Gündem

Ertuğrul Özkök: Kantindeki devrimci arkadaşların bana “Buraya gelmesin döveriz” diye haber gönderdiler

"TİP'e yakın bir duruşum vardı ve sizler de bizi gördüğünüz yerde dövmeye kalkıyordunuz”

05 Ağustos 2018 12:06

Hürriyet gazetesi yazarı Ertuğrul Özkök, 68 kuşağına dair kaleme aldığı kitapta kendisi için, “Kusura bakmasın ama öğrenci derneğinde görev yapmama ve Siyasal yurdunda kalmama rağmen Ertuğrul Özkök’ü hatırlamıyorum. Basın Yayın Yüksekokulu’ndan arkadaşlar da hatırlamıyoruz dediler” ifadelerini kullanan Cüneyt Akalın’a cevap verdi.

Üniversite döneminde uzun saçlarıyla kendini Mick Jagger zannettiğini söyleyen Özkök, “Kantindeki devrimci arkadaşların bana “Buraya gelmesin döveriz” diye haber gönderdiler. Bir de, Türkiye İşçi Partisi’ne yakın bir duruşum vardı ve sizler de bizi ‘revizyonist’ diye gördüğünüz yerde dövmeye kalkıyordunuz” dedi.

Ertuğrul Özkök’ün Hürriyet gazetesinin bugünkü (5 Ağustos) nüshasında yayımlanan köşe yazısının ilgili bölümü şöyle:

"Cüneyt Akalın, 68 Türkiyesi’ni anlattığı kitabın ikinci baskısını yayınladı.
Giriş bölümünde bana da bir paragraf ayırmış.
Diyor ki:
“1968’de olayların içinde yer almamaya özen gösteren kimileri daha sonra buna övgüler düzdüler. Kusura bakmasın ama öğrenci derneğinde görev yapmama ve Siyasal yurdunda kalmama rağmen Ertuğrul Özkök’ü hatırlamıyorum. Basın Yayın Yüksekokulu’ndan arkadaşlar da hatırlamıyoruz dediler.”
Sevgili Cüneyt bak sana beni niye Siyasal kantininde görmediğini anlatayım.
Çünkü geldiğim yıl kendimi Mick Jagger zannediyordum ve saçlarım fena halde uzundu. Kantindeki devrimci arkadaşların bana “Buraya gelmesin döveriz” diye haber gönderdiler.

*

Bir de şu var.
Evet benim yolum Mahir Çayan ve Deniz Gezmiş’lerle kesişmedi.
Türkiye İşçi Partisi’ne yakın bir duruşum vardı ve sizler de bizi “revizyonist” diye gördüğünüz yerde dövmeye kalkıyordunuz.

*

Ama bugün kitabını okuduğumda görüyorum ki, sen de bu hareketin “meşruiyetini nasıl kaybettiğini” cesur biçimde anlatıyorsun.
Yine biliyorsun ki kaybettirenler İşçi Partililer değil, dağlara çıkanlar, çoluk çocuk kaçıranlardı.

*

Geçmiş yazılarıma bakarsan görürsün ki, ben dünyadaki 68’i büyük bir devrim olarak gördüm, ama Türkiye’nin 68’ini kötülüklerin başlama yılı olarak eleştirdim.

*

Bu yüzden “65’liler Derneği”nin de epey tepkisini çektim."


Ertuğrul Özkök'ün köşe yazısının tamamını buradan okuyabilirsiniz.