- Ceren Terziahmetoğlu
KONDA Araştırma Şirketi ve Sosyal Politikalar Cinsiyet Kimliği ve Cinsel Yönelim Çalışmaları Derneği'nin (SPoD) düzenlediği ankette Lezbiyen-Gay-Biseksüel-Translar (LGBT) yeni anayasaya “cinsel yönelim” ve “cinsiyet kimliği” maddelerinin de eklenmesi gerektiğini bildirdi.
Sosyal Politikalar Cinsiyet Kimliği ve Cinsel Yönelim Çalışmaları Derneği (SPoD) yeni anayasa yapım süreci ve içeriğine dair LGBT’lerin ilgisini genişletmek, talep ve önerilerini TBMM ve kamuoyu ile paylaşmak üzere çeşitli etkinlikler (panel ve forumlar) ve KONDA desteği ile üyeleri ve LGBT’lere yönelik bir anket düzenledi.
Rapora göre 1982 anayasası bir tarafa bırakılarak tamamıyla yeni bir anayasanın yazılması fikrinin LGBT’lerin çok büyük bir kısmı tarafından benimsendiği görülüyor. KONDA’nın desteğiyle yapılan ankette “Anayasa değişikliği veya Yeni Anayasa konusunda görüşünüz nedir?” sorusuna SPoD üyelerinin %87,1’i ve LGBT’lerin %76,5’inin verdiği cevap “Her şeyin baştan yazıldığı, yeni/güncel bir anayasaya ihtiyacımız vardır” şeklinde. “Yeni Anayasa’ya gerek yoktur” diyenlerin oranı ise sırasıyla %1,6 ve %2,9.
LGBT örgütlerinden yeni anayasa konusunda 22 somut talep
LGBT’ler yeni anayasanın içeriği kadar yapım sürecinin de demokratik, özgürlükçü, katılımcı ve şeffaflık içerisinde yürütülmesine büyük önem veriyorlar. LGBT'ler yeni anayasa yapım sürecine yönelik bazı taleplerini forum ve panellerde dile getirdi. Talepler arasında seks işçiliği hakları, sansürsüz internet, rahatça ev tutabilmek, cinsel kimlik nedeniyle işten atılmamak, şiddete maruz kalmamak, onursuzca davranışlarla karşılaşmamak, ''normal'' ya da ''anormal'' şeklinde tanımlanmamak yer alıyor.
Yeni Anayasa'nın içeriğine yönelik LGBT'lerin somut talepleri raporda 22 maddede toplandı. Maddeler şu şekilde:
1. Yeni Anayasanın kanunlar önünde eşitliği düzenleyen maddesine “Cinsel Yönelim” ve “Cinsiyet Kimliği” ibareleri eklenmelidir.
2. Kadın-erkek eşitliği vurgulanmalı, toplumsal hayat ve temsilde eşitliğin sağlanması yönünde; %50 kota ve pozitif ayrımcılık da dahil olmak üzere; devletin pozitif yükümlülükleri açıkça belirtilmelidir.
3. Yeni Anayasa’da azınlıkların ya da belli toplumsal kesimlerin aleyhine olarak keyfi yorumlamalara yol açabilecek “Genel Ahlak”, “Kamu Düzeni”, “Adap”, “milli değer” gibi muğlak ve göreceli kavramlara yer verilmemelidir.
4. Yeni Anayasanın ana referans noktası devlet ya da aile değil, bireyin temel hak ve özgürlükleri olmalıdır.
5. Temel hak ve özgürlükler konusunda uluslararası sözleşmeler zemin kabul edilerek güvence normları oluşturulmalı, ortaya çıkacak uyuşmazlıklarda uluslararası sözleşmelerin esas alınacağı bir maddede güçlü bir şekilde ifade edilmelidir.
6. Temel hak ve özgürlükler sadece vatandaşlık üzerinden değil anayasanın etki alanında olacak herkes (mülteciler, sığınmacılar, yasal ya da yasadışı göçmenler) için olduğu açıkça belirtilmelidir.
7. Temel hak ve özgürlüklerin olağanüstü durumlarda bile hakkın özüne dokunacak ya da bir kesimi hedef alacak şekilde kısıtlanamayacağı yeni anayasada vurgulanmalıdır.
8. Sosyal haklar, birey temelli olarak tanımlanmalı, devletin sosyal yükümlülükleri kişi ve grupların ihtiyaçları göz önünde bulundurularak açıkça yazılmalıdır.
9. Konut ve haberleşme hürriyetini de içerecek şekilde özel hayatın dokunulmazlığını garanti altına alacak bir madde olmalıdır.
10. Siyasi partiler de dahil olmak üzere, örgütlenme özgürlüğünün şiddet esaslı olmadığı sürece dokunulmaz olduğu belirtilmelidir.
11. Düşünce ve ifade özgürlüğünün şiddete açıkça çağrı yapmadığı sürece dokunulmaz olduğu belirtilmelidir.
12. Vicdani red hakkı temel hak ve özgürlükler arasında tanımlanmalıdır.
13. Temel hak ve özgürlüklere erişim ve kullanımı için devletin pozitif yükümlülükleri tanımlanmalı ve mekanizmaları anayasa da tanımlanmalı, evrensel standartlara uygun şekilde bir Anayasal Bağımsız İnsan Hakları Ulusal Kurumu kurulmalıdır.
14. Devletin demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olma niteliği evrensel standartlara uygun şekilde tanımlanmalıdır.
15. Diyanet İşleri Başkanlığı kaldırılmalıdır.
16. Yeni anayasada ideolojik referanslar olmamalıdır.
17. Yeni anayasada etnik referanslar olmamalıdır.
18. Yeni anayasada yargı denetiminin hiçbir istisnası olmamalıdır.
19. Yargıçların bağımsızlığını sağlayacak güvenceler anayasal düzeyde ifade edilmelidir.
20. Olağanüstü ve özel mahkemeler ile askeri mahkemeler kaldırılmalıdır.
21. HSYK’nın bağımsızlığı güvence altına alnmalı, kararlarına yargı yolu açılmalıdır.
22. Seçimlerde temsilde adalet esas alınmalı, seçim barajının dayanağı olan “istikrar” esası kaldırılmalıdır.
SPoD Üyeleri ve LGBT’lerin görüşleri büyük bir çoğunlukla yargı ve yargıç bağımsızlığı, yargının denetim alanının genişlemesi, Özel mahkemeler ve Askeri mahkemelerin kaldırılması yönünde.
SPoD Hukuk ve Adalete Erişim Alan Koordinatörü ve LGBT Anayasa Çalışma Grubu'ndan Mehmet Tarhan'a göre çalışma ve eğitim hayatı ile sağlık başta olmak üzere hizmet alımlarında LGBT'lere yönelik ayrımcılıklara karşı mücadelede bu eksiklik LGBT'ler aleyhine keyfi uygulamalara yol açabilmekte.