T24- Ünlü besteci ve piyanist Fazıl Say, Burgazada’da masalarına oturan program yapımcısı Nedim Hazar ile eşini masadan kovup arkalarından pet şişe ile bardak fırlattı. Nedenini facebook’ta anlattı... Ancak mağdurlar da Say’ı suçluyor...
Vatan'ın haberine göre, Fazıl Say Facebook’ta bir ileti paylaşmış ve “Burgazada’da dostlarla içip dertleşirken, bir NTV programcısıyla Alman eşi (Alman Yeşiller Partisi’nden) gece vakti masamıza gelip sormadan oturdu. Tuhaf siyasi eleştirilere başladılar, (2. Cumhuriyetçiler) ‘Gidin’ dedik gitmediler, babama, bana zart zurt ettiler, kovduk. Gecemizi çirkinleştirdiler. Sinirlendik; o derecede ki; pet şişesi fırlattığım ilk kez oluyor. Olayla ilgili, herkesten bir de özür diledim. Ama onlarla hesaplaşacağım” demişti.
Fazıl Say’ın bahsettiği kişinin NTV’de ‘Yeşil Kürsü’ programını yapan Nedim Hazar olduğu ortaya çıktı.
Olay gecesi ile ilgili açıklama yapan Hazar şunları söyledi: “Burgazada’da yaşıyorum. Eşim Alman Yeşiller Partisi’nden. O gece Ayvalık’a gidecektik ve motoru beklerken adada sık sık oturduğumuz restorana uğradık. Orada masalar uzundur. Fazıl Say’ın da oturduğu masanın ucuna iliştik. Say’la 2004 yılında Mercan Dede’nin belgeselini çekerken tanışmıştık. Eşim de tanıyor. Yeşiller’den konu açıldı ve ‘Cem Özdemir arkadaşımdır; sizin yüzünüzden Avrupa’da azar işitiyorum. Arkadaşlarım Mustafa Balbay, Soner Yalçın sizin yüzünüzden içeride’ diye eşime bağırmaya başladı. Ben de ‘baban senden daha iyi politika yapıyor’ dedim. Çok sarhoştu, ayağa kalktı ve üstümüze yürüdü. Restoran sahibi araya girdi. Ada sakini olarak olayı büyütmemek için uzaklaşırken arkamızdan pet şişe ve hatta bardak fırlattı. Her şey 5 dakikada oldu, bitti.”
Say’dan ‘Si...r, defol...’Olay anına tanık olan Hazar’ın eşi ise, “Hayatımda ilk defa yan masasında oturduğum biri bana, ‘si..,r defol yanımdan, başka bir yerde oturun’ dedi. Ki nedenini bugüne kadar anlamamışım.
Alman Yeşiller Partisi’ne yakın Heinrich Böll Stiftung Derneği’nin Türkiye Temsilcisi olduğum için mi? Soner Yalçın, Mustafa Balbay gibi bahsettiğiniz dostlarınızın hapse atılması ile ilgili beni mi suçluyorsunuz? Heinrich Böll Stiftung Türkiye Temsilciligi’nin görüşlerine katılmadığınız için mi ‘s....r, defol “ dediniz? Motorla yola çıkmak üzereyken peşimden koşup bana bu yüzden mi şiddetle saldırmak istediniz? Arkadaslarınız beni korumamış olsaydı hastanelik mi edecektiniz? Sayın Fazıl Say sizinle siyaset tartışmadık. Vakit yoktu çünkü. Ben ve eşim motoru beklerken beş dakikalık bir mola yapmak istedik ve huzurumuzu bu şiddetli saldırı ve kaba bağırmalarla siz bozdunuz. Ne ile hesaplaşmak istiyorsunuz ki? Şiddeti siz kullandınız. Sokak köpeklerinin Türkçesini siz kullandınız... Bence kendinizle hesaplaşırsanız en doğrusu budur” diye açıklama yaptı