İstanbul Temaşa Tiyatrosu bu sezon John Steinbeck’in romanı ‘Fareler ve İnsanlar’ın uyarlamasını sahneye taşıyor. Ama bir farkla; otizme dikkat çekmek için romanın ana karakteri Lennie Small, otizmli olarak yorumlandı.
Karar'dan Işıl Çalışkan'ın haberine göre; ABD’li yazar John Steinbeck’in ünlü romanı ‘Fareler ve İnsanlar’ tiyatro sahnesinde. İstanbul Temaşa Tiyatrosu’nun bu sezon en çok ilgi gören oyununda romanın baş karakteri Lennie Small’u deneyimli oyuncu Murat Makar canlandırıyor.
‘Fareler ve İnsanlar’ın okuduğu ilk kitaplar arasında olduğunu belirten Makar “O zamanlar 12-13 yaşlarındaydım. Ben de herkes gibi en çok Lennie’ye üzülmüştüm. Üzüldüğüm bu karakteri yıllar sonra canlandırmak heyecan verici” diyor. John Steinbeck’in Lennie’sinin kafası çalışmayan, saf bir karakter olduğunu anımsatan Makar “Yönetmenimiz Onur Atacan’ın önerisiyle Lennie’yi otizmli bir karaktere dönüştürdük. Bu karakter ilk defa bir tiyatroda otistik olarak ele alındı” diye konuşuyor. Rolüne hazırlanırken bu hastalıkla ilgili sayfalar dolusu araştırma yaptığını kaydeden Makar, şöyle devam ediyor: “Bu aşamada otizmin de çeşitleri olduğunu öğrendim. Hangisinin oyuna uyarlanacağını anlamak adına birkaç psikolog ve doktor arkadaşımla görüştüm. Sonunda Lennie’nin ‘Otizm AB’ denilen bir karakterin içine oturabildiğini gördüm. Tekste çalışmaya başladığımda otobüste, dolmuşta, yolda otistik karakterler çıkmaya başladı önüme. Otobüste karşılaştığım Karadenizli bir baba ile 17-18 yaşlarında otistik oğlunun arasındaki diyaloğu duyunca ‘Budur!’ dedim. Çocuk yüksek binaları görünce heyecanlanıp yüksek sesle bağırıyordu. Babası da onun sakin durması için çabalıyordu. O yarım saat süren otobüs yolculuğu benim Lennie’yi görmemi sağladı. Oyun kimseye başka türlü bakmamak gerektiğini söylüyor. Kafası çalışmıyor, kavgacı, işe yaramaz gibi klişelerden uzak tutmaya çalışıyor. İnsanlara görünen tarafıyla bakmayın mesajı veriyor.”
Makar, oyun sonunda seyirciyi selamlamak için sahneye çıktığında bazı izleyicilerin kendisine ‘Lennie’ diye bağırdığını belirterek “Oyun, Lennie’nin hayatı sevmesi üzerine kurulu. Kulisin kapısını açtığımızda mutlaka 20-30 kişi gözler dolmuş şekilde ‘Lennie’ye bir kere sarılabilir miyim?’ diyor. Dramsa dram, komediyse komedi. Bu oyunla biz amacımıza ulaşmışız demek ki” diye konuşuyor.
Karakterler üzerine yoğunlaştık
Murat Makar, 40’lı yılları anlatan oyunda o dönemin ruhunu yansıtırken zorlanıp zorlanmadığını sorduğunuzda “Ekonomik buhran yılları olan 30’lar, 40’lar çeşitli filmlerde işlendi. 80’lerde çiftlik hayatını anlatan ve tüm Türkiye’yi gözyaşlarına boğan anlatan ‘Küçük Ev’, ‘Bonanza’ dizileri onlar arasında. Geçmişe döndüğümüz zaman az çok aşinaydık o döneme. Zor olmadı o nedenle. Ağaç, çiftlik evi, kovboy şapkaları gibi dönem ruhunu yansıtan kostümler kullandık. Dekoruyla birlikte sahnelendiği zaman çiftlik hayatını yansıttı zaten. Biz daha çok karakterler üzerine yoğunlaştık” yanıtını veriyor.
İhtiyar rolü yapan Poyraz
Oyunda öne çıkan karakterlerden biri de Golden Retriever cinsi Poyraz adlı köpek. “Biz ona başrol diyoruz. Çünkü çok uslu” diyen Murat Makar, Poyraz’ın oyuna uyum sağlayıp sağlamayacağı konusunda ilk başlarda tereddütleri olduğunu söylüyor: “Oyundaki trafiği hemen öğrendi. Nerede ne yapması gerektiğini biliyor. Bir de genç olmasına rağmen ihtiyar köpek taklidi yapıyor. Gayet başarılı.”