Türkiye Futbol Direktörü Fatih Terim, Kazakistan'ı 1-0 yendiğimiz karşılaşma sonrası ay yıldızlı futbolculara övgüler yağdırdı. Tüm oyuncuların müthiş bir arzuyla mücadele edip kenetlendiğini vurgulayan Terim, "Ben daha önce soyunma odasını böyle görmedim" dedi.
Kazakistan- Türkiye maçının ardından yayıncı kuruluşun sorularını yanıtlayan Türkiye Futbol Direktörü Fatih Terim, geleceğe yönelik umutlu mesajlar verdi. Haziran ayında maç oynamanın zorluğunu vurgulayan Terim, şunları söyledi:
"Yaza iyi girdik bence. Oyuncularıma maçın zor olacağını, bu tip maçların Hollanda, Çek Cumhuriyeti ve İzlanda gibi rakiplerden daha zor olduğunu belirttim. Deneyen bir mili takım vardı. Birçok hamle yaptık. İçerde, dışarda. Son 5 dakika olmasa, 1-2 hamlemiz daha olacaktı. Mutlak atmamız lazımdı. Oyunun hakimi bizdik. Tam bir favori bir takım gibi oynadık ama son dakikalara kaldı. Kalamamısı gerekirdi. Biz de risk aldık. Oyunu forse edip son dakikaya kadar müthiş bir mücadele göstermek sizi takım eder. Bazen çok büyük emekler verip takım olamazsınız ama böyle bir oyunla olabilirsiniz. Ben daha önce soyunma odasını böyle görmedim."
‘Biz çok daha iyi maçlar oynadık ama kaybettik’
Biz çok daha iyi maçlar oynadık ama kaybettik ve kimse amorti vermedi. Letonya maçına Konya'da ideal 11imizle çıkabiliriz.
5'li oynayan bir defans, önünde 4'lü blok. Bunlara rağmen golü bulmalıydık. Arda'nın pozisyonu var, Burak'ın pozisyonu penaltı mı? öyleyse kırmızı kart. Bunlar var. Rakipler artık kolay pozisyon vermiyor. Eylül ve Ekim'de geldiğimizde bahanemiz olmuyor ama bu tarihte gelince tam konsantre olmak zor. Ligler biteli bayağı oldu. Haziran'ın ortasındaki oyundan çok memnunum.
‘Son dakikaya kadar oyunu bırakmayan bir takımız’
İnanın kolay olmadı. 24'ünde bitirmiş Arda, Hakan ve Mevlüt var. Diğer iki grup 31'inde ve 3'ünde bitirmiş. Bunları toparlamak kolay olmadı. Bunların sonunda 2 maçı da kazanan bir takım Hollanda'ya bayağı bayağı ciddi sorunlar çıkartan bir milli takım olduk. Artık son dakikaya kadar bırakmayan bir takım olduğumuzu da gördük."