T24 - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Birlik, beraberlik içerisinde, kardeşlik içerisinde geleceğe yürümenin azmini, kararlılığını gösteriyoruz. Bunda devam edeceğiz. Aynı vatan üzerinde, aynı bayrak altında, ortak bir kaderi paylaşarak, geleceği birlikte inşa edeceğiz" dedi.
Başbakan Erdoğan, televizyonlarda yayımlanan "Ulusa Sesleniş" konuşmasında Türkiye'nin son yedi yılda geçirdiği büyük değişimi her alanda aynı inançla sürdürmekte kararlı olduklarını vurguladı.
Dış politika
Ulusa Sesleniş konuşmasında dış politikadaki gelişmeleri de değerlendiren Başbakan Erdoğan, "Bildiğiniz gibi 2009 yılı dış politika açısından ülkemiz için oldukça hareketli ve kazançlı bir yıl oldu. Gerek bölgemizde, gerek dünyada itibarımız ve etkinliğimiz her geçen gün artıyor, dünya meselelerinin çözümüne ilişkin yapıcı politikalarımız her geçen gün daha fazla takdir topluyor. Avrupa Birliği ile ilişkilerimizde zaman zaman karşılaştığımız haksız tutumlara rağmen ilk günkü samimiyet ve kararlılığımızı daima koruduk" dedi.
"En son 12. Fasıl olarak çevre faslını da müzakerelere açarak AB üyeliği konusunda ne kadar kararlı olduğumuzu göstermiş olduk" aynı kararlılığı ve ciddiyeti üye ülkelerden de beklediklerini kaydetti.
ABD Başkanı Barack Obama'nın Türkiye ziyaretine de değinen Başbakan Erdoğan, "Bildiğiniz gibi Sayın Obama, ilk denizaşırı ikili ziyaretini 5-7 Nisan tarihlerinde ülkemize gerçekleştirmiş, bu ziyaretiyle Türkiye'ye verdiği önemi de göstermişti. Bizim bu ziyaretimizle iki ülke arasında öteden beri güçlü olan ilişkiler, 'model ortaklık' kavramı bağlamında yeni bir açılım ve derinlik kazandı. Ziyaretimiz sırasında hem Sayın Başkan Obama ile yaptığımız görüşmelerde, hem de oradaki çeşitli sivil kuruluşların davetlisi olarak katıldığımız etkinliklerde Türkiye'nin dünya meseleleriyle ilgili görüş ve hassasiyetlerini ifade etme imkanı bulduk. Bu ziyaretin iki ülke ilişkilerinde yeni bir dönemin başlangıcı olacağına inanıyorum" ifadeseeni kullandı.
Son dönemdeki diplomatik temaslarından örnekler de veren Başbakan Erdoğan, Suriye'ye yaptığı ziyareti hatırlatarak, "İki ülke arasında her geçen gün güçlenen bu dostane bağların, sık sık çatışmalarla sarsılan bölgemiz için de bir örnek teşkil etmesini gönülden diliyorum. Bu arada, Gazze'de yaşanan dramın 1. yıl dönümü vesilesiyle dünya kamuoyunu mazlumların sesine kulak vermeye bir kere daha davet ediyorum" dedi.
Demokratik açılım
Başbakan Erdoğan, konuşmasının son bölümünde yeni bir yıla girildiğini belirterek "Bu ay bildiğiniz gibi bir taraftan Muharrem ayı. Bir taraftan Aralık bitiyor Ocak'a giriyoruz. Hem bu ay içerisinde gerçekten farklı değerleri bir arada yaşama, yaşatmanın ispatını gerçekleştirdik. Birlik, beraberlik içerisinde, kardeşlik içerisinde geleceğe yürümenin azmini, kararlılığını gösteriyoruz. Bunda devam edeceğiz" dedi.
"Aynı vatan üzerinde, aynı bayrak altında, ortak bir kaderi paylaşarak, geleceği birlikte inşa edeceğiz" diyen Erdoğan, "Bizim umudumuz var, bizim hayallerimiz var, bizim, ulaşmak noktasında kararlı olduğumuz çok yüksek hedeflerimiz var... Onun için, milli birlik ve kardeşlik dedik. Onun için, demokratik açılım süreci dedik. Yedi yılda bunun alt yapısını yaptık. Türkiye'ye ilkleri yaşattık... Göreceksiniz çok daha fazlasını yaşayacak, Türkiye'yi çok daha ileri seviyelere hep birlikte taşıyacağız. Yeni yılın ülkemize, milletimize ve tüm insanlığa hayırlar getirmesini temenni ediyorum. Barış içinde, aydınlık gelecek temenni ediyorum" diye konuştu.
Ekonomi
Başbakan Erdoğan, televizyonlarda yayınlanan "Ulusa Sesleniş" konuşmasında ekonomik değerlendirmelerde bulundu.
Enflasyondan yıllar boyunca neler çekildiğini en iyi vatandaşların bildiğini belirten Erdoğan, o acı tecrübelerin, bugün "can sıkıcı eski hatıralara dönüştüğünü" ifade etti.
Enflasyon canavarı dizginlenerek tek haneli rakamlara kadar düştüğünü vurgulayan Erdoğan, 2009 Kasım ayı itibarıyla yüzde 5,5 seviyesinin yakalandığını hatırlattı.
Bu oranın, bu dönem için hedeflediklerinden daha iyi bir oran olduğunu kaydeden Erdoğan, "Buna karşılık dünyada yaşanan krizin bir sonucu olarak işsizlik rakamlarında belli bir artış olmuştur. 2008 yılında yüzde 11 olan işsizlik oranı, 2009 yılı Eylül ayı itibariyle yüzde 13,4 seviyesinde gerçekleşmiştir. Ancak işsiz sayısındaki bu artışın son aylarda durmuş olması, hatta işsizlik rakamlarında küçük de olsa bir azalma yaşanmaya başlanması hepimizi sevindiren bir gelişmedir" dedi.
7 yıllık iktidarları döneminde, Türkiye'nin imkanları çerçevesinde, çalışanlara mümkün olan en iyi şartları sunabilmek için büyük gayret gösterdiklerini vurgulayan Erdoğan, bu gayretler neticesinde çalışanların ücretlerinde kayda değer artışlar meydana geldiğini ifade etti.
2009 yılı Temmuz ayında aile yardımı dahil 1.480 TL olan ortalama memur maaşının da yine bu artışlarla 2010 yılı Ocak ayında 1.518 TL'ye, Temmuz ayında da 1.555 TL'ye yükseleceğini anlatan Erdoğan, hükümet olarak çalışanların alım gücünün enflasyon oranının üstünde bir artış göstermesi için özel bir dikkat gösterdiklerini dile getirdi.
Sadece Türk Lirasının kazandığı değer, güç ve itibarın bile Türkiye ekonomisinin son 7 yılda nereden nereye geldiğini tek başına göstermeye yettiğini belirten Erdoğan, 31 Aralık 2009'da paradan sıfır atma operasyonuna son noktayı koyacaklarını ifade etti.
Paradan sıfır atmayı gündeme getirince "kafalar karışır", "hesaplar bozulur" ve "enflasyon yükselir" denildiğini kaydeden Erdoğan, ama bunların hiçbirisinin gerçekleşmediğini ve bu büyük operasyonun pürüzsüz bir şekilde tamamlandığını söyledi.
230 milyar dolardan aldıkları milli geliri 742 milyar dolara yükselttiklerini belirten Başbakan Erdoğan, 2 bin 300 dolardan devraldıkları kişi başına milli geliri 10 bin dolara, 36 milyar dolardan devraldıkları ihracatı da 3 kat artırarak 132 milyar dolara çıkardıklarını dile getirdi.
"Türkiye 2010'a damgasını vuracak"
Kriz esnasında, dünyaca tanınan markaların iflas ettiğini, dev finans şirketlerinin dibe vurduğunu ve bankaların battığının hep birlikte müşahede edildiğini belirten Erdoğan, Türkiye'nin bu dramatik durumları yaşamadığını ifade etti.
Hedeflerde bazı ayarlamalar yapılsa da telafisi imkansız ekonomik tahribatlar ortaya çıkmadığını vurgulayan Başbakan Erdoğan, en önemli nokta olarak da "Türkiye'nin umutlarını ve özgüvenini kaybetmemesini" gösterdi.
Başbakan Erdoğan, "Yedi yıllık süreçte, milletçe, ekonomimizi nasıl sağlam bir gelişme zeminine kavuşturduğumuz açık seçik ortaya çıktı. Türkiye bu zorlu imtihandan alnının akıyla çıkan az sayıdaki ülke arasında yerini aldı. 2009 yılının bu son günlerinde, yeni yıla daha büyük bir umut ve heyecanla bakıyoruz. 2010 yılını Türkiye'nin krizin etkilerinden tamamen arınacağı, büyüme enerjimizin yeniden artacağı, insanlarımızın yaşadığı sıkıntıların adım adım ortadan kalkacağı bir yıl olarak görüyoruz" dedi.
Erdoğan, "Uluslararası kuruluşların tahminleri de bu beklentilerimizi destekler niteliktedir. OECD'nin tahminlerine göre, Türkiye 2010'da 30 ülke arasında Güney Kore'den sonra en fazla büyüme kaydedecek ikinci ülke olarak görülüyor. 2011'de ise 30 ülke arasında en fazla büyümeyi Türkiye'nin kaydedeceği tahmin ediliyor. Bunlar son derece sevindirici beklentilerdir. İnanıyorum ki Türkiye bu dinamizmiyle önümüzdeki yıla damgasını vuracak ve bütün dünyada adından sıkça söz ettirecektir" diye konuştu.