Gündem

Eski ÖKK’cı Bora: “Göktaş bana ‘Bakan ile görüştüm, Bozkır’ın kırmızı bülteni kaldırılacak” dedi

“Göktaş Emniyet ve Jandarma’dan ihaleler alıyordu”

02 Aralık 2022 09:37

Doç Dr Necip Hablemitoğlu suikastına ilişkin iddianamenin eklerinde ilginç bir ifade yer aldı. Dosya kapsamında gözaltına alınan ancak soruşturma sonunda hakkında takipsizlik kararı verilen eski Özel Kuvvetçi Altan Bora, emniyet ve savcılıkta verdiği ifadesinde, firari eski MAK Alay Komutanı Levent Göktaş ile ilgili dikkat çekici bilgiler verdi. Bora, emekli olduktan sonra bir süre Göktaş ile çalıştığını, Göktaş’ın bir ihale ile ilgili olarak kendisini Ukrayna’ya göndermek istediğini ancak ihaleye ilişkin bağlantıları sağlayan kişinin hakkında kırmızı bülten bulunan eski ÖKK’cı Nuri Gökhan Bozkır olması nedeniyle gitmek istemediğini anlattığı ifadesinde “Ukrayna’ya gitmek istemeyince Levent Göktaş bana ‘Bakan ile görüştüğünü, Nuri Gökhan Bozkır hakkındaki kırmızı bültenin kaldırılacağını’ söyleyerek beni Ukrayna’ya gitmeye ve Nuri Gökhan Bozkır ile iş konusunda görüşmeye ikna etti. Ben de gittim ve iş ile alakalı görüştüm” dedi. Bora, Göktaş’ın ÖKK’dan gönderilmeden önceki son döneminde mesaiye gelmez olduğunu belirterek, “Eski bildiğimiz Levent Göktaş’tan eser yoktu. Hatta kendisinin AK Parti Mersin Milletvekili Kürşad Tüzmen ile samimi olduğunu duyuyorduk, resmi üniformasıyla, bordo beresiyle AK Parti Genel Merkezine gittiği konuşuluyordu” dedi.

Bora'nın, Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığından ihaleler aldığını anlattığı Göktaş’ın ‘görüştüm’ diye ifade ettiği bakanın kim olduğu ise merak konusu oldu.

10 kişiye dava 12 kişiye takipsizlik

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Doç Dr Necip Hablemitoğlu’nun 18 Aralık 2002’de evinin önünde silahlı saldırıya uğrayarak öldürülmesine ilişkin soruşturma sonunda Fethullah Gülen, Mustafa Özcan, Enver Altaylı, eski Özel Kuvvetler Komutanlığı (ÖKK) MAK Alay Komutanı Mustafa Levent Göktaş, Ukrayna’dan Türkiye’ye getirilen eski Özel Kuvvetçi Nuri Gökhan Bozkır ve tetikçi olmakla suçlanan Tarkan Mumcuoğlu’nun da aralarında bulunduğu 5’i eski ÖKK’cı 10 kişi hakkında “tasarlayarak kasten öldürme, cinayete azmettirme ve suç örgütü kurma” gibi suçlardan dava açmıştı. Başsavcılık, isimleri Bozkır’ın ifadesinde geçen bazı eski ÖKK’cıların da aralarında bulunduğu 12 kişi hakkında ise takipsizlik kararı vermişti.

“Bozkır iftira atıyor” dedi, Göktaş’ı anlattı

Suikasta ilişkin iddianamenin eklerinde dikkat çekici bir ifade yer aldı. Bozkır’ın ifadesinde ismi geçenlerden eski ÖKK’cı Albay Altan Bora, savcılık ve emniyet ifadesinde hakkındaki iddiaları reddederken, hakkında gözaltı kararı çıkarılmasından sonra Bulgaristan’a kaçan ve Türkiye’ye iadesine ilişkin talep reddedilen emekli Albay Levent Göktaş hakkında da ilginç bilgiler verdi. ÖKK’da çalıştıkları dönemde, hakkında yaptığı bazı işlemler nedeniyle Bozkır’ın kendisine iftira attığını öne süren Bora, emekli olmasından sonra Göktaş ile görüşmelerine ilişkin detaylar verdi.

"Göktaş sermayeyi sağladı"

Emeklilik sonrasında savunma sanayi alanında bir şirket kurduğunu, bu şirket ile Savunma Sanayii Başkanlığından bir ihale aldığını kaydeden Bora, bu ihale için gerekli sermayesi olmaması nedeniyle Göktaş ile görüştüğünü belirterek, “Göktaş tereddütsüz şirketimize ortak olmak istediğini, gerekli sermayeyi kendisinin sağlayabileceğini ifade etti. Bu ihaleyi problemsiz bir şekilde Silahlı Kuvvetlere teslim ettik” dedi.

"Göktaş’ın şirketinden hukuksuzluk yüzünden ayrıldım"

İhale bittikten sonra Göktaş’a ait MLG Teknoloji isimli şirkete danışmanlık yaptığını kaydeden Bora, “Bu arada kendi şirketim üzerinden de küçük ihaleler aldım. Bu ihaleler devam ederken MLG Teknolojinin kendi şirketimi ve itibarımı riske atacak faaliyetleri olduğunu gördüm. Hoş olmayacak şekilde de Göktaş ile olan ortaklık ilişkimi bitirerek, kendi şirketimin tamamını üzerime aldım. Gördüğüm hukuksuzluk ve düzensizlik nedeni ile MLG Teknoloji bünyesindeki büromdan herşeyimi topladım ve buradan ayrıldım” diye konuştu.

Göktaş, Emniyet ve Jandarma’dan ihaleler aldı

Bora ifadesinde, Bozkır’ın kendisi hakkında “2020 ve 2021 yılında Ukrayna’ya gelerek beni tehdit etti” şeklindeki iddiasına ilişkin de açıklamalarda bulundu. Savunma Sanayii’ndeki ihaleye ilişkin işlerin tamamlanmasının ardından Levent Göktaş’ın “Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığından” ihaleler aldığını, bu ihaleler ile ilgili işler nedeniyle kendisini Ukrayna’ya gönderdiğini söyleyen Bora, şunları anlattı:

“Buraya giderken Göktaş’a eğer Nuri Gökhan Bozkır ile iş yapıyorsanız ben gitmeyeyim dedim. Kendisi bana Ferhat isimli bir şahsın ihaleleri takip ettiğini söyledi. Gittiğimde karşıma Nuri Gökhan Bozkır çıktı. Yanında ise Göktaş’ın kayınbiraderi vardı. Bozkır ile ilk karşılaştığımızda “senin allah belanı versin, nasıl böyle bir iftirayı silah arkadaşlarına yapabilirsin” diye bağırdım. Küfür ettim. Elimi öpmeye kalktı. Bunu bana yazdırdılar dedi. Sonra ben Levent Göktaş’ı aradım, neden böyle bir şey yaptığını sordum. Bana ‘işimizi halledelim, paramıza bakalım, Bozkır’ı kafana takma’ şeklinde konuştu. Firmaların bütün irtibat noktaları Nuri Gökhan Bozkır olduğu için irtibat noktalarını alarak firmaların hepsi ile görüştüm.

“Ben Bakan ile görüştüm, kırmızı bülten kaldırılacak' dedi"

Ukrayna’ya gelme sebebim Göktaş’ın Emniyet ve Jandarma’dan aldığı ihaleye ilişkin, ihale konusunu karşılayamadığından cezai şartı yememek için Ukrayna'daki silah şirketlerinden mücbir sebep belgesi alıp Türkiye'ye getirmekti. Burada şirketlerle görüşmeler yaptım, sonra tekrar Türkiye'ye döndüm. Belgeyi alamamıştım. Bir kez daha Ukrayna'ya gitmemi istedi, ben Bozkır ile görüşmek istemediğimi söyledim. Bana "ben Bakanla görüştüm, Nuri Gökhan'ın kırmızı bülteni kalkacak" diyerek beni ikna ederek tekrar Ukrayna'ya gönderdi. Ukrayna'daki silah şirketlerinden imzalı mücbir sebep belgelerini alıp, konsoloslukta tercüme ettirdim, aynı işlemi Belarus ve Bulgaristan’da yaptım, oradan da benzer yazılar alarak tercüme ederek Türkiye'ye geldim. Bu belgeleri ben Emniyet Genel Müdürlüğüne ve Jandarma Genel Komutanlığına verdim. Sonrasında Levent Göktaş ne yaptıysa ihale süreçlerini uzattı ve cezai şart ödemedi. Hatırladığım kadarıyla 1 ihalede cezai şart ödedi”

“Bordo beresiyle AKP Genel Merkezi'ne gittiği konuşuluyordu”

Bora ifadesinde, ÖKK’da Göktaş ile çalıştıkları döneme ilişkin de ilginç bilgiler verdi. Göktaş’ın 2003 yılında isteği dışında EDOK Komutanlığına atandığını kaydeden Bora, “2002 yılı sonlarına doğru MAK Alayı Kirazlıdere'deki yerleşkeden Gölbaşı Oğulbey'e taşınma süreci başlamıştı. O dönemlerde Levent Göktaş doğru düzgün mesaiye gelmiyordu. Kendisine evrak arz edemiyorduk, tekmil veremiyorduk. Nerede ne iş yaptığını bilmiyorduk, yanında Mehmet Narin isimli astsubayı alarak sürekli bir yerlere gidiyordu. Biz kendisini Kirazlıdere'de ve Oğulbey'deki yerinde hiç görmez olmuştuk. Eski bildiğimiz Levent Göktaş’tan eser yoktu. Hatta kendisinin AK Parti Mersin Milletvekili Kürşad Tüzmen ile samimi olduğunu duyuyorduk, resmi üniformasıyla, bordo beresiyle AK Parti Genel Merkezine gittiği konuşuluyordu” dedi.

Bulgaristan, Göktaş’ın iadesi talebini reddetmişti

Eski MAK Alay Komutanı Göktaş, Hablemitoğlu soruşturması kapsamında hakkında gözaltı kararı verilmesinin ardından firar etmişti. Firarından bir süre sonra Bulgaristan sınırında yakalanan Göktaş burada tutuklanmış ve sonrasında ev hapsine alınmıştı. Sığınma talebinde bulunan Göktaş’ın iadesi için Türkiye’nin gönderdiği talep Bulgaristan Mahkemesince reddedilmişti.

TIKLAYIN | İşte Hablemitoğlu iddianamesi: Tetikçi Türkiye'ye 'hayalet' gibi gelmiş

YAZI DİZİSİNİN BİRİNCİ BÖLÜMÜ | Hablemitoğlu Dosyası | Açılmasına katkı sağladığı altın madenine mücadele ettiği Gülen cemaati nasıl hâkim oldu, ABD ne için devreye girdi, suikast öncesinde ve sonrasında neler yaşandı?

YAZI DİZİSİNİN İKİNCİ BÖLÜMÜ | Hablemitoğlu Dosyası | Hablemitoğlu’na ‘MİT’ suçlaması, var olmayan ‘altın’ belgesi ve varlığı kanıtlanamayan kurye profesör

YAZI DİZİSİNİN ÜÇÜNCÜ BÖLÜMÜ | Hablemitoğlu Dosyası: İfadelerde cinayetle suçlanan eski Özel Kuvvetler Komutanlığı mensupları hakkında yıllarca işlem yapılmadı!

YAZI DİZİSİNİN DÖRDÜNCÜ BÖLÜMÜ | Hablemitoğlu Dosyası | Eski ÖKK subayı Nuri Gökhan Bozkır: 2015’te dönemin İstanbul Başsavcısı İrfan Fidan’a bildiklerimi anlatmama rağmen resmi ifadem alınmadı!

YAZI DİZİSİNİN BEŞİNCİ BÖLÜMÜ | Hablemitoğlu Dosyası: Sedat Peker neden ‘Başıma gelmeyen kalmadı’ diye ifade verdi, soruşturma 13 yıl boyunca nasıl savsaklandı, MİT Hablemitoğlu’nu hangi konuda uyardı?

YAZI DİZİSİNİN ALTINCI BÖLÜMÜ |  Hablemitoğlu Dosyası | 2015 yılında verilen ifadede açıklanan isimler yedi yıl boyunca korundu: ÖKK’daki herkes ÖKK’daki katili biliyordu!