Şu anda bu yazıyı okuyabildiğinize göre siz de bilgisayar kullanıyorsunuz ve belki de hamilesiniz. Peki bilgisayar ekranı karşısında durmak veya çalışmak bebeğinize ya da size zarar verir mi?
1970'lerin 2. yarısından itibaren video display terminal adı verilen monitörler yaygın olarak kullanılmaya başlandı. İnternet ve bilgisayarların kullanımındaki son 5 yıldaki inanılması güç artış bu teknolojik cihazları neredeyse yaşamımızın vazgeçilmez bir parçası haline soktu. Şu anda sedece A.B.D'de 50 milyon bilgisayar kullanıcısı olduğu ve bunların en az yarısının üreme çağındaki kadınlardan oluştuğu tahmin ediliyor. Gelecekte hemen her şeyin bilgisayar yardımı ile yapılacağı düşünülürse konunun önemi daha belirginleşiyor.
1980'lerin başlarında yapılan çalışmalarda VDT'lerin ölçülebilir miktarlarda X-ışını yaymadığı tespit edildi. VDTler X-ışını üretse bile bu ışının doğumsal defek yaratacak kadar yüksek olmadığı ve ışının terminal tarafından absorbe edildiği fark edildi.
Daha sonraları gebelikleri esnasında VDT kullanan kadınlarda düşük ve doğum defekleri bildirilmesi üzerine, bu terminallerin bazı eski televizyon cihazları gibi zararlı olabilecek ışınlar yaydığı iddiaları ortalığı karıştırdı.
Günümüzde bu tartışma hâlâ daha devam ediyor. Geçen yıllar içerisinde teknoloji ve bilgilerdeki değişiklikler radyasyonun yanı sıra elektromanyetik alan (EMA) kavramını literatüre kazandırdı. Elektrik kabloları ve elektrikli cihazlar EMA yaratırlar. Radyasyondan farklı olarak EMA hücrelerde ölüme yol açmaz, genlere hasar vermez ve uzunca bir süredir güvenli olarak kabul edilirler.
A.B.D.'de yüksek gerilim hatlarına yakın bölgelerde yaşayan çocuklarda lösemi başta olmak üzere bazı kanser türlerinin neredeyse 2 misli fazla görüldüğünün fark edilmesi dikkatleri yeniden bu konu üzerine çekti. EMA'nın gebelik üzerine etkilerini araştıran pek çok çalışma yapıldı ve bu çalışmaların bir kısmı hâlâ devam ediyor. Bazı çalışmacılar EMA'ların gebelik için büyük risk taşıdığına inanırken diğer bazı çalışmacılar bunun tam aksini savunuyor.
Nielsen ve arkadaşları 6000'den fazla kadın üzerinde yaptıkları araştırmada VDT kullanımı ile düşük doğum ağırlığı, erken doğum, ölü doğum ve yeni doğan döneminde ölüm arasında herhangi bir ilişki olmadığını ortaya koydular. Bramwell ve arkadaşları ise gebelikleri esnasında VDT kullanan kadınları tüm gebelikleri boyunca izleyerek gebelik üzerine herhangi bir olumsuz etki saptamadılar. Yazarlar ayrıca VDT kullanımı ile infertilite arasında da bir ilişki olmadığı sonucuna vardılar.
Grajewski ise telefon santrali operatörlerini inceleyerek yine benzer bulgular elde etti. Ayrıca bu çalışmada VDT karşısında geçirilen süre ile de riskte artış olmadığı ortaya kondu. Bütün mesaisini bilgisayar ekranı karşısında geçiren kadınlarda bile olumsuz bir etki saptanamadı. Brandt ve arkadaşları ise Danimarka’da konjenital anomalili bebek dünyaya getiren anneleri incelediklerinde monitör kullanımının konjenital anomali riskini arttırmadığı sonucuna vardılar. Yine aynı çalışmacı başka bir araştırmasında haftada 21 saatten fazla bilgisayar kullanan kadınlarda gebe kalmak için geçen sürede anlamlı bir artış olduğunu, ancak bu sonucun hatalı olabileceğini iddia ediyor.
Delpizzo 1984 ile 1992 yılları arasında bu konuda yapılmış çalışmaları yeniden değerlendirdiğinde VDT'lerin düşük ve çok düşük frekanslı elektromanyetik dalgalar yaydığına ve bu dalgaların normal bir evde maruz kalınan EMA'dan daha fazla olmadığı sonucuna vardı. Huuskonen ve arkadaşları ise gebe fareleri VDT'lerin yaydığı miktarda elektromanyetik alana maruz bırakarak yaptıkları çalışmalarında konjenital anomali oranlarında hiçbir artış olmadığını tespit ettiler.
VDT ve düşük
1991 yılında A.B.D. Ulusal Meslek Güvenliği ve Sağlığı Enstitüsü tarafından yapılan oldukça geniş kapsamlı bir çalışma tüm gün boyunca VDT ile çalışan kadınların, VDT ile temas etmeyen kadınlara göre düşük risklerinin daha yüksek olmadığını ortaya koydu. Bu konuda yapılan diğer çalışmaların çoğunda da benzer sonuçlar görülüyor.
Yine bu çalışma VDT kullanıcılarının evlerdekinden daha fazla elektromanyetik enerjiye maruz kalmadıkları sonucunu ortaya çıkardı. Şu an elimizde olan veriler gebelikte bilgisayar monitörü kullanımının düşük riskini arttırmadığı ve güvenli olduğu yönünde.
VDT'ye bağlı risk artışı olmamasına rağmen, bilgisayar kullanıcılarının çoğunda ense, bilek, el ve omuz ağrıları mevcut. Yine bu kişilerde gözlerde problemler ortaya çıkabiliyor. Bu durum çoğu kişide stres yaratıyor ve stresin gebelik üzerindeki olumsuz etkisi biliniyor.
Önlemler
VDT'lerin olumsuz etkileri saptanmamış olmakla birlikte, konunun spekülatif olması önlem almayı uygun kılıyor. Bilgisayar kullanan gebe kadınların hem x-ışınlarından hem de EMA'dan korunmak için ekrandan en az bir kol boyu uzaklıkta çalışmaları öneriliyor. Bu mesafe yaklaşık 50 santimetre kadar ve EMF ile radyasyonun gücü 50 santimden sonra kayboluyor.
Bilgisayar ile çalışmaya bağlı psikolojik ve fizyolojik stres uygun şekilde ayarlanan çalışma saatleri ve molalar ile azaltılabiliyor. Yine çalışma ortamı ve masasının dizaynı stres azaltmakta etkili. Rahat koltuklar ve masalar, belden destekleyici yastıklar yararlı oluyor. Uzun süre mola vermeden çalışmak kaslarda gerginlik, tendonlarda ve bağlarda inflamasyon ve dolaşımda bozukluğa yol açıyor.
Bütün bunlar gebe kadında huzursuzluk yaratıyor. Uygun zamanlarda mola vermek şart. Bunun için 2 saatte bir 15 dakika ara vermek yeterli. Ayağa kalkıp biraz dolaşmak ve gerinmek çoğu gebeye iyi geliyor. Bu amaçla yapılan baş ve boyun hareketleri ile omuzlar ve ayakları çevirmek dolaşımı destekliyor.
Sonuç olarak bütün bu bilimsel verilerin ışığında, meslekleri gereği bilgisayar kullanmak zorunda olan kadınların yukarıdaki önlemleri almak kaydı ile gebelikleri süresince güvenle monitör karşısında çalışabileceklerini ve bununla ilgili endişe duymalarının gereksiz olduğunu söyleyebiliriz.
(mumcu.com)