Kültür-Sanat

Fazıl Say: İlla ki sansürü iktidar yapıyor diye bir şey yok, bakıyorsun meslektaşlarının kıskançlığı altını oymuş

08 Eylül 2020 09:03

"İlla ki sansürü iktidar yapıyor diye bir şey yok" diyen Piynist Fazıl Say, "Bakıyorsun meslektaşlarının kıskançlığı altını oymuş. Ülkemizin son 10-15 yılında sanat ve muhalif sanatçılar için sansür açısından kötü bir dönem oldu" dedi.

Hayyam rubaisini retweet etti için Avrupa'da verdiği konserler dönüşü havaalanından oğru ifade vermeye gittiği zamanları anlatan Say, "Filanca cemaatin şikâyeti varmış. Din tüccarlarının eline düştü bir dönem. Temizlenmesi için hepimiz mücadele ettik. En sonunda iktidarın kendisini de yedi bu işler, buna şahit olduk" diye konuştu.

Cumhuriyet'ten Süleyman Boz'un sorularını yanıtlayan Say, öte yandan, “Sanat dünyaya haykırmalı. Sanatçının içinde o haykırış, ifade yoksa bunun adı ‘memur sanatçılık’ oluyor. Müziği sevdirme yerine küstürüyor" görüşünü dile getirdi.

"Yazar değilim, müzisyenim"

Suya Yazılan adlı 4. kitabı hakkında da konuşan Say, şunları kaydetti:

"Kitaplarımın hepsi sosyal medyada yazdığım yazıların gözden geçirilmesi sonucu basılanlardır. Yazar değilim, müzisyenim. Tarihe de not düşme sorumluluğum var. Demokrasi, özgürlük, sanat adına. Kitaplarım sorumluluğumun ifadesidir.

Değişmeyen tek şey değişimdir. Paylaşmak güzel şey. Yeni fikirler ve yeni metotları paylaşmak için yazdım. Konserler için (yılda 130 konser) koşuşturduğumda ruh ve fiziksel olarak çok yorucu tempomda kendimle çok baş başaydım. Bir yalnızlık savaşıydı bu aynı zamanda. O yüzden kendime, daha çok da genç sanatçılara tavsiyelerim oldu."

Sansüre uğradığı dönemler oluğunu ve bu durumdan çok etkilendiğini ifade eden Say, şöyle konuştu:

"İlla ki sansürü iktidar yapıyor diye bir şey yok. Bakıyorsun meslektaşlarının kıskançlığı altını oymuş. Ülkemizin son 10-15 yılında sanat ve muhalif sanatçılar için sansür açısından kötü bir dönem oldu. Bunun içinden hepimiz yara bere içinde çıktık. Hayyam rubaisini retweet ettim diye ceza alıp davanın düşmesi dönemini içeren 4-5 yılı hayatımızdan çalınmış gibi değerlendiriyorum. Düşünsene, Londra, Hamburg, Berlin’de konser yapmışsın, ülkene dönmüşsün, havaalanından Kartal Adliyesi’ne ifade vermeye gidiyorsun! Filanca cemaatin şikâyeti varmış. Din tüccarlarının eline düştü bir dönem. Temizlenmesi için hepimiz mücadele ettik. En sonunda iktidarın kendisini de yedi bu işler, buna şahit olduk. "