Kültür ve Turizm Bakanlığı, bir yandan Ani harabelerindeki Tigran Honents Kilisesi ile Ebul Menucebr Camisi'ni aynı zamanda restore ettirmeye başlarken, diğer yandan sınırın Ermenistan tarafında bulunan ve tarihi varlıkları "tehdit eden" taş ocaklarına yönelik çözümleri de kısa vadeli çalışmalar içine aldı.
AA muhabirinin edindiği bilgiye göre, bakanlık, Selçuklu ve Osmanlı döneminin seçkin örnekleri ile Kafkasya'nın geleneksel mimari dokusunu bir arada sunan Anadolu'nun özgün dokusuna sahip sınır kenti Kars'taki Ani ören yerini baştan sona elden geçiriyor.
Bu kapsamda, Anadolu'nun kültürel zenginliğin bir aradalığını gösteren yapıların daha fazla gün yüzüne çıkarılması için çalışmalar hızlandı. Alan içindeki Tigran Honents (Resimli) Kilise ile Ebul Menucebr Camisi'nin restorasyonuna başlandı.
Duvarların çevresinde drenaj araştırma kazısı yapılan kilisede, çevre temizliği de yapılacak. Girişin özgün döşemesi açığa çıkarılacak.
Çatısının temizlenerek özgün kaplaması görünür hale getirilecek olan Ebul Menucehr Camisi'nde ise minarenin bakımı yapıldı, zemin kattaki medrese odalarının toprak dolgusu boşaltıldı. İçine daha önce yapılan çimento harçları tekrar sökülen caminin, bozulmuş taban döşemesi de yenileniyor.
Ayrıca, ören yerindeki Ebulhamrent ve Prikitch Kiliseleri'nin rölöve restitüsyon ve restorasyonları ile Selçuklu Sarayı'nın yapısal olarak güçlendirmesi için çalışmalar da sürüyor.
Uluslararası tanıtım
Bakanlık, yöreyi uluslararası arenada daha çok tanıtmak için yeni girişimlere de hazırlanıyor. Buna göre, yakınındaki Ocaklı Köyü'nün sosyo-ekonomik ve kültürel açıdan kalkınması için çalışma başlatılacak. Ayrıca, tarihi yapıların korunmasını artırmak içinde yöre halkına yönelik eğitim programları düzenlenecek.
Ören yerine daha çok turist çekmek için gelecek yıllarda uluslararası sempozyum ve fotoğraf sergileri düzenlenmesi, Ani'yi anlatan broşür ve afiş sayısının artırılması, kitap, video kaset, CD, DVD'ler çıkarılması ve Ani'ye özel hediyelik eşyalar üretilmesi için hazırlıklar yapılıyor.
Açık hava müzesi gibi..
Bakanlığın Araştırma, Dokümantasyon ve Tanıtım Merkezi kuracağı, araştırma ve bilgi bankası oluşturulacağı ören yerindeki diğer yapılara ilişkin hummalı çalışmalar devam ediyor.
Küresel Miras Fonu (Global Heritage Fund) ekibinin, bazı anıt yapılar ile sur duvarının üç boyutlu belgelenmesi için çalışma yaptığı, Katedral'in Batı Cephesi ve Kuzeybatı Köşesi Mimari Koruma ve Güçlendirme Projesi'nde, Paris Sorbonne Üniversitesi'yle işbirliğine gidildiği ve Dünya Anıtlar Fonu'nun (World Monuments Fund) projeye katıldığı kaydedildi.
Çevre düzenlemesi yapılacak yörede, ören yerinin girişinde, "Mevzii Çevre Düzenlemesi" ve "Koruma Amaçlı İmar Planı" yapılması için bakanlığın bu yılki ödeneği aktardığı da bildirildi.
Bunun yanında, ören yerindeki birbiriyle uyumsuz bilgi panoları yenilerek, daha modern ve dış hava koşullarına dayanıklı hale getirildi. Eşine rastlanmaz eserlerin zamana yenik düşmemesi için geçen ay güçlendirme çalışmaları yapıldı.
"Ani Örenyeri'nin Korunması, Değerlendirilmesi ve Geliştirilmesi" projesi kapsamında, Erzurum Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulunca uygun bulunan Kars Ani Koruma Amaçlı İmar Planı çalışmaları kapsamında, ören yerinin geneline ve anıt yapılara ilişkin koruma çalışmaları da devam ediyor.
Ermenistan'daki taş ocağı
Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürü Orhan Düzgün, AA muhabirine yaptığı açıklamada, tarihi İpek Yolu'nun kuzeyde Kars'tan geçerek İstanbul'a ulaşması nedeniyle, bu kentin bir çok tarihi ve kültürel değere ev sahipliği yaptığını, ancak bu somut ve soyut kültürel zenginliğin, "Ne yazık ki zamanla önemini ve çeşitliliğini kaybetmeye başladığını" söyledi.
Yitirilen kültürel ve tarihsel değerleri yeniden ortaya çıkarmak ve Kars'a Kafkasya ile Anadolu'nun en modern ve çağdaş kenti olma özelliğini yeniden kazandırmak için bölgedeki çalışmaların hızlandırıldığını belirten Düzgün, geçen yıllarda Ani ören yeri için Proje Koordinatörlüğü ile Danışma Kurulu oluşturulduğunu, kurulun konuyla ilgili eylem planı ve rapor hazırlandığını hatırlattı.
Rapora göre, ören yeri için kısa, orta ve uzun vadeli çalışmalara geçildiğini anlatan Düzgün'ün verdiği bilgiye göre, Ermenistan tarafındaki taş ocaklarının tarihi varlıklara olumsuz etkisi kısa vadeli konular arasınaalındı.
"Ören yerine bu kadar yakın bir alanda taş ocakları işletilmesinin yapısal açıdan yoğun sorunları olan anıt eserler için tehdit oluşturduğuna" dikkat çekilen raporda, "Gün geçtikçe büyütülen taş ocaklarının, topoğrafyayı yararak, doğal açıdan hayranlık uyandıran peyzaja da ciddi biçimde zarar verdiği" belirtilerek, "ICOMOS Türkiye Milli Komitesi ile bağlantılı olarak, konunun uluslararası platforma taşınması ve Ani Ören yerine zarar veren bu tür uygulamaların durdurulması" istendi.