarfı açılmadı

Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker CMK’nın 102. maddesinde yapılan değişiklik ile yaşanan tahliyeler sonrasındaki tartışmalara ilişkin açıklama yapıyor.

07 Ocak 2011 02:00

T24 - Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker tutukluluk sürelerini düzenleyen CMK maddelerinin yürürlüğe girmesinin ardından Yargıtay'a yöneltilen eleştirilerin haksız olduğunu söyledi.  Yargıtay'ın iş yükünün son 5 yılda arttığını belirten Gerçeker, 2005'te  724 bin 477 olan toplam dosya sayısının 1 milyon 869 bine çıktığına dikkat çekti.  Gerçeker, Hizbullah dosyasının öncelikli olarak değerlendirilmediği yönündeki eleştirilerin de yanlış olduğunu belirterek, 5-6 ay önce Yargıtay'a ulaşan dosyanın zaten öncelikle incelendiğini söyledi. Yargılaması 10 yıldır süren ve sadece 5 yıl Adli Tıpta bekleyen dosya için eleştirilmelerinin haksızlık olduğunu ifade etti. Gerçeker, "20 bin dosyayı bir iki günde nasıl bitirirsiniz? Akıl var mantık var" diye konuştu.


İşte Gerçeker'in açıklamalarından satırbaşları:


"Büyük üzüntü duyuyorum"


"Öncelikle bu sorun ortaya çıktığında arkadaşlarımın hepsinden bilgi aldım. Bizi en çok üzen nokta, bütün arkadaşlarımızın fedakarca çalıştıklarını gördüğüm için haksız eleştiriler nedeniyle çok büyük üzüntü duyuyorum.

Ama ortada bir sakatlık var. adalet hizmeti sağlıklı yürümüyor. Önemli olan mazeret üretmek değil çözüm bulmaktır. Sen haklısın, ben haklıyım demekle sorunlara çare bulunmuyor. 2005 yılında da 2010 yılında da daire sayımız aynı ama iş yükümüz arttı."


"İş yükü azalmaz"


"Olayın boyutları çok büyük bu yapıyla ne kadar çalışırsanız çalışın iş yükü azalmaz. Bölge Adliye Mahkemeleri 2007 yılında devreye sokulacaktı. Bu 2010 yılına ertelendi. Ama faaliyete geçmedi. 2011 yılında Bölge Adliye Mahkemeleri faaliyete geçmeliydi ama yine mümkün olmadı.

Türkiye hakim sayısı bakımından Avrupa’nın en geri ülkesi. Hakim savcı sayısının mutlaka Avrupa standartlarına ulaşması gerekiyor. Herkes arşivlerimizin halimini gördü. Bina sorunumuzu çözemedik."


"Bölge idare mahkemeleri faaliyete geçmeli"


"Dün öyle söyledik bugün böyle söyledik diye bir şey yok. Adalet Bakanı Bölge Adliye Mahkemelerinin faaliyete geçirileceğini söylüyor. Eğer öyle olursa daire sayılarının arttırılmasının bir anlamı yok. Yargıtay’a gelen dosya sayısı azalırsa biz de bir içtihat mahkemesi gibi çalışabileceğiz.

Bölge İdare Mahkemelerinin bir an evvel faaliyete başlaması gerekiyor. Hiçbir zaman yanlış bir şeyi kamuoyuna empoze etmeye çalışmama. Her zaman doğruları dile getiririm. Yargıtay adına benden başka kimse açıklama yapamaz. Ama bazı arkadaşlara yanlış anlama olmasın diye açıklama yapma yetkisi verdim.

Deniyor ki “bu dosyaların önlemi neden alınmadı”. Bu iddia doğru değil. ben de ceza dairesinde görev yaptım. Bütün arkadaşlar tutuklu dosyaları gelir gelmez gerekeni yaptı. Her dosyanın inceleme prosedürü vardır. Her dosya aynı şekilde incelenmez. Tebligatların davaların taraflarına ulaşması gerekiyor. Gündemde olan dosya 85 klasör. 40 bin belde var içinde klasör. Başsavcılığa eylül ayında gelmiş.

Eğer herhangi, bir noksanlık yoksa duruşma günü verilir. Ekim ayından Ocak ayına kadar bunların tamamlanması mümkün değil. 1 milyon 800 bin dosya var dairelerde. 21 bin tutuklu dosya var."


"Maskeyle dosya inceliyorlar"


"Şimdi gidin arkadaşlar hala maskeleriyle dosyaları inceliyor. Önemli olan soruna çare bulabilmek. Adalet Bakanı açıklamalarından öneri paketleri olduğunu anlıyoruz ama bizim bilgimiz yok. bizden görüş istenmedi. Tasarı haline geldiğinde belki bizden görüş sorarlar.

Vatandaşın tepki göstermesi gayet doğaldır. Çünkü vatandaşın hükümetten yargıdan beklediği hakkının bir an önce teslim edilmesi suçluların bir an evvel cezalandırılmasıdır.

Ancak bu, şu anki imkanlarla mümkün görünmüyor. Yasal düzenleme gerekiyorsa yasal düzenleme yapılmalı. Gecikmeden bu adımların atılması gerekiyor. Adalet sistemi hiçbir zaman siyasi bir meta geline getirilmemelidir.


"50 bin dosyanın zarfı açılmadı"


"Şu anda acil olduğu için daireler tutuklu dosyalarının değerlendirmelerine devam ediyorlar. İstinaf mahkemeleri açılabilir ama yeterli personel yoksa sıkıntılar yine devam eder. Tutuklu dosyalar hiçbir zaman beklemiyor. Başsavcılıkta bekleyen tutuklu dosya sayısı 1200.

50 bin dosyanın zarfım açılmamış durumda başsavcılıkta. Devlet arşivinden yer tahsis ettik oraya gönderiyoruz dosyaları. 3 yerde bölge mahkemesi kurulması için AB bize para verdi."


"Hükümet ne yapmak istiyor bilemiyorum"


"Sadece üye seçmekle olmuyor. Ne kadar daire kurulacaksa o kadar da personel bulmamız gerekiyor.

Bölge adliye mahkemeleri faaliyete girecekse bu dosya birikimi birkaç senede eritilir ve iş kökünde çözülür. Dünyanın hiçbir yerinde 120’den fazla üyesi olan bir yüksek mahkeme görmedim. Biz yüksek mahkeme değiliz maalesef. Temyiz mahkemesi gibi çalışıyoruz.

Biz önerilerimizi ortaya koyuyoruz. Yanlış ne varsa söylüyoruz. Yanlış olan şeyleri ben neden kabul etmeyeyim. Bunu çözecek olan sorumluluğu olanlardır. Bizim yazdığımız yazılara cevap gelmedi. Siyasi iradenin ne yapmak istediğini bilemiyorum. Varsayımlar üzerinden herhangi bir şey söylemek istemiyorum."