Hülya Karabağlı
T24/ Ankara
TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Üyesi, Mersin Milletvekili Ertuğrul Kürkçü, CHP'nin "Pozantı’dan kalır yanı yok" dediği Osmaniye Cezaevi’ni yerinde inceledi. Geçtiğimiz hafta cezaevinde iki siyasi mahkûmla yüzyüze görüşen Kürkçü, “Gardiyanlardan bir A takımı kurulmuş. Bunlar dayak gurubu. Acil müdahale dayak ekibi. Koridorlar kameralarla izlendiği için dayak koğuşlarda atılıyor" dedi. Mahkûmların "çıplak arama" konusunda öfkeli olduklarını aktaran Kürkçü, “Bu onur kırıcı arama için popo merakı var galiba" değerlendirmesini yaptı.
Kürkçü: Cezaevi yönetimi 'A Takımı yok' diyor
Osmaniye Cezaevi, yüksek güvenlikli T tipi. 700 kişi kalıyor, Terörle Mücadele Kanunu’ndan 43 mahkûm var. Uyuşturucu çete gibi suçluları var.
Kürkçü, defalarca gönderilmesine rağmen mahkûm mektuplarının uzun zahmetlerden sonra kendisine ulaştırıldığını söyledi. TBMM kulisinde, Osmaniye Cezaevi izlenimlerini ve iddiaları, mektuplardan örnek vererek T24'e değerlendiren Kürkçü 700 mahkûmun kaldığı cezaevi yönetiminin iddiaları reddettiğini söyledi. Kürkçü şöyle konuştu: “Cezaevi yönetiminin kimseye zor kullanılmadığını, herkese aynı uygulama yapıldığını, siyasi suçluların kendilerine imtiyaz yaratmak ve buraya gelmeden önceki alışkanlıklarını sürdürmek istedikleri yönünde savunmaları var."
‘Popo merakı var galiba’
Mahkûmların, yüz yüze görüşmede anlattıkları iddiaları Kürkçü, “Popo göstermeye zorlanıyorlar. ‘Hazırol’ vaziyette sayım yapılıyor. Birbirlerini saymaları isteniyor. Ağız araması var. Sakal traşı sorunu yaşanıyor. Düzenli traş baskısı var. Sakalı uzayanları, revire, görüşe çıkarmıyorlar. Bu nedenden bir yıla yakın görüş yasağı konulmuş. Koğuşlar hariç her yerde kamera var. O nedenle dayak koğuşlarda atılıyor. Gardiyanlar içinde A takımı kurulmuş. Müdahale gurubu. İnsanları dövmek için kurmuşlar. Kendilerini ‘Yunuslar’ gibi farklı görüyorlar. Kıyafetlerindeki farklılık hemen dikkat çekiyor. Yani, acil müdahale dayak ekibi. Mahkûmlar arasında darptan etkilenen ve sağlık sorunu yaşayanlar var." dedi.
Toplu imzalı mektup ne diyor:
Siyasi mahkûmların toplu imzalarıyla gönderdikleri mektupta, çıplak arama, traş baskısı, sayımda yaşananlar, görüş yasakları, Kürtçe yayınlara yasak, sohbet, spor ve çeşitli faaliyetlerden yoksun bırakıldıkları iddiaları var.
'Elbiselerimiz zorla çıkarılıyor'
"Yeni tutuklanan arkadaşlarımıza cezaevi girişinde arama bahane edilerek soyunmaları dayatılıyor. Kabul etmediğimiz için onlarca gardiyanın müdahalesine uğruyoruz. Elbiselerimiz zorla çıkarılıyor çoğu zaman şiddet ve darp uygulanıyor. Bizi çırılçıplak bırakan bu zihniyet arama yaptığını iddia ediyor. Rencide etmeyen, rutin üst araması yapılmasını istiyoruz.
'Revire giderken ayakkabılar çıkarılıyor'
Koğuştan bir yere giderken, (ziyarete, avukat görüşmesine, revire) üst araması yapılıyor. Ayakkabıları çıkarmamız dayatılıyor. Koridorda gardiyanlar nasıl ve nereden yürümemiz gerektiğini söylüyor. Oraya buraya bakmamamız için müdahalede bulunuyorlar. ‘Tek sıra uygulamasının ve önümüze bakarak yürümeyi dayatan’ uygulamanın kaldırılmasını istiyoruz.
'Spor aktivitesi genelgesi uygulanmıyor'
Sohbet, spor, atölye, kurs faaliyetlerinden yararlandırılmıyoruz. İlgili genelgeler uygulanmıyor. Turnuvalara, kurslara dahil edilmiyoruz.
'Plastik tabaklarda yemek veriyorlar'
Metal tabak verilmiyor. Sıcak yemekleri plastik tabaklarda yemek zorunda kalıyoruz. Hiçbir cezaevinde böyle bir yasak yok."
